“Mısır zindanlarındaki zulüm son bulsun”
Mısır'daki zulümlere, katliamlara ve insan hakları ihlallerine dikkat çeken Genç İHH Mardin Temsilciliği, herkesi Mısır zindanlarındaki mahpuslara mektup göndermeye davet etti.
Genç İHH Mardin Temsilciliği, İslam coğrafyası başta olmak üzere dünyadaki zulümlere, katliamlara ve insan hakları ihlallerine dikkat çekmek için basın açıklaması düzenlendi. Açıklamayı, Genç İHH Mardin Temsilcisi Hamdullah Aşar okudu.
Aşar, “Mısır’daki halk devriminden sonra cumhurbaşkanlığı seçimi yapılmış ve Muhammed Mursi seçimle göreve gelen ilk Cumhurbaşkanı olmuştur. General Sisi, komutasındaki Mısır ordusu ile bir darbe gerçekleştirmiş ve ilk yılını henüz dolduran Mursi bu darbeyle iktidardan düşürülmüştür. Mursi’yi devirdikten sonra Sisi Rejimi, başta İhvan hareketi olmak üzere darbe karşıtı gruplara yönelik katliamlar yapmaya başlamıştır. Cumhuriyet Muhafızları Katliamı, Manassa Katliamı, Rabia Katliamı, Nahda ve Ramses Meydanı katliamları hala hafızamızdadır ve binlerce kişinin ölümü ile sonuçlanmıştır.” dedi.
Mısır’daki insan hakları ihlallerinin sistematik bir hal aldığını kaydeden Aşar, şunları söyledi: “Darbenin ilk zamanlarında gerçekleştirilen katliamlar zamanla azalsa da, özellikle siyasi muhaliflere yönelik kaçırılma, gizli alıkonma, zorla kaybettirme, işkence ve infaz gibi en ağır insan hakları ihlalleri sistematik bir hal almıştır. 2016 yılında Mısır resmi kaynakları tarafından cezaevlerinde çoğu İhvan ve diğer muhalif siyasi gruplardan tutuklu insan sayısının 40 binin üzerinde olduğu bilinmektedir. Birçok kişiye idam cezası verilmiş ve maalesef bu idamların bir kısmı ailelere bile haber vermeden infaz edilmiştir.”
Muhammed Mursi’nin 7 yıllık işkence ve kötü muameleye daha fazla dayanamayarak duruşma esnasında şehit olduğunu hatırlatan Aşar, “Yaşanan tüm bu hukuksuzluk karşısında aralarında kadınların ve gencecik öğrencilerin de bulunduğu mahpuslar zaman zaman açlık grevi yaparak dayanılmaz hallerini duyurmaya çalışmaktadır. Mahpusların yakınları ve avukatlarıyla görüşmelerine de izin verilmemektedir.” diye konuştu.
Aşar, “Bizler dünyanın ve Türkiye’nin faklı yerlerinden insanlar olarak, Mısır cezaevlerindeki mazlumların yalnız olmadıklarını onlara göstermek için onlara mektuplar gönderiyoruz ve göndermeye devam edeceğiz. Cezaevleri yöneticilerine eziyet ettikleri insanların yalnız olmadığını göstermek ve her mektubumuzla işkencelerine engel olacak bir set olmak istiyoruz. Mahpus kardeşlerimize umut, zalimlere ise korku olmak istiyoruz. Yetkisi olan tüm yargı mercilerini, uluslararası mahkemeleri, 2013’te yapılan katliamların sorumluları dâhil olmak üzere tüm işkencecilerin yargılanması için göreve davet ediyoruz.” dedi.
Herkesi zindanlarındaki mahpuslara mektup göndermeye davet eden Aşar, “Sesimizi duyan herkesi Mısır cezaevlerindeki mahpuslara mektup, kartpostal, resim, fotoğraf ya da sadece ‘merhaba’ yazan notlarla binlerce zincir oluşturmaya davet ediyoruz. Mektuplarımız duvarları yıksın ve kardeşlerimizi özgürleştirsin.” diye konuştu. (M. Salih Keskin – İLKHA)