Altyapı, kültür, başarı: Atalanta
Günümüz futbolunda düşük bütçeyle başarı yakalamak her zaman değerli ve ilgi çekici… Özellikle de bunu küçük bir şehirde başarırsanız. Bundan 80 sene önce 1939'da altyapı akademisini kuran Atalanta, bu kez kültürünü saha içine de yansıttı.
Serie A’yı yakından takip edenler, son 2 sezondaki başarılı oyunlarından dolayı Atalanta’nın Şampiyonlar Ligi’nde son 16 turuna kalmasına şaşırmayabilir ancak günümüz futbol endüstrisinde düşük sayılabilecek bir bütçeyle başarı yakalamak her zaman değerli ve ilgi çekici… Özellikle de bunu küçük bir şehirde başarırsanız.
Atalanta, İtalya’nın 120 bin kişinin yaşadığı köklü tarihe sahip şehri Bergamo’nun göz bebeği. Milano’ya yakınlığından dolayı Sanayi Devrimi’nin ardından “Tekstilin arka bahçesi” haline gelen şehirde 1907’de kurulan spor kulübüne de “Atalanta” ismi verilmiş.
Çok geniş bir Yunan mitolojisi kültürüne sahip Bergamo’nun biricik spor kulübü şu sıralarda tarihinin en başarılı günlerini geçiriyor. Kariyeri boyunca “küçük” hedeflere sahip takımları başarıya ulaştırmasıyla bilinen Gian Piero Gasperini yönetiminde bu sezon ilk kez Şampiyonlar Ligi’nde yer alan Atalanta, Shakhtar galibiyetiyle son 16 turuna kaldı ve hem maaş bütçesinden fazla parayı kasasına koydu, hem de sakin Bergamo’yu hareketlendirdi.
Aslında Atalanta’nın başarısı Serie A’yı yakından takip edenler için sürpriz değil. Lacivert-Siyahlı ekip, doğru teknik adam-kulüp birleşimini yaşayan her kulübün kaderinde olduğu gibi, 2017’de genç kadroyla devlere bir bir kök söktürmüştü. O sene, Lombardiya bölgesinden toplanan genç yeteneklerle tecrübeli futbolcuları harmanlayan ve Gasperini önderliğinde ilk çıkışını yakalayan Atalanta tam 72 puan toplamış ve 4. olmuştu.
O günlerde 1928’den beri takımın kalesi olan 26 bin kişilik Azzuri Stadyumu’nda taraftarının desteği ile dirençli bir takım haline dönüşen Atalanta, sonrasında ivmesini önemli futbolcularını kaybetmesine karşın yükseltmesini bildi. Burada, şu an Leicester City’de “sistemini” doğru şekilde kuran ve giden-gelen isimlere rağmen iskeleti oluşturan Brendon Rodgers’ın yaptığı gibi bir “kültür” oturmayı başaran Gasperini, Pasalic, Duvan Zapata gibi isimleri yeniden eski/beklenen seviyesine de çıkarınca geçen seneki ilk Şampiyonlar Ligi’ne katılım da kaçınılmaz oldu.
2016-2017’de 72 puan toplayan Bergamo ekibi, 2017-2018’de 60 puan aldı –ki Serie A’da iki sene üst üste istikrarı sağlamak bu tarz kulüpler için zordur- 2018-2019’da da ligin bitmesine 1 hafta kala Juventus deplasmanından 1 puan çıkarınca 69 puana ulaştı. Azzuriler, Inter’in üstünde yer alıp tarihindeki ilk Devler Ligi katılımını sağlamıştı.
Herkesin rahatlıkla ulaşabileceği bu bilgilerin ardında ise başka bir hikaye mevcut.
Atalanta’nın başarısı,futbol yazıları içinde klişe sayılabilecek bir sebebe bağlanabilir: Altyapı.
1930'ların sonunda başkan Giuseppe Ciatto, Bergamo’daki yetenekleri bulmak için gençlik akademisi yaratma fikrini ortaya koydu. Ciatto, neredeyse 70 yıl sonra bile futbolcu üretmeye devam eden akademinin kulüp için uzun vadede başarı kaynağı olacağını düşünüyordu. 1950'lerin sonlarında Luigi Tentorio, gençliğe daha sistematik bir yatırım yapmaya ihtiyaç duyulduğunu hissetti ve ilk ekipten bağımsız bir yapıya sahip, gerçek bir gençlik akademisi yaratmaya karar verdi. Gençlik akademisi, sonrasında da Veneto ve Friuli bölgelerinde çeşitli kulüplerle ortaklık kuran, futbolcu ağ haritasına sahip Giuseppe Brolis'e verildi.
Azzuriler’in altyapısı, 1950’lerde etkisini göstermeye başladı ve süreç içinde İtalya’nın futbolcu fabrikası haline geldi. 1949’da gençlik kupasını kazanan Atalanta kadrosu, kariyerlerinin devamında İtalya futboluna adlarını altın harflerle kazıtacaktı.
İlk yıldızlar arasında Gaetano Scirea, Roberto Donadoni gibi isimler de vardı. İtalya Milli Takımı’nın en golcü ismi Luigi Riva da Atalanta altyapısının bir ürünüydü.
İtalya'nın “La Masia” sından çıkacak bir sonraki yıldız oyuncular topluluğu, Gaetano Scirea ve Antonio Cabrini’ydi. Scirea, 21 yaşında Juventus tarafından yakalanmadan önce A Takım’la üç yıl geçirdi. Claudio Gentile ile birlikte, Scirea, tartışmasız tüm zamanların en büyük oyun kurucusu olarak kabul edilecekti.
O günlerden 2019'a kadar da istikrarlı bir şekilde akademilerini ayakta tutmayı başardılar ve tam anlamıyla fabrika haline geldiler. 2014'te CIES Football Observatory'nin raporuna göre de tüm Avrupa'da en çok genç yetenek çıkaran 6. kulüp olmuşlardı. Bu rapordan sonra gelen başarı da kaçınılmazdı.
Lombardiya bölgesinin en büyük kulübü Atalanta, bugün İtalya’nın “sert” futbolcularının oynamak istediği ilk kulüp. Kurulan futbolcu ağı, tesisler ve son 3 sezondur da altyapıya önem veren Gasperini ile tarihlerinin en büyük başarısını yakalamış durumdalar.
Juventus, Milan, Inter, Roma, Lazio gibi kulüplerin arasından mütevazı bütçesi ile sıyrılan Azzuriler’in Şampiyonlar Ligi’nden gelecek parayla altyapı sistemini büyütmesi bekleniyor. Günümüz futbol endüstrisinde büyük bir yatırımcıya ya da milyonlarca taraftara sahip olmadan tüm bunları başarabilmek ise alkışı hak ediyor.
Şimdi, Atalanta’nın rüyasının nereye kadar devam edeceğini ve “kasaya giren” miktarın kültürü bozup bozamayacağı merak ediliyor.
Kaynak: TRT SPOR