Varlığını ümmet coğrafyalarını işgal etmeye bağlı kılan ABD'nin sözde "Yüzyılın Anlaşması" adı altında özelde Filistin'i, genelde ise tüm Müslümanları imha, Kudüs'ü siyonist çeteye peşkeş çekme girişimi bütün Türkiye'de olduğu gibi Adana'da da tel'in edildi.

ASİM Başkanı Mahmut Eraslan'ın okuduğu basın açıklamasında, "Büyük şeytan Amerika'nın, dünyanın gayr-ı meşru çocuğu israil işgal yönetimiyle yaptığı anlaşmada Kudüs'ün tamamının siyonist rejime verileceğini ifade etmesi, bunu da tüm dünyanın gözünün içine bakarak yüzyılın anlaşması olarak lanse etmesi en basit deyimle yüzyılın ahlaksızlığıdır." ifadelerini kullandı.

"Anlaşma dünyaya kaostan başka bir şey vermeyecek"

Yapılan anlaşmaların maddeleri arasında bağımsız Filistin ve "Tamamı Filistinlilere ait Özgür Kudüs" olmayan hiçbir anlaşmanın geçerliliğinin olmayacağını belirten Eraslan, "Bize göre siyonizmin arz-ı mev'ud hayallerinin bir ürünü olan bu sözde anlaşma, dünyaya kaostan başka bir şey vermeyecek ve zalimler emellerine asla ulaşamayacaklardır. ABD, israil işgal güçleri ve bu ikisinin yancısı kukla devlet başkanları şunu bilsin ki; maddeleri arasında Müslümanların ilk kıblesi Kudüs'ün siyonistlere bırakılması söz konusu olamaz. Trump'ın açıkladığı sözlü anlaşma İslam dünyası açısından yok hükmündedir. Müslümanlar olarak Kudüs üzerindeki haklarımızdan asla vazgeçmeyeceğiz." dedi.

"Kudüs Müslümanların kırmızı çizgisidir"

Kudüs'ün, Peygamberlerden, ecdadımızdan ve İslam mücahitlerinden kalan miras olduğunu ve kanlarının son damlasına kadar bu mirasa sahip çıkacaklarını belirten Eraslan, "Kudüs, Hazreti İbrahim'in, Hazreti Muhammed'in, Hazreti Ömer'in, Selahaddin Eyyubi'nin, Yavuz Sultan Selim'in, Abdülhamid Han'ın bize mirasıdır. Kudüs; babasının ardına sığındığı halde israil işgal güçleri tarafından şehit edilen Muhammed Durre'nin, onlarca işgal gücünün boynunu bükemediği, bakışlarından korktuğu için gözlerini bağladığı Fevzi el Cüneydi'nin, evlerine silahla baskın yapan siyonistlere Filistin bayrakları ve zafer işareti ile karşılık veren, tanka karşı sapanlarla direnen çocukların, 'Komutanı Muhammed (Sallallahu Aleyhi Vesellem) olan insanlar size boyun eğmez' diyen cesur kadınların, şehadeti gelin gibi bağrına basan ve bir gün inşallah arz-ı mev'ud hayallerini siyonistlerin ve işbirlikçilerinin başına geçirecek mücahitlerin, insanlığın onuru Mavi Marmara şehit ve gazilerinin bize mirasıdır." dedi.

"Bu anlaşma 'yüzyılın anlaşması' değil 'yüzyılın gaspı'dır"

Müslümanların ilk kıblesi olan emanetin koruma gururunu, mukaddes bir miras olarak gelecek nesillere aktarmakta kararlı olduklarını da ifade eden Eraslan, "Siyonistlerin yayılmacı politikalarına onay veren bu sözde anlaşma tek taraflıdır ve Filistinlileri köle olarak yaşamaya mahkûm ettiği için de yok hükmündedir. Siyonist-evangelistlerin Filistin'i yok etme planlarının bir devamı olan bu anlaşma 'yüzyılın anlaşması' değil, 'yüzyılın gaspı'dır." dedi.

"Bu sözde anlaşma Müslümanların uyanışına ve dirilişine vesile olacaktır"

Terör rejimi ve emir eri ABD'nin işgal planına destek veren Birleşik Arap Emirlikleri, Umman ve emperyalistlerin elinde bir oyuncağa dönüşen diğer kukla yönetimlerin, tarihin çöplüğünde kaybolacağını ve asla affetmeyeceklerini söyleyen Eraslan, "Biz inanıyoruz ki; 'Hayır bildiklerimizde şer, şer bildiklerimizde hayır olabilir.' Bugün bize şer gibi görünen bu sözde anlaşma, Müslümanların uyanışına ve dirilişine vesile olacaktır. Zannediyorlar ki öldürerek bizi korkutabilecekler ve bitirebilecekler. Hâlbuki şairin dediği gibi; 'Kim demiş her şeyin bitişi ölüm? Destanlar yayılır mezarımızdan.' Şimdiye kadar topla, tüfekle, bombayla füzeyle başaramadıkları Kudüs'ün işgalini, bugün kravat takıp kalemle kazanmaya çalışanların kirli oyunlarını görüyor ve bu gasp anlaşmasını kabul etmiyoruz."

"Kudüs, Müslümanların şerefi, namusu, onuru ve haysiyetidir"

Mübarek belde olan Kudüs'ün ümmet ve şehitler nezdinde özel bir yere sahip olduğunu da belirten Eraslan şunları söyledi:

"Kudüs demek, İstanbul demek, İstanbul demek Medine demek, Medine demek Mekke demek, Mekke demek Kâbe demektir. Bu beldelerin kaderi bir evin tuğlaları gibi bağlıdır birbirine.

Kudüs demek, tüm Müslümanlar olarak hepimizin şerefi, namusu, onuru, haysiyeti, varlık gayesi demektir.

Kudüs; 10 yaşında babasız kalan ve o günden beri ümmete sırtını dönen Hanzala'nın yüzgörümlüğüdür.

Ümmetin suskunluğunu Allah'a şikâyet eden Şeyh Ahmet Yasin'in,

'Zulüm bizdense ben bizden değilim' diyerek Filistinli bir ailenin evinin yıkılmaması için direnirken dozerle başı ezilen Amerikalı Rachel Corrie'nin,

Doğduğu günden beri topraklarını korumak için yaşayan Filistin'in cesur kızı Ahed et-Temimi'nin,

Günahsız gözlerinde öfkesiz bakışlarıyla bile düşmana korku salan mavi emzikli bebeklerin,

Birileri için sadece birer rakamdan ibaret olan ancak kanlarıyla davalarına hizmet eden Filistinli şehitlerin,

Cihat meydanlarına çıkarken ellerine aldıkları ya da şehit olunca kefeninin üzerine sarılan Türkiye bayraklarıyla hepimize bir mesaj gönderen Müslümanların namusudur Kudüs.

İşte bu yüzden gerekirse kanımızın son damlasına kader Kudüs'ü koruyacağız ve dünyanın gayrı meşru çocuğu israil işgal güçleri ile siyo-evangelistlerin kuklası ABD sürülerini süreceğiz Kudüs'ten." ifadelerini kullandı.

"Siyonistlere ve onların hizmetkârlarına Hayber'i hatırlatıyoruz"

'Ne mutlu Müslümanım' diye biten basın açıklamasında, siyonistlerin ümmet tarafından atılacak tokat sonrası, hayatı gözünün önünden Gazze şeridi gibi geçecek diyen Eraslan, "Siyonistlere ve onların hizmetkârlarına Hayber'i hatırlatıyoruz. Topraklarımızı özgürleştirene kadar sürdüreceğimiz intifadayı hatırlatıyoruz. Tüm kafirler bize karşı birleşse de bizleri yenemeyeceklerdir Allah'ın izniyle. Çünkü yeryüzü bizim, Kudüs bizimdir. Allah'ın yardımı bizimledir." diye konuştu. (Ramazan Kösedağ-İLKHA)