Gün, dünya genelinde 20 bine yaklaşan kişinin ölümüne neden olan ve on binlerce kişinin tedavi altına alınmasına neden olan Coronavirüsünden dolayı evde kalınacak sürenin verimli bir zamana çevrilmesi gerektiğini belirtti.

Evde kalınan süre içeresinde evin neşesi olan çocuklarla güzel vakit geçirmenin önemine vurgu yapan Gün, "Ülkemizde ve dünya genelinde Coronavirüs salgını dolayısı ile evde kal, ailenle ve sevdiklerinle mutlu kal çağrısına uyalım. Evde kaldığımız bu süre zarfında bunu fırsata çevirmenin yollarını aramalıyız. Kaliteli birlikteliği ve beraberliği nasıl sağlayabiliriz, aile içi iletişimde nelere dikkat etmeliyiz? Kur’an-ı Kerim’in ifadesiyle 'Göz aydınlığı' olan yavrularımızla vaktimizi geçirmek en güzel nimetlerdendir. Rabbimizin bizlere emaneti olan çocuklarımızla geçirdiğimiz bu zaman dilimi en değerli vakitlerimizdir. Bizlere her konuda rehber olan Peygamber Efendimizin ailesindeki sevgi, muhabbet, aşk, şefkat, merhamet, nezaket ve letafeti aile yaşantımız için bizlere rol modeldir. Hazreti Peygamberimiz ailesine, çocuklarına, torunlarına, etrafındaki çocuklara değer atfetmesi, onları düşünmeye sevk etmesi, onların fikirleri ve kararlarını dikkate alması aile içi iletişimimizde önemli anahtarlardır." dedi.

"Yavrularımız, anne ve babanın şefkatine, sıcaklığına muhtaç varlıklardır"

Evde kalınacak süre içerisinde ebeveynlerin çocuklarına şefkatlerini iyice hissettirmesi gerektiğini belirten Gün, konuşmasına şöyle devam etti:

Biricik yavrularımız, anne ve babanın ilgisine, şefkatine, onların sıcaklığına muhtaç varlıklardır. Bu bakımdan onlara bu hediyeleri sunmak ve çocuklarımızla beraber vakit geçirmek durumundayız. Bu sadece boş vakti doldurmak değil, birlikteliğimizi nitelikli kılmak, paylaştığımız bu ortamı daha nitelikli hale getirmek, yavrularımızı sosyal ve duygusal gelişimleri açısından daha güçlü ve donanımlı hale getirmek, gelişimsel özelliklerini dikkate alarak onları desteklemek oldukça önem arz etmektedir. Ve bu hayat yolculuğunda aynı özden yaratılan, Rabbimiz tarafından eşdeğer ve emanet kılınan, eşimizle muhabbetimiz kıymetlidir. Efendimiz ifadesiyle eşlerin birbirini tamamlayan iki yarısı olma şuuruyla hareket etmeli, bu bilinci daima diri tutmalıyız.

"Bu süre içerisinde çocuklarınızı yakından tanıyın"

Evde kalınan süre içerisinde anne ve babaların çocuklarını yakından tanıma fırsatı elde etmesi gerektiğini vurgulayan Gün, "Bu süreçte çocuklarımızla vakit geçirerek onların güçlü ve zayıf yönlerini öğrenerek, eksik yönlerini telafi etme imkânı bulabiliriz. Çocuklarımıza evde görevler vererek onlara sorumluluk bilinci aşılayabiliriz. Beraberce gelişimlerine uygun fiziksel aktiviteler, eğitici ve öğretici oyunlar, yapboz, boyama, oyun hamuru, sanatsal etkinliklerle vakti değerlendirme fırsatı yakalayabiliriz. Çocuklardaki coşkun enerjiyi iyiye ve doğruya yöneltme, oyunu sadece boş vakti değerlendirme olarak görmeyip çocuk için değerli bir öğrenme aracı görmek, bu enerjilerini fırsata çevirmek açısından son derece önemlidir." diye konuştu.

"Sizin en hayırlınız ailesine karşı en iyi olanınızdır"

Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed'in aileyle ilgili hadisi şerifini hatırlatan Gün, şunları söyledi:

"Okul döneminde olan çocuklarımıza yönelik EBA eğitimlerinde yanlarında olmak, zorluk yaşadığı alanlarda sorumluluk onlarda olmak kaydıyla onlara yardımcı olmak, ailece günü beraberce planlamak, günün belirli saatlerinde birlikte kitap okumak ve okunan kitapların kritiğini yapmak süreci anlamlı kılacak hususlardandır. 'Sizin en hayırlınız ailesine karşı en iyi olanınızdır. Ben de ailesine karşı en iyi olanınızım.' hadisi şerifi gereğince ailemizde sevgiyi, muhabbeti, aşkı, gönül dilini hâkim kılarak ailemizi rahmet yumağına dönüştürebiliriz. İlahi lütuf olan sevgiyi, merhameti ve muhabbeti yuvamızla paylaşmak ve bu mucizevi duyguyu tesis etmek, bu süreçte aile bağlarımızı daha da güçlü kılacaktır." ifadelerini kullandı.

Konuşmasının devamında Gün, "Yine bu süreçte manevi dinamiklerimizi canlı tutmalıyız. Günümüzde ki bu salgın hastalıktan kurtulmak adına öncelikle sorumluluklarımızı yerine getirmeli, ilmin ve bilimin ışığında tüm tedbirleri aldıktan sonra O’na tevekkül edip, verdiği nimetlere şükretmeli, bu zorluk sıkıntı ve musibetlerin defi için tüm acziyetimiz ve fakriyetimizle Yüce Rahman’a iltica ederek dua kapısına yönelmeliyiz." dedi.(İLKHA)