• DOLAR 34.312
  • EURO 37.22
  • ALTIN 3018.549
  • ...
HÜDA PAR Genel Başkanı Sağlam iç gündemi değerlendirdi
Google News'te Doğruhaber'e abone olun.  Haberin Videosunu İzlemek İçin Tıklayınız

HÜDA PAR Genel Başkanı İshak Sağlam tarafından yapılan haftalık iç gündem değerlendirmesinde; başörtüsü yasağı için açılan davanın reddedilmesi, sözleşmeli personel uygulaması, 2019da kadın cinayetleri, 2019 yılı enflasyonu ve çarşı-pazar fiyatları gibi gündemin öne çıkan başlıkları ele alındı.

 

Okullarda başörtüsü yasağı için açılan dava reddedildi

Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun, ortaokul ve liselerde başörtüsü serbestisi getiren yönetmeliğin iptali talebini reddeden 8. Dairenin kararını onamasını değerlendiren Sağlam, Ret kararının hukuka ve usule uygun bulunduğunun belirtildiği kararla, ortaöğretimde başörtüsü serbestisi kesinleşti. 5961 sayılı, Millî Eğitim Bakanlığına Bağlı Okul Öğrencilerinin Kılık Ve Kıyafetlerine Dair Yönetmelikte 2014 yılında yapılan değişiklikle, kız öğrencilerin okula başörtüleriyle gidebilmesinin önü açılmıştı. Yönetmeliğin iptaliyle ilgili Danıştay 8. Dairesine emekli bir hâkim tarafından açılan dava, ilgili daire tarafından reddedilmişti. Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu da dairenin bu kararını onadı.” dedi.

Tesettürün iptali için açılan davanın reddedilmesinin önemli bir gelişme olduğunu söyleyen Sağlam, Bu durum, temel hakların hukuki koruma altına alınması bakımından önemli bir gelişme olmakla birlikte; söz konusu hakkın anayasal güvence altına alınarak uygulamanın iktidarlara göre değişmesinin önlenmesi ihtiyacını ortadan kaldırmamaktadır. Bu anlamda Meclisin konuyu ivedilikle gündemine almasını zaruri görüyoruz.” ifadelerini kullandı.

Sözleşmeli personel uygulaması bitmelidir

Belediye ve bağlı kuruluşların, bazı unvanlarla sınırlı olmak üzere sözleşmeli personel istihdam edebildiklerini hatırlatan Sağlam, 5393 sayılı Belediye Kanununun 49. Maddesi sözleşmeli personel istihdamını düzenlemiştir. Her seçim sonrası özellikle el değiştiren belediyeler farklı gerekçeler göstererek sözleşmeli personelin sözleşmelerini feshetmekte veya biten sözleşmeleri yenilememektedir. İlgili mevzuat ve yargı içtihatları, belirlenmiş haller dışında sözleşmeli personelin işine son verilmemesini gerektirdiği halde yerel idareler sözleşmeleri feshedebilmekte ve her yıl binlerce insanı aileleri ile birlikte mağdur etmektedir.” dedi.

Kamu çalışanları arasında çifte standartlara müsamaha gösterilmemesi adaletin gereğidir”

Sağlam şöyle devam etti: Kamu hizmetlerinde kalite, süreklilik ve kapsayıcılığın sağlanması; kamu görevlilerinin istihdam şekli ve özlük haklarının güvence altına alınması ile orantılıdır. Kamu çalışanları arasında çifte standartlara müsamaha gösterilmemesi adaletin gereğidir. Bu nedenle ya belediyelerde sözleşmeli personel uygulaması tamamen kaldırılmalı ve belediyelere alınan her eleman mevcut esas ve usullere göre kadroya geçmelidir ya da yasada açıkça belirtilen engel durumlar oluşmamış ise sözleşmeleri kendiliğinden uzamalıdır. Ancak bu şekilde suiistimaller, keyfi uygulamalar, yasal olmayan talepler ve siyasi baskıların önüne geçilmesi mümkün olabilecektir.”

2019da kadın cinayetleri

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformunun hazırladığı rapora göre 2019 yılında 474 kadının öldürüldüğü bilgisini paylaşan Sağlam, Kadını korumak, şiddeti önlemek ve erkeklerin baskılarından kurtarmak iddiasıyla on yılı aşkın bir süredir Türkiyede bir seferberlik hali yaşanmaktadır. 6284 sayılı kanun bunun için çıkarıldı, İstanbul Sözleşmesi imzalandı, her türlü pozitif ayrımcılık yapıldı. Kadının beyanı esas kabul edilerek ispata ihtiyaç duymadan koruma ve uzaklaştırma kararları verildi. Bu konu billboardlarda ve kamu spotlarında sürekli işlendiği, polis ve jandarma içerisinde özel birimler oluşturulduğu halde her geçen yıl cinayet ve şiddet olayları arttı ve son 10 yılda en çok kadın cinayetlerinin bu yıl işlendiği anlaşıldı.” dedi.

Sağlam konuşmasını şöyle sürdürdü: 2012 yılından bu yana şiddet olaylarının düzenli olarak artması, toplumun huzurunun daha da bozularak boşanma oranlarında patlamalar yaşanması, yanlış bir yolda ısrar edildiğini göstermektedir.  6284 sayılı yasa ile İstanbul sözleşmesi inancımıza ve sosyolojimize uygun değildir. Mevcut tablo yanlışta ısrar etmenin tabii bir sonucudur.  İçişleri Bakanlığının son olarak yayınladığı kadına yönelik şiddetin önlenmesine dair genelge de polisiye tedbirlerin ötesine geçmeyerek sadece yanlış politikaların sonuçları ile ilgilenmeyi kapsamaktadır.”

Her geçen gün artan kadın cinayetlerinin sebepleri ile ilgilenilmelidir”

Kadın cinayetlerinin bitmesi adına uyarı ve tavsiyelerde bulunan Sağlam, Her geçen gün artan kadın cinayetlerinin sebepleri ile ilgilenilmelidir. Artarak devam eden cinayet ve şiddet olayları, toplumun sosyolojisine uygun yeni tedbirler alınması gerektiğini ortaya koymaktadır. Bu konu, bütün uzmanlarının yer alacağı bir ortamda masaya yatırılmalı ve bütün boyutlarıyla araştırılmalıdır. Oldubittiye getirilen yasa ve sözleşmeler daha fazla zarar vermeden yürürlükten kaldırılmalıdır.” diye kaydetti.

2019 yılı enflasyonu ve çarşı-pazar fiyatları

TÜİKin açıkladığı tüketici fiyatlarına değinen Sağlam, Aralık ayında yüzde 0,74, yıllık bazda ise yüzde 11,84 oranında arttı. Ancak yüksek çarşı pazar enflasyonu ile açıklanan enflasyon rakamlarının uyumsuz olması birçok soru işaretini ve tartışmayı beraberinde getirmiştir. Aslında tartışmalar, yıl içerisinde hesaplama yönteminde değişikliklere gidilince başladı. Enflasyon sepetinin gözden geçirilmesi, doğru dürüst ölçüm ve verilerle halka yansıyan çarşı pazar enflasyonunun gerçek rakamlarla yansıtılması sağlanmalıdır.” dedi.

Faiz ekonomisinin piyasayı olumsuz etkilediğini sözlerine ekleyen Sağlam, “Ülkedeki derin ekonomik krize, üretim, istihdam ve sanayi alanında neredeyse her şey durmuş olmasına rağmen 2019 yılının ilk on bir ayında bankacılık sektörünün açıklamış olduğu astronomik kâr oranları, ekonomik krizin en önemli sebebinin faiz ekonomisinin piyasadaki hâkimiyeti olduğunu ortaya koymuştur. Faize dayalı ekonomi sistemi olduğu sürece bu görüntü devam edecektir. Bankacılık sektörü, mevzuatın sağladığı ayrıcalıklardan istifade ederek piyasayı emerek semirmektedir. Reel ve üretim sektörü ise finansal sıkıntıların ve faiz yükünün baskısı altında ezilerek sürdürülebilirliğini yitirmektedir. Hükümetin bütün bu durumları dikkate alarak sorunlara eğilmesi ve çözüm üretmesi gerekmektedir.” şeklinde konuştu. (Ramazan Casuk-İLKHA)



Haberin Videosunu İzlemek İçin Tıklayınız

Bu haberler de ilginizi çekebilir