• DOLAR 34.447
  • EURO 36.303
  • ALTIN 2837.002
  • ...
KİMDİR DEVLET BAŞKANI?
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 
Ülkeyi yöneten, idare eden, insanların rahatı ve huzuru için elinden geleni yapan kişi midir? Yoksa: köşklerde ve malikânelerde sadece ben sadece benim ailem diyen, başköşede ihtişamıyla gözleri büyüleyen masalar da oturan, canı sıkıldığın da Avrupa’da, kafası estiğin de Asya’da, çağrıldığın da ABD de olan kişi midir?

Bana göre ikinci tanım bugünkü devlet başkanlarına ve devlet başkanlarımıza daha uygun dur. Dünya tarihinde devlet başkanlığı görevini kusursuz yapan kişi sayısı bir elin parmaklarını geçmez. Gelelim bu bir elin parmaklarını geçmeyen devlet başkanlarının bu günkü kendilerine devlet başkanı diyen kişilerden ayıran farklar, özellikler ve üstünlüklere;
Bulunduğumuz yüzyılda halktan biri devlet başkanını sorgulayabilir mi? Geçip karşısına ‘Sen nerden aldın bu kıyafetleri, kimin parası ile aldın üstündekileri’ diyebilir mi? Tabi ki hayır, onlarca korumayı, yüzlerce engeli geçişte bunları söylemesi imkân dâhilin de değil..

Ama göz ardı etimiz İslam devrin de, bundan 14 asır önce devlet başkanı olan Hz. Ömer’e sorulabiliyordu. Olay şöyle: Hz. Ömer’in (r.a) bir Cuma günü minberde iken Sahabe den biri “ sus ey halife sus! Seni dinlemiyorum. Şu giydiğin elbiseyi nereden buldun bunun hesabını ver. Dün bu kumaş ganimet mallardan dağıtılırken, benim oğluma da verildi. Ama benim oğluma verilen kumaştan bir elbise çıkmadı. Oysa sen bu kumaştan elbise diktirmiş ve giymişsin. Bu fazlalığı nereden buldun? Bunun hesabını ver” diyor.

Devlet başkanı Ömer oğluna kalk konuş diyor. Oğlu da ben kendi payımı babama verdim de öyle o elbiseyi diktirdi, deyince sahabe: “Ey halife, kalbim tatmin oldu, devam et hutbene’’ diyor.

Olaya bakın devlet başkanı hesap vermeden konuşmasına izin verilmiyor. Ama gelin görün ki bu günkü devlet başkanlarını devlet bile susturamıyor.

Başka bir fark; bu günkü devlet başkanları halktan uzak sarayların da, köşklerin de, zevk-u sefa içerisin de.

Gelin bir de dünyanın gelmiş geçmiş en büyük devlet başkanı olan Resulullah a bakalım. O her zaman halkın içerisin de halkın sorunlarını çözen, devlet başkanı olmasına rağmen sarayı ve köşkü olmayan kerpiçten yapılan bir ev de yaşayan bazen aç bazen susuz ve birde biliyoruz ki bu insan tüm insanlardan daha hayırlı

Şimdi size sorarım unuttuğumuz bu insanlar mı devlet başkanlığını ifa etmiş tam manası ile yapmış. Yoksa 21. yy’ın modern devlet başkanlarımı görevlerini ve sorumluluklarını tam yapıyor.

Umulur ki kurulan İslam’i parti HÜDA-PAR günümüzde süregelen geleneği bozar ve İslam’ın hür olması yayılması izzet kazanması için yeni adımlar atar.
 
Ömer Erkuş / Kocaeli(hereke)/Yaş:20
 
 

Bu haberler de ilginizi çekebilir