• DOLAR 34.944
  • EURO 36.745
  • ALTIN 2979.98
  • ...
İslam'ın emrettiği temizliğin değeri bugün daha iyi anlaşılıyor
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

"Bugünlerde uzmanlar Corona virüsüne karşı sıklıkla ellerin yıkanması/dezenfekte edilmesi gerektiğini vurgulamaktadırlar." diyen Koç, "Ne mutlu bize ki, bu dinin müntesibi olan bizler her namaz öncesi abdest ile maddi ve manevi olarak temizleniyoruz. Gerek yemek öncesi ve sonrası gerekse tuvalet sonrasında yapılan temizlik İslam kültürünün en belirgin özelliği olarak göze çarpmaktadır. Bugün bunun daha iyi anlaşıldığı kanaatindeyiz." ifadelerini kullandı.

Dünyada İslam'ın temizlik noktasında rol model olduğunu kaydeden Koç, "Temizliğin önemini ve gerekliliğini, Kur'an ile Hz. Peygamber'in hadisleri ve örnek yaşantısında görmekteyiz. İslam dini, imani ve ahlaki yönden manevi temizliği; ibadet noktasında maddi temizliği bir ön şart olarak kabul etmektedir. Bu açıdan İslam dini, dünyaya temizlik kültüründe rol modeldir. İslam dini, Müslümanların sağlıklı ve güvenli bir toplum oluşturması için başta beden, elbise ve çevre temizliğini dini mükellefiyet kapsamında ele almış, Müslümanlara bu hususta bir takım vazife ve sorumluluklar yüklemiştir." şeklinde konuştu.

İslam'ın temizliğe verdiği öneme değinen Koç, "Kur'an'da gökten temiz su indirildiği, elbisenin temiz tutulması gerektiği, temizlenen kişilerin övüldüğü, Mescid-i Haramı orada ibadet edecek kimseler için temiz tutmaları konusunda Hz. İbrahim ile oğlu İsmail'den söz alındığı geçmektedir. Aynı şekilde Hz. Peygamber'in temizliğin imanın yarısı olduğunu söylemesi ve namazın anahtarının temizlik olduğunu vurgulaması, ağız sağlığı yani dişlerin arasında kalan yemek artıklarının bakteri ve mikrop üretmesi karşısında diş bakımına özel bir önem vermesi, İslam dininin temizliğe verdiği değeri göstermektedir. Bu bağlamda Kur'an ve Sünnetten hareketle ameli davranışlarımızda başvurduğumuz fıkıh eserlerinin ilk bölümlerinin taharet adı altında temizliğe ayrılması, müntesibi olduğumuz dinimizin temizliğe verdiği kıymeti göstermesi bakımından önemlidir." dedi.

"Kendi ellerinizle kendinizi tehlikeye atmayınız"

Ekrem Koç sözlerini şöyle sürdürdü:

"Tıp ilmi alanında uzman olan İslam alimleri genellikle tıp ilmini nazarî ve amelî olmak üzere iki kısma ayırırlar. Aynı şekilde ameli tıp da 'koruyucu hekimlik/hıfzıssıhha' ve 'teşhis-tedavi' şeklinde ikiye ayrılır. Sağlıklı insanın hasta olmaması ve sağlığını koruması için gereken tedbirler hıfzıssıhha, hasta olduktan sonra onu tekrar sağlığına kavuşturmak için yapılması gerekenler teşhis ve tedavi olarak isimlendirilir. Bakınız bugünlerde dünya, Corona virüsü olarak ortaya çıkan bir musibet ile karşı karşıya.  Kur'an'ın, "Kendi ellerinizle kendinizi tehlikeye atmayınız" ayetine baktığımızda bize bu konuda yol gösterdiğini görmekteyiz. Zira ayetin mesajlarından birisini de sağlık-sıhhat şartlarının sağlanması olarak anlayabiliriz. Birçok hastalığın nedenleri arasında sağlıksız beslenmeyi, israf/fazla miktarda yeme veya vücuda zarar veren şeyleri yiyip içmeyi bunların yanında sağlık-sıhhat konusunda alınması gereken tedbirleri almamayı sayabiliriz. Hz. Peygamber'in de bulaşıcı hastalıkların yayılmasını önlemek için birtakım tedbirler aldığını ve ümmeti için uyarılarda bulunduğuna şahit olmaktayız. Bu konu özelinde Hz. Peygamber'in bir yerde veba çıktığını duyanların oraya girmemeleri, bulundukları yerde ortaya çıkması durumunda ise oradan ayrılmamaları (karantina) şeklindeki emrinin günümüze de ışık tuttuğu kanaatindeyiz."

Ekrem Koç, "Bu konuda bir hatırlatma yapmayı da kendime vazife bilirim. Sağlık Bakanlığı gibi devletimizin yetkili organlarından gelen haberlerle hareket ederek toplumda bir fitne ve infiale yol açmamaya çalışmak da çok büyük önem arz etmektedir. Allah, bu musibette ülkemizin ve tüm insanların yardımcısı olsun. Allah, yetkililerimiz ve halkımızla birlikte en kısa zamanda bu musibeti atlatmayı nasip etsin, hastalarımıza da acil şifalar versin." ifadelerini kullandı. (İLKHA)







Bu haberler de ilginizi çekebilir