• DOLAR 32.591
  • EURO 35.045
  • ALTIN 2461.837
  • ...

Yaşlı nüfusa `ikinci bahar`ın kapısını açacak formülde ilk adım `bakım sigortası`yla atılıyor. Taslak halindeki çalışmayla devletin `yaşlılık politikası`nın yeniden yapılandırılması amaçlanıyor. Peki hangi emeklileri kapsayacak? İşte cevabı...

Yurtdışında yaygın olan sistemle yaşlıların sosyal ihtiyaçları karşılanıyor. Ya da yaşlılığında bir görevlinin yanında kalmasını isteyen, çok prim ödeyerek buna sahip olabiliyor.

Ülkemizde emeklilerin sorunları sürekli gündemde. Sizler bu satırları okurken, biz SGK`nın Ankara`da düzenlediği `Emekliler İçin Gelecek Stratejisi` toplantısında konuşuyor olacağız. Emeklilerin sorunları ele alınacak, çözüm yolları tartışılıp, öneriler getirilecek. Bu toplantıda doğal olarak önceliği `çalışan emekliler` konusu alacak.

10.4 milyon kişi

SOSYAL güvenlik kurumlarından emekli olanların sayısı 2012 yılı sonuçlarına göre,  yaklaşık 10 milyon 403 bin kişi. Bunların 5 milyon 966 bin kadarı 4-a`lı, yani eski sisteme göre SSK`dan emekli; 2 milyon 454 bini 4-b eski adıyla Bağ - Kur`lu; 1 milyon 900 bine yakını da 4- c yani memur emeklisi.

EMEKLİLERİN üçte biri aylık 1000 TL altında gelire sahip. Bugün için SGK rakamları çerçevesinde, ortalama emekli aylığı sigorta emeklilerinde 810 TL iken, esnaf emeklilerinde basamağına göre değişmekle beraber yaklaşık 560-630 TL arasında.

HAL böyle olunca, emeklilerin yaklaşık yüzde 38`i emekli olduktan sonra bir süre çalışmaya devam ediyor.

2012 yılı için emeklilik sonrası tam zamanlı olarak çalışma süresi yaklaşık 6 yıl.

SGK tarafından adlarına borç çıkarılanların tamamı da işte bu grupta yer alıyor.

2012 yılı itibarıyla istihdamdakilerin yüzde 5,2`si 60 yaş ve üstü bireylerden oluşuyor.

EMEKLİLERE yapılan ödemelerin gayri safi yurt içi hasılaya oranı 2002`de yüzde 4,8 iken, bu rakam 2012 yılında yüzde 7,7`ye yükseldi.

DİĞER yandan eğer nüfusumuz söylendiği gibi giderek yaşlanacaksa, birtakım tedbirleri şimdiden almanın gereği de ortada. Çünkü mevcut emeklilerimiz ve daha genelinde yaşlılarımız zaten çok ciddi ekonomik sıkıntılarla boğuşuyor. İşte bugün yapılacak olan toplantıda, emekliler için neler yapılabilir sorusuna yanıt aranacak.

Bakım sigortası

BU konulardan biri de bakım sigortası. Konu, 2012`de dillendirildi, ancak bir sonuç alınamadı. 2013 yılına girdiğimiz bu günlerde konu tekrar tartışılabilir ve gelecekteki emeklilerimiz için çok önemli neticeler ortaya çıkarabilir.

EMEKLİ aylıkları ancak ekonomik gelişmeye bağlı olarak artabilir. Oysaki emekliler için uzun dönemli olacak bu iyileşmenin dışında başka şeyler de yapılabilir. Bu konuda ilk akla gelen `bakım sigortası` konusu.

Obama`nın sırrı da buydu

GELİŞMİŞ ülkelerde bakım sigortası var. Bu sigorta kolu başta ABD, Almanya ve İngiltere olmak üzere birçok gelişmiş ülkede uygulanıyor. ABD`de Obama`nın seçim başarısında, bakım sigortasına dair verdiği sözlerin büyük önemi olduğu uzmanlarca söyleniyor. Türkiye`de ise bakım sigortası çalışmalarını, şimdilik taslak düzeyinde sadece akademisyenler yürütüyor. Fakat hükümetin bu çalışmalara sıcak baktığı ve desteklediği biliniyor. Çalışma Bakanlığı da SGK kanalıyla böyle bir çalışmayı önümüzdeki günlerde gündemine alacak.

Primli-primsiz olabiliyor

BAKIM sigortası genellikle primli ve primsiz olarak iki şekilde uygulanabiliyor. Primli sistem daha çok tercih edileni. Primli olanı genellikle 30 yıl, çalışanın ödediği primler ile ortaya çıkan bir fona benzetiliyor. Eğer emeklilik döneminde daha çok hizmet almak istenirse, (bir görevlinin sizinle yaşaması gibi) daha yüksek prim ödeniyor. Sadece basit ihtiyaçlarınızın karşılanmasını istiyorsanız, daha düşük prim ödeyebiliyorsunuz. Bu biriken primler 65 yaşından önce kesinlikle kullandırılmıyor.

Uygulama hangi hizmetleri kapsıyor?

BAKIM sigortası en basit anlatımla, bireylerin yaşlılık dönemlerinde onların gündelik hizmetlerinin karşılanması için verilecek hizmetleri içerir. Yaşlı bir kişinin, bir emeklinin ilaçlarının alınması, bir yerden bir yere nakli, ekmeğinin, sütünün alınması vb. hizmetler.

`Yalnız yaşlılık` riskine karşı önlem

TÜRKİYE`de böyle bir sisteme ihtiyaç duyulmasının temelinde tamamen sosyal zorunluklar yatıyor. Halen genç bir ülke olsak da nüfusumuz giderek yaşlanıyor. Kalabalık aile yapısının yerini ise gün geçtikçe `yalnızlık` alıyor. Bu sosyal değişim `yardıma muhtaç yaşlılar` kavramını her geçen gün daha fazla hayatımıza sokuyor.

Bakım için gerekli primi çalışan öder

AKADEMİSYENLERİN üzerinde çalıştığı bakım sigortası yurtdışında pek çok ülkede işliyor. Primli sistemde primler işveren tarafından değil, çalışanın kendisi tarafından ödeniyor. Üzerinde çalışılan sisteme göre kişi dilerse `Ben ileride böyle bir hizmet almak istemiyorum` diyerek prim ödemeyebilir.

Mevcut emeklileri kapsamıyor

HİZMETLERİN, emekli yaşlıların ulaşım, seyahat, günlük ihtiyaçlar gibi sosyal hayatıyla ilgili faaliyetleri kapsaması düşünülüyor. Fakat burada mevcut emekliler için kötü bir haber var; Bu sigorta, `Bakım Primi` ödemedikleri için mevcut emeklileri kapsamayacak. Fakat burada da belki `dışarıdan ödeyip hizmet alma` gibi alternatifler değerlendirilebilir.

(Akşam)