Adanalı öğretmen, sedef parçalarından Mescid-i Nebi maketini yaptı
Adana'nın Çukurova ilçesindeki Selahattin Eyyubi İmam-Hatip Orta Okulu'nda Görsel Sanatlar Öğretmeni olan Mesut Dikel (54), yaptığı maketlerle dikkat çekiyor.
Okyanusa kıyısı olan ülkelerden bulunan ve inci kabuğunun iztirgesinin dış kabuğu olan sedef parçalarından oluşan 28 binden fazla parça ile Mescid-i Nebi maketini yapan Dikel, daha önce de Hazreti Süleyman (Aleyhisselam) Camisinin ve Kâbe-i Muazzama'nın maketini de yaptığını ifade etti.
İstek doğrultusunda 9 ay önce çizimlerine başladığını söyleyen Dikel, "Yaptığım araştırmalara göre bu çalışmam tarihte bir ilktir. Mescid-i Nebi'nin bugünkü modern halini değil de yaklaşık 1950'li yıllarını örnek aldım." dedi.
"Abdestim olmadan hiç dokunmadım"
Tüm parçalarını kendi elleri ile kesip oluşturduğunu da vurgulayan Dikel, "Efendimizin istirahatgâhını yapmak benim için çok özel. 28 bin küsur parça var ve her parça elimden çıktı. Kubbelerde beyaz altın kullandım. Sütunlarda 22 ayar transfer altın kullandım. Abdestim olmadan hiç dokunmadım. Rabbimin bana bahşettiği ilimle beraber yüzümün akıyla çok şükür altından kalktım. Bundan sonraki hedefim ise Kubbet-üs Sahra ve Mescid-i Aksa'yı da yapmaktır." diye konuştu.
Maketi yaparken ölçülerini ve kubbe sayılarını İslami önemi olan sayılara eşitlediğini ifade eden Dikel, "Uzunluk 64 cm, bunu yaparken Efendimizin (Sallallahu Aleyhi Vesellem) vefat yılını baz aldım. Eni 40 cm, bundan da Efendimizin, Peygamberlik yaşını örnek aldım. Kubbe sayılarını da 33 tane olarak yaptım. Benim gözümde bu eser, mücevherden farksız. Bir daha yapıp yapmamak nasip olur mu bilmiyorum." ifadelerini kullandı.
"On binlerce yıl sağlam bir şekilde durabilir"
Eserini yaparken 33 bin parçadan, 28 bin küsur parçayı kullanabildiğini açıklayan Dikel, "Bir minare benim bir ayımı, ikinci minare on beş günümü, kubbe ise iki buçuk ayımı aldı. Bu eseri yakmadıkları sürece on binlerce yıl sağlam bir şekilde durabilir, bu konuda garanti veriyorum." dedi.
Eskilerin iki namaz arasının abdestsiz geçirilmemesi gerektiğini tavsiye ettiklerini anımsatan Dikel, "Anne ve babam, abdestsiz evden çıkmamamı ve yine abdestsiz eve girmememi tembihlerdi. Madem abdest bu kadar önemli, işlerimize de abdestsiz başlamamamız gerekir diye düşünüyorum." şeklinde konuştu. (İLKHA)