Cuma Hutbesi: Tedbir mü'minden takdir Allah’tandır
Tüm camilerde irad edilen cuma hutbesinde, Corona virüs hastalığına dikkat çekilerek, Müslümanların tedbiri elden bırakmaması ve bu salgından korunmak için de beden, kıyafet, yiyecek ve çevre temizliğine önem vermesi gerektiğine vurgu yapıldı.
Tüm Türkiye’de cuma namazını eda etmek için Müslümanlar camilere akın ederken, bu hafta hutbede Diyanet İşleri Başkanlığınca gönderilen " Tedbir mü'minden Takdir Allah’tandır" temalı hutbe irad edildi.
Batman Merkez Ulu Camii İmam Hatibi Abdullah Sav, irad ettiği hutbede, Corona virüsüne karşı temizliğe dikkat çekti.
En hafifinden en ağırına kadar hastalığın dünya imtihanlarından biri olduğunu belirten Sav, “Tarih boyunca pek çok hastalık Allah’ın yardımı ve insanların gayretli araştırmaları ile tedavi edilmiştir. Bugün dünyanın dört bir köşesine yayılan Corona virüsün de inşallah şifası bulunacaktır. Nitekim Resûl-i Ekrem’in buyurduğu gibi ‘Allah, indirdiği her hastalığın muhakkak şifasını da vermiştir.’ Bizlere düşen ise hastalığa yakalanmamak için tedbiri elden bırakmamaktır. Bu salgından korunmak için öncelikle beden, kıyafet, yiyecek ve çevre temizliğine dikkat edelim. Bulunduğumuz ortamı sık sık havalandıralım. Öksürdüğümüz ya da hapşırdığımız zaman tek kullanımlık mendillerle veya dirseğimizin iç kısmıyla ağzımızı kapatalım.” dedi.
“Tesbihatımızı şahsi tespihimizle eda edelim”
Kalabalık ortamlardan uzak durmaya gayret gösterilmesi gerektiğini söyleyen Sav, konuşmasına şöyle devam etti:
“Özellikle lavabo, abdesthane, kapı kolu ve masa üstleri gibi el temasının yoğun olduğu alanları temiz tutalım. Ellerimizi her zamankinden daha fazla sabunla ve ovalayarak yıkayalım. Kirli ellerimizle ağzımıza, burnumuza ve gözümüze dokunmayalım. Camilerimizde ortak tespihleri kullanmak yerine parmaklarımızla ya da şahsi tespihimizle tesbihatımızı eda edelim. Şayet yurt dışı seyahatinden dönmüşsek, on dört gün boyunca evimizden dışarı çıkmamaya özen gösterelim. Umre ziyaretinden dönenlerin de bu hususa dikkat etmesini ve ziyaretçi kabul etmemesini sağlayalım.”
“Musafaha uygulamasına ara verelim”
Bir müddet musafahaya ara verilmesi gerektiğini vurgulayan Sav, “Bizler samimi ve sıcakkanlı bir milletiz. Dost ve arkadaşlarımızla musafaha eder, tokalaşır ve kucaklaşırız. Elbette bu davranışlar çok güzel ve değerlidir. Ancak bulaşıcı hastalıkların yaygın olduğu bu dönemde böyle uygulamalara ara vermek sorumluluğun ve tedbirin gereğidir. Bilhassa camilerimizde yaygın olan namaz sonrası musafaha uygulamasına ara verelim. Tokalaşmadan belli bir mesafeden birbirimize gönül selamı vererek hal hatır soralım. Belli bir yaşın üzerinde olanlar Corona virüsten daha fazla etkilenmekte ve risk grubunda yer almaktadır. Dolayısıyla bugünlerde yaşlılarımız evlerinde istirahat etmeli ve kalabalık ortamlardan uzak durmalıdır.” diye konuştu.
“Hem kendi sağlığımızı hem de çevremizdekileri korumak için tedbirli davranalım”
Sağlığın Rabb'imizin bize emaneti olduğuna işaret eden Sav, “Mü'mine düşen, bu emanete sahip çıkmak, onu korumak için gayret göstermektir. Bu sayede Allah’ın yardımıyla huzura kavuşuruz. Dertlerimize deva, hastalıklarımıza şifa buluruz. Nitekim Kur’an-ı Kerim’de Hazreti İbrahim Rabbimizi şöyle anlatır; ‘O, beni yaratan ve bana doğru yolu gösterendir. O, beni yediren ve içirendir. Hastalandığımda bana şifa veren O’dur. Beni öldürecek ve sonra diriltecek olan da yine O’dur.’ Öyleyse yaşadığımız salgın hastalık karşısında hem kendi sağlığımızı hem de çevremizdekileri korumak için tedbirli davranalım. Aksi halde kendi sağlığımız yanında başkalarının sağlığını da tehlikeye atacağımızı, bunun da kul hakkı olacağını unutmayalım. Elbette Rabbimizin bir takdiri vardır. Mü'mine düşen ise tedbir almaktır. Mümin her haliyle mutedil ve dengelidir. Meseleyi hafife almadan, abartıp paniğe kapılmadan, soğukkanlılıkla, aklımızı ve bilgimizi kullanarak bu salgınla mücadele etmek hepimizin vazifesidir.” ifadelerini kullandı. (İLKHA)