• DOLAR 34.944
  • EURO 36.745
  • ALTIN 2979.98
  • ...
Moritanyalı düşünür, Siyaset Bilimci Dr. Muhammed Muhtar Eş-Şankiti: Köle Ruhlular Kudüs Mücadelesi Yürütemez
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

DIŞ HABERLER SERVİSİ 

Kudüs esir, Kudüs mazlum, Kudüs Selahaddin’i, Nureddin’i, Fatih’i beklemekte… Selahaddin olabilmek için önce özgür olmak lazım.

Evanjelist siyonistlerin, yüzyılı aşkın bir süredir işgal ettikleri Filistin topraklarını işbirlikçi bazı Arap yöneticilerin desteğiyle “Yüzyılın anlaşması” safsatasıyla taçlandırma girişimleri sürerken, Filistin’in dört bir yanında ise siyonist zulüm devam ediyor. Kudüs’ün özgürlüğünün nasıl mümkün hale gelebileceğine dair konuştuğumuz Moritanyalı düşünür, Fıkıh ve Siyaset Bilimci Dr. Muhammed Muhtar Eş-Şankiti, gazetemize önemli değerlendirmelerde bulundu.

“Halklar zorba ve baskı yönetimlerinden kurtulamadıkları sürece Filistin özgürlüğüne kavuşamayacaktır” diyen Şankiti, “Bizler işgal rejimine karşı köleleşmiş halklar ile karşı koyamayız. israil ile mücadele halklar özgürleştiği zaman başlayacaktır. Özgürlük elde edilmeden ne israil ne Amerika ne de diğer işgalci ülkeler ile mücadele etmek mümkün değildir.” dedi. “Kudüs mücadelesi Kudüs’ten değil Kahire, Dımaşk, Riyad ve Ebu Dabi’den başlar” diyen Şankiti, “Başlatılan mücadele bu şehirlerde başarıya ulaştığı an Kudüs’te de gerçek mücadele başlayacaktır. Bu yüzden önceliklerimizi bilip onlardan başlamamız gerekmektedir.” İfadelerini kullandı.

YÜZYILIN İHANETİ BAŞARIYA ULAŞAMAYACAKTIR

“Yüzyılın Anlaşması” olarak isimlendirilen yüzyılın ihaneti planının, uzun vadede başarıya ulaşamayacağını söyleyen Şankiti, “Şu an tüm İslam Âlemi, kendi özel sıkıntılarıyla meşgul olmuşken Amerika ve israil bunu bir fırsat olarak görmüş ve ellerine geçen bu fırsatı değerlendirmişlerdir. Bu ülkelerin şu an savaş ve sıkıntı ortamında yaşadıklarını gören Siyonistler ve yardımcıları bu ortamdan istifade ederek Filistin meselesini sonlandırmak istediler, ancak bunu başarmaları mümkün değildir. Çünkü Filistin halkı dimdik karşılarındadır ve diğer halklar da özgürlükleri için mücadele etmekteler.” ifadelerini kullandı.

HALKLAR, ZORBA VE BASKI YÖNETİMLERİNDEN KURTULMAZSA FİLİSTİN ÖZGÜRLÜĞÜNE KAVUŞAMAZ

Şankiti, “Şunu bilmek gerekir ki halklar zorba ve baskı yönetimlerinden kurtulamadıkları sürece Filistin özgürlüğüne kavuşamayacaktır. israil’in en büyük savunucuları ve koruyucuları bu zorba yönetimlerdir. Bundan dolayı israil yönetimi devamlı olarak devrim karşıtları ile anlaşma içinde olmuş ve aynı şekilde Amerika’nın da bu devrim karşıtları ile hareket etmesini sağlamıştır. Bundan dolayı ben Filistin’i özgürleştirme mücadelesinin öncelikle vatanları zorba yönetimlerden özgürleştirme mücadelesi ile başlaması gerektiği kanaatindeyim.” dedi.

İşgal rejiminin stratejik bölge olarak isimlendirdiği Mısır, Suriye ve Irak gibi halkların, halka özgü hür bir iradeye sahip olduklarında Filistin’i özgürleştirme döneminin başlayacağını belirten Şankiti, “Ancak bu zorba yönetimler var olduğu müddetçe durumlar bu şekilde kalmaya devam edecektir. Ne Filistin özgürleşecek ne de onlar bu meseleyi kazanabileceklerdir. Bu durum, bölgesel olarak gerçek bir siyasi çözüm bulunana kadar bu şekilde karmaşık kalacaktır.” şeklinde konuştu.

SİYONİST UŞAĞI DEVLETLER HİÇBİR ŞEKİLDE HALKLARINI TEMSİL ETMEMEKTEDİRLER

Öte yandan Siyonist ve yardımcılarının bu küstah girişimlerinde onlara destek çıkan bazı Arap ülkelerine de değinen Şankiti, “Şunu bilmek gerekir ki bu ülkelerin liderleri, hiçbir şekilde halklarını temsil etmemektedirler. Bu liderler özellikle Amerika ve yandaşlarının maslahatlarını temsil etmekteler. Arap ve İslam halkları, Kudüs’ü ve Aksa’yı özgürleştirmek istiyorlarsa öncelikle kendilerini bu liderlerinden özgürleştirmeliler ve gerçek mücadele de budur.” dedi.

“KUDÜS MÜCADELESİ KUDÜS’TEN DEĞİL KAHİRE, DIMEŞK, RİYAD’DAN BAŞLAR.”

“Kudüs mücadelesi Kudüs’ten değil Kahire, Dımaşk, Riyad ve Ebu Dabi’den başlar” diyen Şankiti, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Başlatılan mücadele bu şehirlerde başarıya ulaştığı an Kudüs’te de gerçek mücadele başlayacaktır. Bu yüzden önceliklerimizi bilip onlardan başlamamız gerekmektedir. İslam özcesi eski Arap hikâyelerinde, şair olan ‘Anter ibn Haddad hakkında anlatıldığına göre, ‘Anter ibn Haddad’ın annesi bir köle idi ve kendisi de siyah tenli birisi idi. Hür olan babası ‘Anter ibn Haddad’ı kendi oğlu olarak kabul etmedi ve hür olması gerekirken kendisini bir köle olarak kabul etti. Bir müddet sonra başka bir kabilenin saldırısına maruz kalınca, babası: ‘Anter ibn Haddad’a “Saldır ve bizi koru” dedi, ancak ‘Anter ibn Haddad babasına: “köleler ne saldırmayı ne de kaçmayı bilir” dedi. Babası bunun üzerine: “saldır ve özgür ol” deyince, ‘Anter ibn Haddad silahını alıp saldırdı ve düşmanı hezimete uğrattı ve babası onu oğlu olarak kabul etti. Bu hikâyeden de anlaşıldığı gibi bir köle başkası için mücadele edemez ve savaşa giremez. Bizler israil’e karşı köleleşmiş halklar ile karşı koyamayız. israil ile mücadele halklar özgürleştiği zaman başlayacaktır. Ancak bundan önce ne İsrail ne Amerika ne de diğer işgalci ülkeler ile mücadele etmek mümkün değildir.”

MUHAMMED MUHTAR EŞ-ŞANKİTİ KİMDİR?

Dr. Muhammed Muhtar Eş-Şankiti, 1968 yılında Moritanya'da dünyaya geldi. 1981 yılında Kur'an-ı Kerim ezberini tamamlayarak icazet alan Şankiti, küçük yaştan itibaren Moritanya'nın tanınmış âlimlerinden fıkıh, fıkıh usulü ve nahiv gibi dersler aldı. 1989 yılında Şeriat Fakültesi'nden mezun oldu. Uzmanlık alanı olarak Fıkıh ve Fıkıh Usulü'nü seçmişti. 1994'te başka bir fakülteden Arapça-Fransızca-İngilizce tercüme diploması sahibi oldu. Amerika'nın Alabama eyaletindeki Güney Kolombiya Üniversitesi'nde iş idaresi üzerine yüksek lisans yaptı. Teksas Tech Üniversitesi'nde doktora programını tamamlayan Şankiti, "Haçlı Savaşları'nın Sünni-Şii İlişkileri Üzerindeki Etkisi" konulu doktora tezini bitirdi.

Katar'ın başkenti Doha'da Katar Eğitim ve Öğretim Kurumu'na bağlı İslami Araştırmalar Fakültesi'nde araştırma koordinatörü olarak çalışmakta olan yazar, uzmanlık alanı fıkıh ve siyaset olmasına rağmen aynı zamanda iyi bir şairdir ve İslam edebiyatıyla da yakından ilgilidir. 1997-1998 yıllarında Yemen'in başkenti Sana'daki İman Üniversitesi'nde tefsir ve nahiv dersleri verdi. Aynı dönemde Yemen Stratejik Araştırmalar Merkezi'nde araştırma görevlisi olarak çalıştı. Şankıti El Cezire Araştırmalar Merkezi başta olmak üzere birçok araştırma merkezinde danışmanlık yapmaktadır. Yazarın bugüne kadar birçok kitabı yayınlanmıştır.

Bu haberler de ilginizi çekebilir