Çiftçilik ve hayvancılığın önemi, Coronavirus sürecinde çok daha iyi anlaşıldı

Türkiye'de önemli tarım ve hayvancılık faaliyetlerinin yürütüldüğü sektörün Ağrı'ya yıllık katkısı 4 milyar 500 milyon TL'yi buluyor.

Son dönemlerde verilen destek ve gerçekleştirilen yatırımlarla Türkiye'de tarımsal üretim ve hayvancılık alanında söz sahibi olan Ağrı'da, üreticiler; büyük ve küçükbaş hayvancılık, arıcılık, kümes hayvancılığı, sebze, meyve üretimi gibi tarımsal noktada kent nüfusunun yüzde 75'i bu sektörde önemli bir gelir elde etmektedir.

14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü münasebeti ile çiftçileri ziyaret ederek onlarla bir görüşme gerçekleştiren Ağrı Tarım ve Orman İl Müdürü Kenan Engin, 4 milyar 500 milyon TL gibi kente ekonomik katkısı olan sektörün önem arz ettiğinin altını çizdi.

Kentte tarım ve hayvancılığın profesyonel olarak yürütülmesinin önemine değinen Engin, çiftçilerin kıymetlerinin bilinmesini ve özellikle Coronavirus (Covid-19) sürecinde alınan önlemler çerçevesinde üretimde aksamanın yaşanmamış olmasının sevindirici olduğunu belirtti.

"Üreten çiftçimizin kıymetini bilmemiz lazım"

Tarım ve Orman İl Müdürü Kenan Engin, "Ülkemizde çiftçilik faaliyeti, üretim ve emek ile iştigal eden, özelde Ağrılı çiftçilerimize, genelde ise toprak ve hayvancılıkla bu ülkenin üretimine katkı sağlayan bütün çiftçilerimizin Dünya Çiftçiler Günü'nü tebrik ediyorum. Ziyaret ettiğimiz Yığıntepe köyü çiftçileri ile birlikteyiz. Köye hem onlarla hasbihal etmek hem de Dünya Çiftçiler Günü nedeni ile ziyarette bulunduk. Bu köy, tarım ve hayvancılığın güzel ve profesyonel olarak yürütüldüğü bir köyümüz. Çiftçilik, üretim, tarımsal faaliyet; ülkemiz ve ilimiz için çok kıymetli bir sektör. Dolayısıyla sadece 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü'nde değil, her zaman, üreten çiftçimizin kıymetini bilmemiz lazım. Tarım ve Orman Bakanlığı olarak her çalışmamız, desteğimizle çiftçilerimizin, yetiştiricilerimizin yanındayız." ifadelerini kullandı.

"60 bin civarında çiftçimiz, yetiştiricimiz var"

İl nüfusunun yüzde 75'inin tarım ve hayvancılıkla uğraştığını kaydeden Engin, "Ağrı'da büyükbaş, küçükbaş hayvancılık yapan ve tarımsal faaliyetle uğraşan toplamda 60 bin civarında çiftçimiz, yetiştiricimiz var. Covid-19 salgını nedeni ile ilk vaka ortaya çıktığı gibi sayın Bakanımız ve yetkililerimizin talimatlarıyla çiftçilerimizle hemen irtibata geçtik, sahada sorun ve sıkıntının olup olmadığını öğrendik. Nisan ve Mayıs gibi başlayan üreticilerimizin ekim sürecini beraber takip ettik. Ve bir sorun sıkıntı ile karşılaşmadık. Ağrı Türkiye'nin tarımsal ve hayvancılık anlamında çok önemli illerinden biri. Kentte 400 bin büyükbaş hayvan varlığı, bir milyon 350 bin civarında küçükbaş hayvan varlığımız var. Tarım ve hayvancılığın Ağrı'ya yıllık katkısı 4 milyar 500 milyon TL'dir. İlimiz nüfusunun yüzde 75'i tarım ve hayvancılıkla doğrudan veya dolaylı olarak geçiniyor." şeklinde konuştu.

Yığıntepe Köyü Muhtarı Mehmet Aydın, köylerinde tarım ve hayvancılığa emek verdiklerini belirterek şunları söyledi:

Köyümüzde buğday, arpa, bostan, yonca, koronga, fiğ gibi ürünleri ekeriz. Ve verimli topraklarımız olduğu için iyi randıman alırız. 550-600 büyükbaş hayvanımızı meralarda otlatırız ve bu alanda da bu sayede büyük bir verim elde ederiz. Coronavirus sürecinde köyde herhangi bir sıkıntı yaşamadık. Salgın bizim üretimimize engel olmadı. Bu süreçte Tarım ve Orman Bakanlığı'nın verdiği hibelerle de sürecin olumlu geçmesi sağlandı.

"Ağrı'da süt fabrikasının olmamasından dolayı sütlerimizi değerlendiremiyoruz"

Ağrı Ziraat Odası Başkan Yardımcısı ve Yığıntepe köyü sakinlerinden Kemal Turan ise, "Covid-19 sürecinde sorun yaşamadık. Bu süreçte şeker pancarı, buğdayımızı ve diğer ekinlerimizi ektik. Özellikle uğraş verdiğimiz hayvancılık noktasında da bir sekte olmadı. Uğraş verdiğimiz hayvancılık noktasında çalışmalarımız çok iyi gidiyor. Bu noktada buzağı desteklemesi alıyoruz. Tek sıkıntı yaşadığımız nokta; bir süt fabrikasının olmaması. O yüzden sütlerimizi değerlendiremiyoruz." diye yakındı. (İLKHA)