Dünden bugüne Kudüs
Siyonist işgale karşı direnişin sembolü olan mukaddes Kudüs şehri, kadim tarihiyle her zaman hak ve batıl mücadelesinin mekanı olmuştur.
Kudüs işgal altında ve işgalin kalıcı hale gelmesi için ABD ve siyonist çete yeni projeler devreye sokuyor.
28 Ocak 2020'de Trump'ın açıkladığı yeni plan, büyük işgalin kapılarını aralıyor. Ancak şu unutulmamalı ki, planların üzerinde plan vardır. Evet, onlar tuzak kuruyorlar, lakin Allah da tuzak kuruyor. "Allah, tuzak kuranların en hayırlısıdır."
Siyonist işgale karşı direnişin sembolü olan mukaddes Kudüs şehri, tarih kadar eskidir.
4 bin 500 yıl öce Kenanlılar bu şehirde egemendi, daha sonra 200 yıl kadar Mısır’daki firavunların yönetiminde kaldı. Ardından Hazreti Davut ve Hazreti Süleyman öncülüğünde Beniisrailoğulları 73 yıl kadar bu şehrin yönetiminde yer aldı. Hazreti Süleyman’ın vefatının ardından, Babil Kralı 2. Nabukadnezar Kudüs’ü ele geçirdi.
Daha sonra sırasıyla Persliler, Yunanlılar ve Romalılar bu şehirde hüküm sürdü. Persliler şehri Romalılardan geri aldı ve daha sonra yine Romalılara karşı kaybederek şehirden çekildi. Halife Ömer bin Hattab 636 yılında bu şehri Müslümanların egemenliği altına aldı. Daha sonra Emeviler, Abbasiler, Fatımiler ve Selçuklular şehri yönetse de Haçlı Seferleriyle şehir, batılıların eline geçti.
Selahaddin Eyyubi liderliğindeki Müslümanlar bu şehri Hıttin Savaşı'yla tekrar ele geçirmeyi başardı. Daha sonra Eyyubiler bu şehri Sicilyalı haçlı ordularının komutanı Kral Frederick’e terk etmek zorunda kaldı. Frederick’in 13 yıl yönetiminin ardından Eyyubiler şehri yeniden fethetse de Kudüs, Moğolların istilası ile yine Müslümanların idaresi dışına çıktı.
Moğolları yenen Memlükler şehirde bir süre egemen olduktan sonra, 300 yılı aşkın süre Kudüs Osmanlı İmparatorluğu’nun egemenliğinde kaldı. Ardından İngilizler tarafından işgal edildi ve bir süre sonra siyonist işgalin önü açılmış oldu.
14 Mayıs 1948'de saat 16.00'da Siyonistler batılıların da desteği ile sözde devletlerini ilan ettiler. Karar, son İngiltere birliklerinin bölgeyi terk ettiği ertesi gün yürürlüğe girdi. Bugünden sonra Filistinli Müslümanlar, 15 Mayıs'ı "Nakbe" yani "felaket" günü diye anmaya başladı.
Evet 70 yılı aşkın zamandır siyonist işgal sürüyor. Hem de her geçen gün daha büyük acılar yaşatarak. Müslümanların canına, iffetine, mukaddesatına el uzatan siyonistler, kendileri için vadedilmiş topraklar olarak gördükleri Fırat ve Nil arasındaki bölgeyi tamamen işgal etmek arzusundan hiçbir zaman vazgeçmeyecek. (İLKHA)