Gelişen teknoloji ve lüksleşen hayat standartlarına rağmen, Osmanlı zamanından kalma mesleği ile hayata devam eden Arzuhalci Süha Karaca, mesleğini zevkle yaptığını belirterek insanların bu vesile ile sıkıntılarını gidermeye çalıştığını söyledi.

3 çocuk babası olan ve liseden mezun olduktan sonra okul hayatına son vermek zorunda kalan Karaca, daha önceden çalıştığı işyerinden çıkarıldıktan sonra arzuhalcilik mesleğine yöneldiğini ifade ederken, "İşyerinden çıkarıldıktan sonra böyle bir karar aldım ve bu işe başladım. Mesleğimi çok seviyorum ve zevkle yapıyorum. İnsanlara yardımcı olmak gerçekten çok güzel bir duygu. Onları yönlendiriyor ve elimizden geldiği ölçüde sıkıntılarını gidermeye çalışıyoruz." dedi.

"Bazen avukatlar ve baro tarafından hakkımızda şikâyetler oluyor"

Dilekçe yazmalarından dolayı şikâyet aldıklarını belirten Karaca, "Bazen avukatlar ve baro tarafından hakkımızda şikâyetler oluyor. İnsanlara yardımcı olmamızı, dilekçe yazmamızı istemiyorlar. Fakat biz insanlarımıza yardımcı olmaktan başka bir şey yapmıyoruz." şeklinde konuştu.

Mesleğinin, ulusal bir meslek olduğunu da belirten Karaca, "Osmanlı zamanından kalan bir işle meşgulüz. Biz de bu mesleğimizi elimizden geldiği kadarıyla icra etmeye çalışıyoruz. Geleneklerimizi sürdürmek güzel bir duygu." ifadelerine yer verdi.

"Çocuklarımdan bir tanesi hafız ve medrese eğitimine devam ediyor"

Evinin kira olduğunu ve mesleğinin vesilesiyle 3 çocuk büyüttüğünü söyleyen Karaca, "Buradan kazandığım gelirim ile çocuklarımın ve evimin ihtiyaçlarını gidermeye çalışıyorum. Cenab-ı Allah’ın verdiği rızkı, bir başkasının kesme şansı yok. Rızık da bir şekilde insanı buluyor. Çocuklarımdan bir tanesi hafız ve halen medrese eğitimi görüyor. Diğerleri ise ilkokula gidiyor." diye konuştu.

"Mesleğim geleneklerimizden geliyor, kaybolmamasını temenni ediyorum"

Adliye önünde insanların dertleriyle dertlendiğini ve bazı olayları dinlediğinde halimize şükretmek gerektiğini söyleyen Karaca, "Teknolojinin ve bilgisayar çıktılarının var olması bizi hiç etkilemiyor. İnsanlar yanımıza geliyorlar. Sorunlarını anlatıyorlar. Taleplerini dile getiriyorlar. Biz de çok eskilerden kalma daktilo ile insanımıza faydalı olmaya çalışıyoruz.  Vatandaşlarımıza yardım ettiğimizde ve ilgi gösterip sorunlarını çözmek için bir şeyler yaptığımızı gördüklerinde çok teşekkür ediyorlar. Zaman zaman bizi ziyarete geliyorlar ve halen diyalog içerisindeyiz.  Mesleğimin ulusal ve geleneklerimizden geldiğinden dolayı kaybolmamasını temenni ediyorum." dedi. (Ramazan Kösedağ-İLKHA)