• DOLAR 34.327
  • EURO 36.213
  • ALTIN 2827.598
  • ...
Palm Yağının Uluslararası Satışı Engelleniyor!
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 
Zeki Aras / Bursa
Batı emperyalizmi teknoloji ve sanayide olduğu gibi tarımsal ürünlerde de üstünlüğü elinde tutmak için özellikle İslam ülkelerine yönelik çeşitli desiseler peşinde koşmaya devam ediyor. Bu hile ve desiselerin başında ise kota uygulaması geliyor. Özellikle tarım ürünlerinin üretimi konusunda sıkça duyduğumuz bu terim, batı dünyası lehine İslam ülkelerine karşı haksız bir rekabet ortamı oluşturuyor. Zaman zaman medyada üreticilerin ürünlerini yollara savurmalarını bu yüzden görürüz. Söz konusu ürünlerden olan ve kaliteli yağ üretiminde son yılların gözdesi haline gelen ürünlerden biri de palmiye ağacından elde edilen palm yağıdır. Anavatanı İslam ülkeleri olan palmiye ağacı, Malezya ve Endonezya gibi tropikal iklimin hâkim olduğu yerlerde yetişiyor.

YAĞ ÜRETİMİNDE MALEZYA VE AMERİKA REKABET İÇİNDE

Fiyatının ucuz olması, akademisyenlerin yaptığı araştırmalar sonucunda bu yağın sağlığa yararlı olduğunun ortaya çıkmasıyla beraber palm yağının üretimi ve tüketimi tüm dünyada hızla artmaya başladı. Üretimi Endonezya ve Malezya’da yapılmakla beraber, dünya ticaretinin kontrolünü Malezya elinde tutuyor. Şu an tüm dünyada olduğu gibi palm yağı, Türkiye’de de yağ sektörünün en önemli araştırma ve tartışma konusu olmaya başladı. Amerika soya yağının tüketimini teşvik ederken, Malezya da palm yağının tüketilmesi için yoğun çaba harcıyor. Bu nedenle Malezya ile Amerika arasında yağ konusunda çok ciddi rekabet söz konusu olmuş durumda.

SAĞLIĞA ÇOK YARARLI
Palm yağının kullanıldığı alanları, sağlık açısından önemini ve dünya yağ pazarındaki değerini Gıda Mühendisi Fethullah Özsoy ile konuştuk. Palm yağından, farklı üretim (kristalizasyon) teknikleri ile 15 farklı yapı elde etmenin mümkün olduğunu belirten Gıda Mühendisi Fethullah Özsoy; “Palm yağı gıda ve özellikle gıda dışı alanlarda ecza, kozmetik, sabun ve deterjan yapımında yaygın olarak kullanılıyor. Gıda sanayisindeki yerine kısaca değinecek olursak, en çok kullanımı margarin, çikolata ve şekerleme üretimindedir. Bu alanlarda ağırlıklı olarak tercih edilmesinin sebebi ise içine konulduğu ürünün raf ömrünü uzatmasıdır. Palm yağı, birçok bitkisel yağdan fazla E vitamini içeren, cilt bakımında temizleyici, besleyici, nemlendirici ve yumuşatıcı özellikleri olan bir yağdır. Ayrıca palmiye yağı sıfır kolesterol düzeyiyle gıda üreticilerinin de sık kullandığı bir ham madde. Çünkü palm yağı içeren bazı çalışmaların yeniden ele alınması sonucunda, palm yağının Batı ülkelerinde kullanılan yağların yerini aldığında deneklerin kan kolesterolü seviyelerinin yükselmediğini, aksine azalma olduğunu göstermiştir. Amerika, Avrupa, Avustralya ve Asya’da yapılan müteakip araştırmalar, bu yağın “nötr” olduğunu, yani kan kolesterolü seviyelerini yükseltmediğini veya düşürmediğini desteklemiştir” dedi.

DÜNYADAKİ BÜYÜK GIDA ÜRETİCİLERİ PALM YAĞI KULLANIYOR
Palm yağının geleceğinin parlak olduğunu belirten Özsoy, “Palm yağı, birçok Asya, Uzak Doğu ve Afrika ülkelerinde yemeklik yağ olarak kullanılıyor. Özellikle batı ülkelerinde bio- dizel çalışmalarına hız verildiği bu dönemde, palmiye yağının geleceği oldukça parlaktır. Palmiye yağının dünya çapında talep görmesinin temel nedenlerinden biri maliyetinin ucuz olmasıdır. Ayçiçeği ve soya yağına nazaran daha ucuz olan palmiye yağı çeşitli sektörlerde girdi maliyetlerinin azaltılmasında rol oynar. Bu nedenle Unilever, Nestle, Ülker, Evyap, Eti, Zade yağları, Orkide, Alemdar, Kimya Kraft, gibi büyük gıda şirketleri yağ ihtiyaçlarını Endonezya ve Malezya’dan sağlamaktadır. Fakat bugün palm yağı büyük miktarlarda bio-yakıt üretiminde de kullanılmaya başlanmıştır. Gerekli palm yağının sağlanması için Endonezya’daki ekim alanları palm ağaçlarının ekim alanlarına dönüştürülmektedir” bilgisini verdi.

İSLAM ÜLKELERİNE KOTALAR KONULUP ULUSLAR ARASI SATIŞLARI ENGELLENİYOR

Palm yağının en çok İslam ülkelerinde üretildiğini, bu yüzden de uluslar arası satışına kotalar konulup engellendiğini belirten Özsoy şunları kaydetti; “Palm yağının bu özellikleri ve dünya pazarının büyüklüğü düşünüldüğünde, dünya palm yağı pazar payını en çok elinde bulunduran ülke, dünyada söz sahibi olacaktır. Bakıldığı zaman emperyalist ülkeler tarafından, gerek İslam ülkelerine gerek ekonomik anlamda zayıf olan ülkelere ekonomik yaptırımlar ve ambargolar uygulanıyor.

TÜRKİYE’YE DE BAZI ÜRÜNLERDE AMBARGO UYGULANIYOR
Ürettikleri ürünlere kota konularak daha fazla üretilmesi engelleniyor. Bunun en açık örneği İran. Tüm alanlarda İran’a büyük bir ambargo uygulanmaktadır. Hatta Türkiye’ye bile bazı ürünlerde ambargo uygulandığını görüyoruz. Konulan üretim kotasından dolayı, bir tarım ülkesi olan Türkiye çoğu zaman meyve, sebze ve hububatını bu ülkelerden tedarik ediyor. İşte bu anlamda Malezya ve Endonezya’ya da kota uygulanmaya çalışılıyor. Düşündüğümüz zaman İslam ülkeleri ekonomik ve teknolojik anlamda hep geri bırakılmışlardır. Böyle bir fırsatı İslam ülkeleri iyi değerlendirmeli ve kendi öz kaynakları durumundaki palm ağaçlarının gerekirse Avrupa ve ABD gibi ülkeler tarafından ekilmesi engellenmelidir.”

İSLAM ÜLKELERİ İŞ BİRLİĞİ YAPMALIDIR
Emperyalist ülkelerin çeşitli adlar altında İslam ülkelerinde zengin kaynakları ülkelerine götürdüklerinin altını çizen Özsoy, “Avrupa ülkeleri, ABD gibi kapitalist-emperyalist, teknolojik ve ekonomik anlamda güçlü olan ülkeler; botanik, su dünyası vb. bilimsel araştırmalar ve belgesel çekimleri adı altında yıllardır İslam ülkelerinin öz kaynaklarını keşfederek ellerinden bir şekilde almıştır. Hatta botanik çalışmaları yaparak o bölgeye ait olan bazı bitki türlerini alıp kendi ülkelerinde dikerek araştırma yaptıkları birçok kez medyada yer aldı. Geçen yıl Avrupalı bir turist Türkiye’den 70’ten fazla bitki türünü yurt dışına çıkarmak üzereyken hava alanında gözaltına alındı ve hakkında soruşturma başlatıldı. Dolayısıyla bu tür öz kaynaklara Endonezya, Malezya, Türkiye ve diğer İslam ülkeleri iş birliği yaparak sahip çıkmalıdır” şeklinde konuştu.
 

Bu haberler de ilginizi çekebilir