İTTİHADUL ULEMA Başkan Yardımcısı Yaşasın: “Bu Ramazan evlerimizi mescide çevirebiliriz”
Covid-19 salgını nedeniyle camilerde toplu ibadet ve mukabelelerin yapılamayacağını belirten İTTİHADUL ULEMA Genel Başkan Yardımcısı Suat Yaşasın, Ramazan’da evlerin bir köşesini mescide çevirerek süreci fırsata dönüştürülmesi gerektiğini söyledi.
Müslümanlar, dünyayı etkisi altına alan Coronavirus salgını nedeniyle bu Ramazan camilerde topluca ibadet edememenin hüznünü yaşıyor. Yaşanan sürecin fırsata dönüştürülebileceğini belirten İslam âlimleri, bu Ramazan ayında evlerin birer mescide çevrilerek aile fertleriyle birlikte teravihlerin cemaatle, hatimlerin mukabele ile okunabileceği tavsiyesinde bulunuyor.
Ramazan ayında evlerde aile fertleriyle birlikte yapılabilecek ibadetler ile ilgili İLKHA muhabirine değerlendirmelerde bulunan İTTİHADUL ULEMA Genel Başkan Yardımcısı Suat Yaşasın, evlerin bir odası veya bir köşesinin mescide çevrilerek aile bireyleriyle birlikte ibadet edilebileceğini söyledi.
Yaşasın, “Bu bir fırsat olarak değerlendirilmelidir. Zira Ramazanları özellikle toplu ibadetleri büyük kalabalıklarla camilerde yapmaya alışmışken, bu kez aile içerisinde Ramazan’ı geçirmekle karşı karşıya kaldık. Evin bir odası mümkünse ibadet için tahsis edilebilirse çok daha makul ve yerinde olacaktır. Orası Ramazan boyunca özel bir mekâna dönüşmüş olacaktır.” dedi.
Aile fertleriyle birlikte toplu bir şekilde ibadet etmeye dikkat etmeliyiz”
Ramazan’da en önemli ibadetlerden birisinin de teravih namazları olduğunu dile getiren Yaşasın, “Teravihleri toplu olarak camilerde kılmaya alışmışken, şimdi evimizde kılmakla karşı karşıyayız. Peygamber Efendimiz (Sallallahu Aleyhi Vesellem) birkaç defa haricinde evinde kılmıştır. Bu sene belki de bu sünneti bu şekilde ifa etmekle karşı karşıya kalmış olacağız. Bu münasebetle ailenin diğer tüm fertleriyle birlikte toplu bir şekilde kılmaya dikkat etmeliyiz.” diye konuştu.
“Teravih namazları hatimle kılınabilir”
Teravih namazlarının mümkün mertebe hatim indirecek şekilde kılınmaya çalışılması gerektiğini belirten Yaşasın, şunları söyledi:
“Malum İslam âleminde yoğunlukla büyük camilerde kılınan teravihlerle hatim verilmeye çalışılır. Biz evlerimizde bunu gerçekleştirebiliriz. Her gün bir cüz okuyarak bunu gerçekleştirebiliriz. Buradaki önemli hususlardan birisi insanların Kur’an-ı Kerimi ezbere bilmemesi sebebiyle kısa sureler okumasıdır. Buna karşı İslam ulemasının fetvaları var. Mushaf’ı önüne koyarak oradan her gün kılınan teravihlerde bir cüz okunabilir. Burada herhangi bir beis söz konusu değildir. Tam tersine belki aile efradıyla beraber buna alışmak için bir imkân olur. Bu cihetle özellikle gerek bilgisayar ve benzeri bir ekranı önünüze alarak gerekse yüksek bir yere koyacak şekilde bir Mushaf’ı önümüze koyarak sayfaları çevirmek yoluyla okunabilir. Bu Ramazan’ı bu şekilde fırsat olarak değerlendirebiliriz.”
İtikaf sünnetinin önemine de değinen Yaşasın, “Peygamberimizin en önemli sünnetlerinden birisi olan itikâfı da mescitlerde yapmaya alışmışız. Peygamber Efendimiz belli bir vakit mescide girer ve o zamanı ibadete, tefekküre ayırırdı. Peygamberimiz bu sünneti hiç ihmal etmemiştir. Özellikle Ramazan’ın son 10 gününü gecesi ve gündüzüyle birlikte itikâf ile geçirmiştir. Bu, Peygamberimizden bize bir sünnet olarak gelmiştir. Bu sene onu da yapabilme imkânı olmayacağı için evlerde başta söylediğim gibi ayıracağımız oda ve benzeri gibi bir köşeyi itikâf için de kullanabiliriz. Ramazan’ın son 10 gecesi mümkünse zaruri ihtiyaçlar dışında oradan çıkmadan bu ibadetimizi eda etme imkânı bulabiliriz. Malum kendi işlediklerimiz sebebiyle başımıza gelen musibetlerin def edilmesi gerekir. Bunun için Allah’a yönelerek arınmamız gerekir. Ramazan bunun için büyük bir fırsat. Bunu değerlendirmeye çalışalım. İnşallah belki bu vesile ile hepimiz bu beladan tez bir şekilde kurtulabiliriz.” diye konuştu. (İLKHA)