Washington Üniversitesi Öğrenme ve Beyin Araştırmaları Enstitüsü’nden Patricia Kuhl, “Bebeğin zihnini etkilemede anne önceliğe sahip” diyor. Araştırmanın eş-yazarı Kuhl, “Konuşmasındaki sesli harfler, en yüksek çıkıyor. Bebek de onlara kitleniyor” diye ekliyor.

Daha önceki araştırmalarda bebeğin doğduğu andan itibaren öğrenmeye ve dilleri ayırmayı başladığını gösterilmişti. Ancak öğrenmenin rahimde başladığına dair bir kanıt bu araştırmaya kadar yoktu.

Araştırmanın baş-yazarı ve Washington Tacoma Pacific Lutheran Üniversitesi’nde Psikoloji Profesörü Christine Moon, “Bu fetüslerin annesinin dilini ve seslerini doğumdan önce öğrenmeye başladığını gösteren ilk araştırma. Öğrenmenin başlangıcını hamileliğin 6’ncı ayına çekiyor” diyor.

Araştırma kız ve erkek karışık 40 bebek arasında İsveç ve ABD’de yapılmış. Doğumlarından sadece 30 saat sonra yapılan araştırmada bebeklerin seslere olan tepkileri ölçülmüş. Tanıdık ve yabancı seslere verdikleri tepkiler, bilgisayara bağlı bir emzik vasıtasıyla incelenmiş.

Bebeğin emziği uzun ya da kısa emmesi öğrenme için bir kanıt sayılır. Her iki ülkede de bebekler yabancı dil duyduklarında emziği daha uzun emmişler.

Araştırmacılara göre bebekler en iyi öğrenciler. Bebeklerin bilgiyi bir sünger gibi emme mekanizmaları başta eğitim olmak üzere her bilim dalına ışık tutabilir. Kuhl, “Bebeklerde olup da yetişkinlerinde olmayan o sihri öğrenmek istiyoruz. Bu ilk öğrenme merakını heba edemeyiz”.

Timetürk