Siirt'te baraj suyu altında kalan köy sakinleri yetkililere seslendi
Siirt’te Ilısu Barajı yapımı nedeniyle sular altında kalan Demirkaya köyü Akarsu mezrası sakinleri, mağduriyetlerinin giderilmesini istediler.
Kentin ekonomisine ve turizmine katkı sağlayacak Ilısu Barajı'nın yapımı nedeniyle sular altında kalan Akarsu mezrası sakinleri, tahsis edilen yeni yerleşim alanın altyapı, su ve elektrik sorunları nedeniyle evlerini yapamadıklarını ve çadırda yaşamak zorunda kaldıklarını söylediler.
Köy sakinleri, köyleri için ayrılan yerleşim alanının 2019 yılının aralık ayında ihaleyi alan müteahhit tarafından teslim edilmesi gerektiğini ancak denetim olmadığı için herhangi bir çalışma yapılmadığını ve mağdur edildiklerini söylediler.
"Göçebe bir hayat yaşamaya mecbur bırakıldık"
Demirkaya köyü sakinlerinde Mehmet Yıldız mağduriyetlerini şöyle anlattı: "Barajı yapıldığından beri köyümüz ve yollarımız su altında kaldı. Bizde mecburen hayvanlarımızı ve alabildiğimiz kadar eşyalarımızı alıp bize tahsis edilen alana yerleşmek zorunda kaldık. Ancak elektrik, su ve altyapı olmadığı için göçebe bir hayat yaşamaya mecbur kaldık, aksi takdirde her şeyimiz telef olacaktı. 4 aile çadırlarda yaşıyor, 2 aile ise inşaata başlamış durumundalar. Yetkililer bizim mal varlığımızı kamulaştırdı. Çevre ve Şehircilik İI Müdürlüğü, arsaları parsellere bölüp müteahhitlere verdiler. Müteahhitler, Aralık 2019’da su, elektrik ve alt yapıları tamamlayıp alanı bize vermeleri gerekiyordu, bu şekilde bizler de inşaatlarımıza başlayacaktık. Ama 4 aydır ne elektrik ne su ne de herhangi bir alt yapımız var. Kendi imkânlarımızla geçinmeye çalışıyoruz. Devletimizden en kısa zamanda bize yardımcı olmasını istiyoruz."
"Çocuklarım derse yetişmekte zorluk çekiyor"
Dedesinin, babasının ve kendisinin doğup büyüdüğü köyün sular altında kaldığını belirten Mehmet Şakir Tuncay, ılısı su barajı yüzünden hallerinin perişan olduğunu ve kimseden destek almadıklarını ileri sürdü.
Tuncay, "Devletten bu işe el atmasını istiyoruz. Bayındırlığa gidip şikâyette bulundum. Bana 'en yakın zamanda gereken işlemlere başlayacağız' dediler ama hâlâ hiçbir şey düzelmedi. Siirt merkeze gitmek için Eruh'a oradan merkeze gidiyoruz normalde merkez ile Demirkaya köyü arası 18 kilometre 40-45 dakika iken şu anda ise 85 kilometre 4-5 saatte ancak gidip gelebiliyoruz. Çocuklarım derse yetişmekte zorluk çekiyorlar. Liseye giden 2 çocuğumun hocaları böyle geç kalmaları durumunda çocuklarımı okuldan atma kararı aldıklarını söylediler." dedi.
"Devlet vatandaşına hizmet için vardır"
Ilısu Barajı'ndan dolayı oluşan mağduriyetleri incelemek üzere Demirkapı köyü Akarsu mezrasına geldiklerini belirten HÜDA PAR Siirt İl Başkanı Abdulhakim Tekin, kurumdaki aksaklıklar nedeniyle mağduriyetlerin yaşandığını ifade etti.
Tekin, "Ilısu Barajı yapıldıktan sonra su altında kalan köylerde bir mağduriyet oluşmuş. Normalde devlet bir yatırım yaparken vatandaşın faydası gözetler. Kurumlardaki aksaklıklardan dolayı mağduriyetler yaşanmış. Devlet, vatandaşına daha iyi şartlarda, bir yerleşim yeri sağlamak birincil ihtiyaçlarını gidermek zorundadır. Devlet vatandaşına hizmet için vardır. Köylülere yeni yerleşim birimi kurulmadığı gibi alt yapı oluşturulmamış ve belki olmazsa olmaz dediğimiz gereksinimleri olan elektrik, su, yol bunlardan hiçbiri yapılmamış." dedi.
"En büyük sıkıntı devletin kendi denetimini yapmamasıdır"
18 hanenin gelip yerleşeceği, yaşayacağı bir yeri köylülerin kendi imkânları ile yapmaya çalıştıklarına dikkat çeken Tekin, devletin vatandaşını yalnız bırakamaması gerektiğinin altını çizdi.
Yerleşim yeri haricinde acil olarak Siirt ile köy arasında bir köprünün de yapılması gerektiğine dikkat çeken Tekin, "Bu köprünün yapılması lazım. Bugün Karadeniz'in çok engebeli yerlerine gittiğinizde orda yapılan otoyollar, tüneller görüyoruz. Burası coğrafi olarak çok daha müsait iken ve daha az masrafla yapılabilecekken maalesef yapılamamış, köprü ihtiyacı giderilmemiş ve köylüler kendi arabalarıyla, traktörleriyle baraja kadar gitmeye çalışıyorlar. Oradan da fahiş vapur fiyatıyla karşıya geçiyor ve yine fahiş fiyatla karşıdan dönüyorlar. Bu da köylüye ekstra bir mağduriyet olarak dönüyor. Devlet denetimi yapmak zorundadır. Benim gördüğüm en büyük sıkıntı devletin kendi denetimini yapmamasıdır. Devlet bir an önce buradaki yerleşim yerini halletmeli, bir an önce elektrik ve suyun getirilmesi lazım." şeklinde konuştu. (İLKHA)