Oruç tutarken bağışıklığı da güçlendirebilmenin yolları
Uzmanlar, orucun bağışıklık sistemini güçlendirmesi için bazı beslenme kurallarına uyulması gerektiğinin önemine dikkat çekti.
Ramazan ayında oruç tutacak olan pek çok insan, bağışıklık sisteminin zayıflayacağı ve Coronaviruse karşı savunmasız hale gelebileceği konusunda endişe yaşıyor.
Sağlıklı beslenme, vücut direncini artırarak hastalıklardan korunmada önemli rol oynuyor. Bu nedenle sahurda ve iftarda doğru besinlerin uygun miktarlarda tüketilmesi, oruç tutarken bağışıklık sisteminin güçlendirilmesine de katkıda bulunuyor.
Uz. Dyt. Gözde Akın, Ramazan'da dengeli beslenme için önemli önerilerde bulundu.
"Oruç vücut direncinizi artırabilir"
Orucun vücuttaki hücrelerin yenilenmesine ve direncin artırılmasına zemin hazırladığını belirten Akın, "Günde iki ana öğünün olduğu, uzun saatler açlık ve susuzluk gerektiren oruç, bilinçli ve dikkatli bir şekilde tutulduğunda metabolizma için yararlı olabilmektedir. Oruç vücuttaki hücrelerin yenilenmesine, direncin artırılmasına zemin hazırlamaktadır. Bu süreçte vücutta birikmiş zararlı maddeler temizlenirken bağışıklık sistemi de olumlu etkilenir. Ayrıca karaciğer ve tüm sindirim sistemi de oruç sayesinde dinlenme şansı bulur. Kendini sağlıklı hisseden kişilerin oruç tutmasında bir sakınca bulunmamaktadır. Ancak bazı kronik hastalıkları olan bireyler, doktorları ile bu konuyu görüşerek fikir birliğine varmalı; sağlık açısından bir engel yok ise oruç tutmalıdır." dedi.
"Yeterli protein ve sıvı alımı önemli"
Orucun bağışıklık sistemini güçlendirmesi için bazı beslenme kurallarına uyulması gerektiğine dikkat çeken Uz. Dyt. Akın, "Belli aralıklarda uzamış açlıklar, kimi zaman detoks amacıyla da uygulanmaktadır. Bazı bilimsel araştırmaların sonuçları, aralıklı açlık uygulamalarının vücuttaki inflamasyonu azalttığı ve damar sistemine iyi geldiğini göstermektedir. Ancak bu durumda 'Bütün gün aç kaldım şimdi her şeyi yiyebilirim' gibi yanlış bir düşünceye kapılmamak önemlidir. Beslenmede dikkat edilmesi gereken konuların başında yeterli sıvı alımı gelmektedir. Az sıvı tüketmek enfeksiyonlara karşı vücudu savunmasız bırakabilmektedir. Bu nedenle iftar ve sahurda sıvı gıdalar tüketilmesi, bağışıklığı güçlendirmek için protein ağırlıklı beslenilmesi, mutlaka yeterli miktarda su içilmesi önemlidir." tavsiyesinde bulundu.
"İftarda midenizi yormayın"
Mideyi yoracak beslenme şeklinden uzuk durulması gerektiğini ifade eden Akın, "Uzun süreli açlık nedeniyle kan şekeri düşüklüğü yaşanabilmektedir. Buna bağlı olarak iftar saatinde karbonhidrata yönelme durumu olabilmektedir. Bağışıklık sistemini güçlü tutabilmek için karbonhidratlı, yağlı ya da tatlı yiyeceklerden mümkün olduğu kadar uzak durmak gerekmektedir. 16-17 saatlik açlığın sonunda sebze, proteinli ve lifli gıdaların yanında mevsim meyveleriyle beslenmek, bağışıklık sistemini olumlu etkilemektedir. Ancak doğru besinleri tüketirken bile, hepsini bir öğünde tıka basa yemek de doğru değildir. Besleyiciliği yüksek bir çorbanın ardından yavaşça yenilen sebze-et yemekleri, salata yoğurt-ayran-kefir, yanında 1-2 dilim tam buğday ekmeği yeterli olacaktır. Yiyeceklerin yavaş yenmesi mideyi yormamak için çok önemlidir." ifadelirini kullandı.
Sosyal izolasyon döneminde tatlı seçimine dikkat edilmesini isteyen Akın, "Oruç tutarken kan şekeri seviyesi düşeceği için tatlı yeme istediği artmaktadır. Buna ek olarak sosyal izolasyon amacıyla daha çok evde olduğumuz bu dönemde pek çok insan hamur işleri ve tatlılara sofralarında daha çok yer vermektedir. Ancak şeker tüketimi konusunda dikkatli olunmalı, ağır tatlılar tercih edilmemelidir. Bunun yerine sütlü, hafif tatlılar ya da şekersiz meyve kompostoları hazırlanabilir." diye konuştu.
"Sahurda yumurta ve ceviz tercih edebilirsiniz"
Sahur ve iftar ile ilgili öneride de bulunan Uz. Dyt. Akın, "Bağışıklık sistemini güçlü tutmak için sahurda hafif bir kahvaltı yeterli olabilmektedir. Uzun süre tokluk sağlayacak yumurta gibi saf proteinler ve yağlı tohumlardan ceviz, badem veya zeytin tercih etmek bağışıklık sistemine önemli katkılar sağlamaktadır. İftar ve sahur arasında meyve yiyerek vitamin ihtiyacı karşılanmalı, normalden daha az çay kahve tüketilmelidir." şeklinde konuştu.
"Kırmızı pancara iftar sofranızda yer verin"
Akın, sözlerini şu tavsiyelerle devam etti:
Ramazan ayında en çok görülen sorunlardan biri de kabızlıktır. Bu durum devam ettiği takdirde orucun vücudu temizleyici etkisi azalmaktadır. Ramazan süresince lifli ve kabızlığı önleyici ürünler tüketmeye özen gösterilmelidir. İftar sofralarında tüketilen hurma iyi bir seçenektir. Bunun yanında kırmızı pancar da oldukça faydalı bir besin olarak tercih edilebilir. Ev yapımı yoğurt, kefir, mevsim sebzeleri ve salatalar, keten tohumu, tam tahıllı besleyici ekmekler, iftar ve sahurlarda belirli miktarda tüketilmelidir.
"Yemeklerinizde sumak kullanın"
Sumak'ın bağışıklık sistemine faydasını izah eden Akın, "Bağışıklık sistemini güçlendirmek için antioksidan değerinin bir göstergesi olan 'orac' değeri yüksek besinler tüketmek önerilmektedir. Sumak, orac değeri en yüksek olan besinlerin arasında yer almaktadır. Baharat olarak da kullanılan sumak bağışıklık sistemi için önemli bir kalkan oluşturabilmektedir." bilgisini paylaştı.
"İftar sahur arası zencefil zerdeçallı yoğurt tüketin"
Uz. Dyt. Akın, sözlerine şu tavsiyelerle son verdi:
"Zencefil ve zerdeçal bağışıklık sistemi için çok güçlü silahlardır. Ev yapımı yoğurt ile birlikte zencefil ve zerdeçal tüketmek, hem probiyotik hem de antioksidan takviyesinin aynı anda alınmasını sağlamaktadır. Günde bir bardak kefir tüketmek de Ramazan ayında bağışıklık sistemini güçlendirmek için oldukça etkilidir." (İLKHA)