• DOLAR 34.558
  • EURO 36.322
  • ALTIN 2920.177
  • ...
Hafter yenilmeye başlayınca tutuştular,  KAYBEDİNCE BARIŞSEVER
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Dış Haberler Servisi

Libya’daki merkezi hükümete karşı asker toplayıp başkente yürüyen Hafter’in, zaferler kazandığı dönemde varılan bütün anlaşmaları çiğnediği biliniyor. Aralık 2015’ten bu yana gerçekleştirilen 9 ateşkes anlaşmasını hiçe sayan Hafter, ilk kez bu sene yenilgiler alarak geriye çekilmeye başlayınca, işin rengi bir anda değişti. Hafter’i destekleyen uluslararası güçler, son dönemlerde defalarca barış çağrısında bulundu. Mısır’da darbeyle başa geçen ve 7 yıldır ülkeyi demir yumrukla yöneten Abdülfettah es-Sisi, geçtiğimiz günlerde Libya’da bir ateşkes girişiminde bulunmuştu. Ancak, Fransa, Rusya, BAE ve Suudi’nin desteklediği bu anlaşmaya Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) olumsuz cevap vermişti. Trablus hükümetinin Sirte’ye ilerlemesi devam ederken, Almanya, Fransa ve İtalya’dan da çatışmaları durdurma çağrısı geldi.

Almanya, Fransa ve İtalya'nın dışişleri bakanlıklarından yapılan ortak açıklamada, Libya’daki durumun daha da kötüleşmesi ve gerginliğin bölgede artması riski nedeniyle üç ülkenin Libya’daki tüm taraflara, çatışmaları hemen ve ön koşulsuz durdurma, silahlanmaya son verme çağrısında bulunduğu bildirildi.

Açıklamada, yabancı aktörlerden ihtilafa karışmaya son vermeleri ve Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyinin aldığı silah ambargosu kararına tamamen uymaları istendiği aktarıldı.

SİSİ’NİN TALEPLERİNE VURGU!

Kalıcı ve güvenilir bir ateşkesin imzalanmasına imkan vermek için BM Libya Destek Misyonu (UNSMIL) himayesinde 5+5 askeri komitedeki müzakerelerin hızlı şekilde sonuçlanmasından yana olunduğu vurgulanan açıklamada, "Bu, ihtilafta kalıcı bir çözüm için gerekli Libya içi bir siyasi diyaloğun somut olarak yeniden başlatılması konusunda gerekli ortamı oluşturmak için önemli bir yapı taşıdır. 6 Haziran’daki Mısır girişimi dahil bu konudaki tüm çabalar desteklenmelidir." ifadesi kullanıldı.

Açıklamada, ateşkes anlaşmasını ve Libya’daki krize ilişkin müzakere edilmiş siyasi çözümü destekleyecek her türlü girişimin kapsayıcı ve tek geçerli çerçeveyi teşkil eden Berlin sürecine sıkıca bağlı olması gerektiği kaydedildi.

Bilindiği üzere 9 Haziran’da Mısır’daki darbeci yönetim, tek taraflı ve şartları tamamen Trablus hükümetinin aleyhine olan bir ateşkes talebinde bulunmuştu. Bu çağrı, Libya hükümeti tarafından olumsuz karşılanmıştı.

ABD BÜYÜKELÇİSİ DE “BARIŞ” İSTEMİŞTİ

Libya’daki iç savaş sürecinde nispeten sessiz duran ABD de geçtiğimiz günlerde tarafını belli etmişti. ABD’li bir heyet hafta başında Başbakan Fayiz es-Serrac ile görüşmüş ve Hafter’e saldırmamasını istemişlerdi.

AFRICOM Komutanı Orgeneral Stephen Townsend ve ABD’nin Trablus Büyükelçisi Richard Norland’ın liderlik ettiği heyet, Libya Başbakanı Serrac ve İçişleri Bakanı Fethi Başağa ile bir araya gelmişti. Mısır’daki cunta lideri Abdülfettah es-Sisi’nin Libya’yı işgal etme tehdidinin ardından gerçekleşen görüşmeden sonra ABD’nin Libya Büyükelçiliği’nden yapılan yazılı açıklamada, görüşmede, ‘tarafların askeri operasyonlarına ara vermesinin’ ele alındığı kaydedilmişti.

DARBECİNİN GÖZÜ LİBYA TOPRAKLARINDA

Mısır diktatörü Abdülfettah es-Sisi ise 6 Haziran’da yaptığı tek taraflı ateşkes çağrısına olumsuz yanıt gelmesinin ardından geçen hafta, Libya’yı işgal etmekle tehdit etmişti.

Mısır’da 2013 yılında Genelkurmay Başkanı iken dönemin Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’ye karşı darbe yaparak yönetimi ele geçiren ve geçen süre zarfında kendisine rakip olan herkesi siyaset sahnesinden silen Sisi, bu defa gözünü Libya topraklarına dikti. Darbeci General, geçen hafta Libya sınırı yakınlarındaki Hava Kuvvetleri birliklerini ziyareti sırasında, "Mısır ordusunun, gerek duyulması halinde ülke sınırları dışında askeri bir görevde bulunabileceği" mesajını vermişti.

Libya'daki kabileleri ve aşiretleri eğitip silahlandıracaklarını belirten Sisi, "Sirte ve Cufra kırmızıçizgidir. Libya'yı Libyalılardan başkası savunmayacaktır. Yardım etmeye ve destek vermeye hazırız. Sınırlarımız içinde veya gerekirse sınırlarımızın dışında herhangi bir görevi yerine getirmek için hazırlıklı olun." demişti.

Mısır’daki darbeci yönetim, Sarrac hükümetini, Müslüman Kardeşler'in (İhvan) uzantısı olarak görüyor. 2013’te gerçekleştirdiği darbede binlerce insanı katleden cunta yönetimi, İhvan’ı 'terör örgütü' kabul ediyor.

HAFTER’İN ATEŞKESİ ÇİĞNEME ALIŞKANLIĞI

Bütün bu ateşkes çağrıları, daha önceki ateşkes anlaşmalarını hatırlatıyor. İsyancı güçlerin lideri Hafter, anlaşmaları çiğneyen biri olarak biliniyor. Körfez ülkelerinin desteklediği şımarık general, ilki Aralık 2015’te imzalanan 9 anlaşmayı şu ana kadar ihlal etti.

Türkiye ve Rusya’nın 13 Ocak’ta gerçekleştirdiği Moskova Toplantısında Libya Başbakanı Serrac, görüşmelere katılmayı kabul etmişti. Ancak Hafter, uzun uğraşlar neticesinde oluşturulan anlaşma metnini imzalamamış ve sürpriz bir şekilde müzakere masasından kalkarak Rusya'dan ayrılmıştı.

Bu görüşmeden birkaç gün sonra ise taraflar Almanya’nın başkenti Berlin’de bir araya gelmişti.  Almanya'nın BM ile düzenlediği konferansa BM Güvenlik Konseyi daimi üye ülkeleri; ABD, Rusya, İngiltere, Fransa ve Çin'in yanı sıra Türkiye, İtalya, Cezayir, Mısır, BAE ile BM, Avrupa Birliği, Afrika Birliği ve Arap Birliği'nden temsilciler katılmıştı. Ancak Hafter, Libya'da ateşkes ve taraflara askeri faaliyetlerine son vermeleri çağrısında bulunulan Berlin Konferansı'ndan bir gün sonra Trablus'u bombalamıştı.

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir