• DOLAR 34.517
  • EURO 36.181
  • ALTIN 2985.134
  • ...
 Bin yıldır konuşulan bir dile nasıl 'bilinmeyen dil' dersin?
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

04-01-2020

DOĞRU HABER - HABER YORUM

Bazı sözler vardır onlar için "Helal olsun!" denilir, bazısı vardır onlar için "Tam da bam teline bastı" denilir.

İşte bu sözlerden birisini de Adalet Bakanı Abdulhamit Gül katıldığı bir tv programında dile getirmiş.

 Abdulhamit Gül, CNN Türk'te yayınlanan  programda şu açıklamada bulundu.

"Bu örnekler bağnaz, marjinal kesimlerde kaldı. Türkiye’de yaşam tarzından dolayı ötekileştirilen, ayrımcılığa-ayrıcalığa uğrayan tablo eskide kaldı. Buradan çok dersler çıkarıldı. Fakat buna rağmen marjinal hiç tasvip edemediğimiz tutumlar olabiliyor. Ama bir konsensus var. Mahkemelere gidip Diyarbakırlı bir anne Kürtçe konuşuyor. Kürtçe konuşuyor ama 'bilinmeyen bir dil' ya sen bin yıldır konuşulan bir dile nasıl bilinmeyen dil dersin? 50 yıldır anne oğluyla konuşmuş, diline, inancına engel oluyorsun. Bu konudaki inkar, asimilasyon politikaları geçmişte çok uygulandı. Bunların bir daha yaşanmaması hem hukukun hem siyasetin çıkardığı önemli derslerdir. Vatandaşımızın ekmeğini büyütmek ve özgürlüğünü artırmak 2023’ün temel vizyonu."

Bu tespitin bir Adalet Bakanı tarafından dile getirilmesi sevindirici bir gelişme ancak sarf edilen kelimelere dikkatlice bakıldığında haklılık payı vermekle birlikte eksikliklerin olduğu görülüyor.

- Nankörlük etmemek lazım bu iktidar Kürdçe’nin inkarını büyük oranda ortadan kaldırdı ancak “Bilinmeyen dil” denilmesi bu iktidarın döneminde yaşanmaya başlandı ve ne yazık ki halen devam ediyor.

-Şimdi mahkemelerde ve TBMM’de “Bilinmeyen Dil” deniyorsa bunun sebebi kadim dillerden olan Kürdçe’nin hukuki bir statüyle tanımlanmamasındandır. Acaba bu tanımlamayı yapmayan kim? Mahkemeler kendi başlarına hukuk üretemezler, Türkiye’de yasa yapma yetkisi TBMM’ye verilmiştir. Meclisteki aritmetik de ortadadır. Yani iş gelip iktidarın kapısına dayanmaktadır.

-Yok eğer Adalet Bakanı “Biz bu eksikliği gördük düzelteceğiz!” anlamında gündemde tartışılsın diye bunu ortaya attıysa diyecek bir şey yok. Aksi halde Kürd vatandaş şunu söylemez mi;

“Dilimi inkar ve asimilasyondan kurtardınız lakin bilinmeyen dil diyerek yokluğa mahkum ettiniz!

Kürdçe’nin bu topraklarda sahip olduğu etki alanı hesaba katılarak Türkçe ile aynı haklara sahip kılınması elzemdir.”

 

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir