Eğitimciler Kravat Yakarak Yönetmeliği Protesto Etti
Eğitim Bir Sen Batman Şubesi, "Başörtüsüne özgürlük ve erkek öğretmenlere kıyafet serbestliği" için basın açıklaması yaptı. Eğitimciler, yönetmeliği protesto etmek için kravatlarını yakarak derslere serbest kıyafetlerle girdiler.
BATMAN- Eğitim Bir Sen, kılık kıyafet yönetmeliğini protesto emek için 81 il merkezinde basın açıklaması düzenledi. Eğitim Bir Sen Batman Şubesi üyeleri, saat12.45`te Milli Eğitim Müdürlüğü önünde kravat yakarak derslere serbest kıyafetle girdiler.
Eğitim Bir Sen adına basın açıklamasını okuyan Basın Yayın Sekreteri Aydın Mutlu, " `Devlet memurları, kanun, tüzük ve yönetmeliklerin öngördüğü kılık ve kıyafet kurallarına uymak mecburiyetindedirler` hükmünden hareketle hazırlanmış olan Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Çalışan Personelin Kılık ve Kıyafetine Dair Yönetmelik`teki akla zarar kurallar durmakta, devlet memurlarına adeta üniformalı asker muamelesi yapılmaktadır" dedi.
Mutlu, basın açıklamasında, ense tıraşı, sakal, favori, bıyık, tırnak uzunluğu ile ilgilenen, çalışanların kot ve benzeri pantolon giyemeyeceği hükmünü içeren, inancı gereği başını örtme ihtiyacı duyan ve tercihinden dolayı saygı duyulması gereken kadın çalışanlara başörtüsü yasağı getiren darbe döneminin ürününü ve çağdışı yönetmeliği tanımadıklarını haykırmak için toplandıklarını belirtti.
İmam Hatip Okullarında bütün derslerde, diğer okullarda sadece Kur`an-ı Kerim dersinde başörtüsü serbestisi içerecek şekilde serbest kıyafet hakkı tanındığını hatırlatan Mutlu, eğitim çalışanlarının saçıyla, bıyığıyla, ense tıraşıyla, favorisiyle, pantolonunun kumaşıyla ilgilenilmesini kesinlikle doğru bulmadıklarını söyledi.
Devlet Büyük Şiddeti, Başörtüsü Yasağıyla Kadınlara Uygulamaktadır
Türkiye`de kadınlara, 1930 yılında seçme, 1934 yılında seçilme hakkının verildiğini hatırlatan Mutlu, 2013 yılında ise kadınların hala ne giyeceklerine karar verme haklarının olmadığına dikkat çekerek, "Şiddetle mücadele konusunda kampanyalar başlatan devlet, ne yazık ki en büyük şiddeti, başörtüsü yasağıyla kadınlara kendisi uygulamaktadır. Başarıyı, gelişmeyi ve değişimi zihinsel bir süreç olmaktan ziyade dış görünüşe endeksleyen bu çarpık bakış açısının tedavülden kalkma zamanı gelmiş ve geçmektedir" dedi.
Türkiye`de kadınlara, 1930 yılında seçme, 1934 yılında seçilme hakkının verildiğini hatırlatan Mutlu, 2013 yılında ise kadınların hala ne giyeceklerine karar verme haklarının olmadığına dikkat çekerek, "Şiddetle mücadele konusunda kampanyalar başlatan devlet, ne yazık ki en büyük şiddeti, başörtüsü yasağıyla kadınlara kendisi uygulamaktadır. Başarıyı, gelişmeyi ve değişimi zihinsel bir süreç olmaktan ziyade dış görünüşe endeksleyen bu çarpık bakış açısının tedavülden kalkma zamanı gelmiş ve geçmektedir" dedi.
Darbe dönemlerinin dayatması olan kamu çalışanlarına kılık ve kıyafet zorunluluğunun insan tabiatına aykırı olduğunu belirten Mutlu, Yönetmeliğin, resmettiği hükümlerin, anlamsızlığı itibarıyla şu an zaten çoğunlukla uygulanmadığını söyledi.
Devletin vatandaşıyla, halkın inançlarıyla kavga etmeyi artık bir kenara bırakması gerektiğini dile getiren Mutlu, devletin insanlarını tanımlamayı değil, tanımayı seçmelidir diyerek, "Olağanüstü dönemlerin oluşturduğu psikolojik baskılardan ve bıraktığı tortulardan bir an önce kurtulmak istiyoruz" açıklamasında bulundu.
İktidar, Halkı Özgürleştirecek Adımlar Atmalıdır
Mutlu, kimsenin kendisine verilmeyen yetkiyi kullanmaya kalkmaması gerektiğini vurgulayarak, "Halk, despotlaşan yönetimlerin insan hak ve özgürlüklerini hiçe sayan yaptırımlarını ortadan kaldırsın diye demokratik hakkını kullanmış ve mevcut iktidarı iş başına getirmiştir. İktidar kendisinden beklenileni yerine getirmeli ve yasakları meşrulaştıracak adımlar yerine halkı özgürleştirecek adımlar atmalıdır" şeklinde açıklamasını sürdürdü.
Mutlu, kimsenin kendisine verilmeyen yetkiyi kullanmaya kalkmaması gerektiğini vurgulayarak, "Halk, despotlaşan yönetimlerin insan hak ve özgürlüklerini hiçe sayan yaptırımlarını ortadan kaldırsın diye demokratik hakkını kullanmış ve mevcut iktidarı iş başına getirmiştir. İktidar kendisinden beklenileni yerine getirmeli ve yasakları meşrulaştıracak adımlar yerine halkı özgürleştirecek adımlar atmalıdır" şeklinde açıklamasını sürdürdü.
"Eğitim-Bir-Sen olarak, darbe dönemlerinin dayatmalarına uymayacağımızı buradan ilan ediyoruz" diyen Mutlu, İnsan onurunu ve tercihlerini hiçe sayan yaptırımların zorla yasal çerçeveye oturtulduğunu ama bu yaptırımları asla meşru görmediklerini söyledi.
Mutlu, açıklamasını özgürlük taleplerinin karşılanması gerektiğini isteyerek, "Ne giyip ne giymeyeceğimizi bilecek yetişkinler olduğumuz kabul edilmeli ve bu talebimize kulak verilmelidir" diye kaydetti. (M.Fatih Akgül-İLKHA)