Türkiye’de otomotiv üretimine koronavirüs freni
TAYSAD Başkanı Kanca, koronavirüs sebebiyle araç üreticilerinin, üretime ara vermeye başladığını ve bunun yansıması olarak Türkiye otomotiv tedarik sanayisinin de değişik seviyelerde önlem almak zorunda kaldığını bildirdi.
İSTANBUL
Taşıt Araçları Tedarik Sanayicileri Derneği (TAYSAD) Yönetim Kurulu Başkanı Alper Kanca, "Üyelerimizin yüzde 80'i, martın son haftasında düşük tempoda üretim planlıyor. Yüzde 15'i 20 Mart'tan itibaren 2 haftalığına tüm şirket faaliyetini durdurdu, işletmelerini kapattı. Üyelerimizin yüzde 5'i de üretime devam eden ana sanayi firmalarına veya özellikle Uzak Doğu odaklı firmalara çalıştıkları için faaliyetlerine normal şekilde devam ediyor." ifadelerini kullandı.
TAYSAD'dan yapılan açıklamaya göre, Çin'in ardından Avrupa otomotiv pazarını adeta sarsan ve pazarın en önemli oyuncularının fabrikalarını kapatmalarına neden olan yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını, Türkiye otomotiv tedarik sanayisini de etkiledi.
Açıklamada görüşlerine yer verilen TAYSAD Yönetim Kurulu Başkanı Kanca, otomotiv sektörünün en fazla etkilenen sektörler arasında yer aldığını vurguladı.
Çin otomotiv üretim ve satışlarının şubat ayında yüzde 80 azaldığını belirten Kanca, şubatta Avrupa pazarında yaşanan yüzde 10 seviyelerindeki düşüşün, mart ayında daha da artacağını öngördüklerini kaydetti.
Avrupa'nın büyük pazarlarında toplum sağlığını korumak adına çoğunlukla insanların evlerinde kaldığını aktaran Kanca, bu tür bir ortamda araç alımı konusunun insanların öncelikleri arasında yer almayacağına işaret etti.
"2020 YILI İHRACATIMIZ YAKLAŞIK YÜZDE 20 AZALMA RİSKİ TAŞIYOR"
Alper Kanca, araç satışlarındaki düşüş nedeniyle araç üreticilerinin üretime ara vermeye başladıklarını belirterek, "Bunun yansıması olarak Türk otomotiv tedarik sanayisi de değişik seviyelerde önlem almak zorunda kalıyor. Krizin şu andaki görüntüsüne göre, 2020 yılı ihracatımızın yaklaşık yüzde 20 azalma riski taşıdığını söylemek yanlış olmayacak. Krizin etkilerinin, sektör ve ülkemiz için en aza indirilmesi amacıyla elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz." ifadelerini kullandı.
Bu yıla girerken Çin pazarı kaynaklı dünya otomotiv sektöründe daralma yaşanmasının tahmin edildiğini ancak TAYSAD olarak Türkiye pazarı için karamsar bir tablo öngörmediklerini vurgulayan Kanca, son birkaç haftada yaşanılanların geleceğe ilişkin tahminde bulunmayı zorlaştırdığını kaydetti.
AB'deki araç üreticilerinin neredeyse tamamının tüm fabrikalarında 1-4 hafta süreyle üretime ara verdiğini bildiren Kanca, şunları kaydetti:
"Bazıları ne zaman üretime başlayacaklarına dair net bir tarih de vermedi. Ford ve BMW, 4 haftalık duruş açıklaması yaparken, sektörde söylenenlere göre dünyanın en büyük araç üreticilerinden birisi mayıs ayı ortasına kadar tamamen kapalı olacağına, ilk 5'te yer alan üretici ise temmuz ayına kadar kesintili 8 hafta duruş planladığına işaret etti. Salgının boyutunu ve yayılma hızını dikkate aldığımızda, kesin olan şu ki; önümüzdeki 2 hafta boyunca, Avrupa otomotiv sektörü büyük oranda kapalı olacak. Bu olağanüstü dönemde, böylesi bir krizde firmaların üretime ara vermesi olağan bir durum. AB'deki nihai müşteri, yani araç kullanıcıları, salgın ile boğuşuyor, evlerinden çıkamıyor. En büyük ihraç pazarlarımızdan Almanya ve İtalya'da durum her geçen gün kötüye gidiyor. Bu durumda araç satın almak, insanların gündeminde olamaz."
"TEDARİK SANAYİCİLERİ, KISMİ ÇALIŞMA YAPMAK ZORUNDA KALACAK"
TAYSAD Yönetim Kurulu Başkanı Kanca, krizin bu hafta itibarıyla Türkiye pazarını da etkilemeye başladığına dikkati çekerek, "Avrupa'da olduğu gibi Türkiye pazarındaki araç üreticilerinin de neredeyse tamamı belli bir süre üretime ara verdiğini açıkladı. Tofaş ve OYAK Renault ise gerek yurt içi gerekse virüs salgını olmayan pazarlara yönelik siparişlerini düşünerek tedarik konusunda sıkıntı yaşamadıkları sürece üretime devam edeceklerini belirtti. Ayrıca, Avrupalı bazı OEM'ler, bir yandan üretimi durdurduğunu açıklasa da bir yandan da emniyet stoku yapmak amacıyla tedarikçilerinden parça almaya devam ediyor. Bu durum, tedarik sanayicilerimizin de üretimi tamamen durdurmadan, kısmi çalışma yapmak zorunda kalacakları anlamına geliyor." değerlendirmesinde bulundu.
Söz konusu kriz ortamı nedeniyle tüm firmaların 2020 yılına ilişkin üretim planlarını değiştirdiklerini vurgulayan Kanca, şunları kaydetti:
"Yıl sonuna yansımasının nasıl olacağına dair bir rakam verebilmek ise son derece güç. Bu gidişatın ne kadar devam edeceği herkesin merak konusu. Biz en az birkaç ay sürecek ve bu süre içinde de fabrikaların birkaç haftadan fazla kapalı kalmasını gerektirecek bir döneme girdiğimizi düşünüyoruz. İşlerin normale dönmesi, Avrupa pazarında araç satışlarının normale dönmesi ile mümkün. Bu da ancak Kovid-19 probleminin çözümü ile mümkün. Problem çözülene kadar hem Türkiye hem de Avrupa pazarlarında satışların ve dolayısıyla peşinden üretimin normalleşmesi zor."
"KISA SÜRELİ ÇALIŞMA ÖDENEĞİ MEVZUATI GÜNCELLENMELİ"
Alper Kanca, TAYSAD olarak bu süreçte tüm üyeleriyle krizin yönetimine ilişkin sürekli bilgi paylaşımında bulunduklarını aktardı.
Kanca, geçen hafta odak üye grubuyla yaptıkları anket çalışmasının sonuçlarına ilişkin şu bilgileri paylaştı:
"Üyelerimizin yüzde 80'i, martın son haftasında düşük tempoda üretim planlıyor. Bu firmaların çoğu, önümüzdeki haftayı bu şekilde geçirip durumu izleyerek nisanın ilk haftası ve sonrası için strateji geliştirmeyi planlıyor. Üretim teknolojileri veya müşterilerinin üretime ara vermesi nedeniyle üyelerimizin yüzde 15'i 20 Mart'tan itibaren 2 haftalığına tüm şirket faaliyetini durdurdu, işletmelerini kapattı."
Kanca, üyelerin yüzde 5'inin üretime devam eden ana sanayi firmalarına veya özellikle Uzak Doğu odaklı firmalara çalıştıkları için faaliyetlerine normal şekilde devam ettiklerini bildirdi.
Kanca, "Krizin ne kadar süreceğinin belirsiz olması sebebiyle çalışanların gelir açısından mağdur olmaması için acilen kısa süreli çalışma ödeneği mevzuatı güncellenmeli, başvurular çok hızlı işleme alınmalı. Avrupa ülkelerinde açıklanan önlem paketlerine baktığımızda, Türkiye'nin önemli bir değeri olan sanayi şirketlerine, işletmelerine yönelik tedbirlerin, desteklerin çok ciddi miktarda artırılması gerekiyor. İçinde bulunduğumuz kriz, öncelikle toplum sağlığını ama daha sonra da ciddi anlamda ekonominin bozulmasını, işsizliğin artmasını da tehdit ediyor. Hepimizin beklentisi; yaşanan koronavirüs salgınının en kısa sürede kontrol altına alınması, ülkemiz ve dünya için en az hasarla atlatılması." ifadelerini kullandı.
Kaynak, AA