Yıllarca (Gogwêrin) köyünde 10 Mart 1994 yılında PKK tarafından yola döşenen mayın, Ramazan ayının, Kadir Gecesi'nin sabahında Diyarbakır'a bayram alışverişine giden köy servisinin geçişi sırasında infilak etmiş 2'si çocuk 11 kişi şehit olmuş, 40 kişi de yaralanmıştı.

Şehitler Kervanı Platformu tarafından Karacadağ şehidlerini anma programı düzenlendi. Programa katılan ve patlama anının şahitleri duygularını paylaştı.

Midibüsün şoförü olduğunu belirten Sinan Kaya, "Karacadağ’da mayın patlaması sonucu şehitlerimizin olduğu olayda şoför bendim. Bayram hazırlığı için Diyarbakır’a gidiyorduk. Köyde o zamanlarda tek bir araba olduğu için yolcu sayısı fazlaydı. Tek bir sefer ile bütün yolcuları Diyarbakır’a götüremezdim. Yolculara birkaç sefer yapacağımı söyleyerek ilk seferimi yapmak üzere yola çıktım. Yolculuk esnasında şehitleri hatırlatan ve anlatan müzikler eşliğinde ilerliyorduk. Araba ilerlerken büyük bir patlama oldu. PKK tarafından daha önce yola döşenen mayına bastık ve büyük bir patlama oldu, ne olduğunu anlamadım. Gözlerimi açtığımda hastanedeydim. Bu hain saldırıda 11 arkadaşımızı şehit verdik. Geriye kalanların hepsi de yaralandı. Bende ayağımdan gazi oldum." ifadelerini kullandı.

Mayın patlaması olayında arabada ağır yaralı olarak kurtulduğunu belirten Seyithan Akman, "Karacadağ'da 1994 yılında meydana gelen mayın patlaması Ramazan ayında ve Kadir Gecesinde gerçekleşti. Bu alanda birbirine yakın olan 4 köyün yolcuları olarak tek bir arabada yolculuk yapıyorduk. Diyarbakır'a giderken 3 yol civarında Ovabağı Caddesi üzerinde mayın patladı. Arabamız üzerine patlayan mayın sonucu burada bulunan 11 kardeşimiz şehit oldu. Ben ve birkaç arkadaşım ağır yaralı olarak kurtulduk." dedi.

Akman, "Bizler Müslümanlar olarak küfre karşı sürekli mücadele içinde olmalıyız. Şehitlerimizi hiçbir zaman unutmayıp Allah dini için her daim çalışmalıyız. PKK gibi hain terör örgütleri ile de biz Müslümanlar olarak elhamdülillah sürekli mücadele içindeyiz." şeklinde konuştu.

"İslami çalışmalarımızı her daim sürdürmeliyiz"

Mahmut Dülger de duygularını şöyle paylaştı: "Müslümanlar olarak bizler sürekli gayret etmeliyiz. Küfrün ve nifak tohumların karşısında bizlerin sürekli okumamız gerekiyor. İslami çalışmalarımızı her daim sürdürmeliyiz. Peygamber efendimizin hayatını kendimize şiar edinip ahiretimiz için mücadele etmeliyiz. Karacadağ’da da şehit olan bu mücahitler de küfre karşı verdikleri mücadeleden dolayı şehadet mertebesine eriştiler."

"Benim oğlum da patlamada şehit oldu"

Oğlunun 1994 yılında Karacadağ'da meydana gelen hain saldırıda şehit olduğunu söyleyen Mehidiye Dağtekin, "Benim oğlum da Karacadağ bölgesinde mayın patlaması sonucu şehit oldu. Oğlum ile birlikte 11 cengâver şehit oldu. Bizler bu şehitlerimizin gittiği yolu takip edip kafirlere ve küfre karşı mücadele etmeliyiz. Kur'an-ı Kerim ve sünneti hayatımızdan hiçbir zaman çıkarmamalıyız." dedi.

PKK zulmünden dolayı göç etmek zorunda kaldıklarını söyleyen Şahide Dağtekin, "PKK terör örgütü 90'lı yıllarda evimizi silahlarla tarıyordu. Bu zulümlerden dolayı bütün naile fertleri olarak adres değişikliği yapmaz zorunda kalıp Diyarbakır merkeze yerleştik. Daha sonra benim bir oğlum burada yaşamına devam etti. Kadir Gecesinde yaşanan bu hain saldırıda oğlum ile beraber 11 köylümüz şehadet şerbetini içti. Allah'ın izni ile şehadete ulaşan kardeşlerimizin kanları yerde kalmadı. Kat be kat bedelini ödediler." ifadelerini kullandı.

Karacadağ Şehitleri için sürekli dua ettiğini söyleyen Meryem Kaya, "Buraya her yıl şehitlerimize dua okumak için geliyorum. Rabbim inşallah şehitlerimizi cennetine koyar diye sürekli dua ediyorum. Ayrıca şehitlerimiz için evde namaz kılarken de dua okuyorum." dedi. (İLKHA)