"Karadağ'da medreseler yeni doğan güneş gibi ışık saçıyor"
Osmanlının yıkılmasıyla birlikte, Balkan ülkelerinde bulunan birçok medresenin Sırplar tarafından yıkılmasından 100 yıl sonra Karadağ'da tekrar açılan medreseler, yeni doğan güneş gibi ışık saçıyor.
Balkan ülkelerinden olan Karadağ'ın başkenti Podgoritsa şehrinde Osmanlı döneminde var olan medreselerin 1912 yılında Sırplar tarafından yıkılmasının ardından geçen 100 yıldan sonra Karadağ İslam Birliği tarafından medreseler tekrar inşa edildi. Karadağ'da medreselerin tekrar açılmasıyla yeni bir güneş doğduğu belirtiliyor.
Balkan ülkelerin birçoğu gibi Karadağ ülkesi de Osmanlı Padişahı Fatih Sultan Mehmet tarafından Osmanlı topraklarına kazandırılmıştı. Bu yüzden Karadağ'da medreselerin yıkılmasından yaklaşık 100 yıl sonra 2008 yılında açılan ilk medreseye Mehmed Fatih Medresesi adı verildi. Mehmed Fatih Medresesi'nde 300'ün üzerinde kız ve erkek öğrenci ilim tedrisatı yapıyor.
Medreselerin yıkılmasıyla 100 yıl eğitimsiz bırakılan Karadağlı Müslümanlar aldıkları eğitimlerle toparlanıp geleceğe emin adımlarla ilerleme gösteriyorlar. 2008 yılında açılan medresenin ardından birçok Balkan ülkesinde medreseler açılıyor. Ayrıca Mehmed Fatih Medresesi bünyesinde açılan Radyo Fatih de Karadağ'ın başkenti Podgoritsa'da yayın yapıyor. Karadağ'daki Müslümanlar, Radyo Fatih'in yayınını kısa süre içinde ülke geneline yaymayı hedefliyor.
Ülkede yapılan İslami çalışmalar hakkında kendi dilleri olan Karadağca bilgi veren Mehmed Fatih Medresesi Müdür Yardımcısı İlahiyatçı Cemal Datsic'ın konuşmalarını Türkçeye Karadağ İslam Birliği Başkanı Yardımcısı ve Zekat Vakfı Başkanı Sadmir Hatiç çevirdi.
"Mehmed Fatih Medresesi'nde ilk ders zili 2008 yılında çaldı"
İLKHA muhabirine verdiği röportajda Datsic, "Mehmed Fatih Medresesi 2008 yılında açıldı. İnşaat esnasında bütün dünya Müslümanları yardım etmeye çalıştı. Çünkü burada Müslümanlar azınlıkta ve ekonomik durumları iyi olmadığı için Müslümanlar bu medreseyi tek başlarına yapamadılar. Yardımı dokunan herkese teşekkür ediyoruz. En çok teşekkür etmemiz gereken halk ise Türkiye halkı. Çünkü bize en çok yardımı, Türkiye hükümetinin bir kurumu olan Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı (TİKA) yaptı. İnşaatımızı 2008 yılında bitirdik ve ilk ders zili bu okulda 2008 yılında çaldı." dedi.
"Rejim tarafından yıktırılan medrese 100 yıl sonra ilk mezunlarını verdi"
Dünyaya seslerini duyurdukları için İLKHA ekibine teşekkür ederek konuşmasına devam eden Datsic, "Türkiye'de ve dünyanın neresinde takipçileriniz ve Müslümanlar varsa sizlerin aracılığıyla selamlamak istiyorum. Karadağ'da son medrese 1912 yılında buradaki rejim tarafından yıktırıldı. Tam 100 yıl sonra 2012 yılında ilk mezunlarımızı verdik. Türkiye bizlere en yakın olduğu için özellikle bu ülkeye teşekkür etmek istiyoruz. Bizim ayakta durmamıza vesile olan Türkiye'de ne kadar halk varsa hepsine teşekkür ediyoruz. Bu medresemizde sadece dini dersler değil fenni derslerin de eğitimleri veriliyor. Tüm dersleri olduğu gibi beden eğitimi derslerini bile burada medresede veriyoruz. Önemli bir noktaya daha da değinmek istiyorum. Medresemiz sadece burada okuyan öğrenciler için değil İslami Kültür Merkezi olarak bütün Karadağ Müslümanları içindir. Bütün Müslümanlar burada bir merkezin var olduğunu biliyorlar." şeklinde belirtti.
"Çocuklara eğitim verdiğimizde dünyadaki tüm ırkları sevmeleri gerektiğini belirtiyoruz"
Karadağ'daki diğer okullara göre medreselerinin tek yatılı okul olduğunu aktaran Datsic, "Öğrenciler medresemize sadece ders okumak için gelmiyor burada hayatlarını yaşıyorlar. Ortaokuldan sonra çocuklar burada yatılı bir şekilde liseyi okuyorlar. Karadağ'da birçok ırk yaşıyor. Çocuklara eğitim verdiğimizde dünyadaki tüm ırkları sevmeleri gerektiğini belirtiyoruz. Özellikle Ümmet-i Muhammed'in birçok ırktan oluştuğuna dikkat çekiyoruz. 2008 yılında 65 öğrenciyle eğitime başladık. Şu anda 304 öğrencimiz bulunuyor. Burası sadece erkek medresesi değil aynı zamanda kız medresemiz de var. Burada kızlar daha çok okumayı tercih ediyorlar. Aynı zamanda Kuzey Karadağ'da Müslümanların yoğun yaşadığı bölge olan Rojaye şehrinde kız medresemizin bir şubesi bulunuyor." ifadelerini kullandı.
"Yetim ve durumu iyi olmayan öğrenciler için sponsorlar buluyoruz"
Burada öğrenci okutmanın maddi açıdan kolay olmadığını belirten Datsic, "Öğrencilerimiz okusunlar diye elimizden gelenleri yapıyoruz. Balkanlarda diğer ülkelere göre bakıldığı zaman bizler biraz spesifik olarak görünüyoruz. Çünkü burada Müslümanlar olarak aynı zamanda Boşnaklar ve Arnavutlar yaşıyor. Bizde eğitim gören Arnavut çocuklar Arnavutça ders görüyor, Boşnak çocuklar ise Boşnakça dersler görüyorlar. Bütün Balkanlarda kendi dillerinde medrese okutan medrese sadece biziz. Öğrencilerimiz arasında birçok yetim öğrencilerimiz de var. Yetimlerden hiç para almıyoruz. Onları okutmak için sponsorlar buluyoruz. Yetimlerle en çok ilgilenen kurum, Karadağ İslam Birliğine bağlı Zekât Vakfı'dır. Sadece burs değil öğrencilerin neredeyse tüm ihtiyaçlarıyla ilgileniyorlar. Burada okuyan çocukların yüzde 70'i neredeyse hiç para vermeden burada okuyor. Diğer kalan yüzde 30'luk kısmı ise ayda sadece 20 Euro ödüyor. 20 Euro ile yurt, eğitim, yeme-içme ve tüm ihtiyaçları karşılanıyor. Çoğu çocuk Kuzey Karadağ'dan geliyor. Oradaki ekonomik durum kötü olduğu için bu kadar ucuz okutuyoruz. Zekât Vakfı sponsorları buluyor, bizler de çocukları okutuyoruz." dedi.
"Medresenin açılmasıyla Karadağ'daki Müslümanlar için yeni bir güneş doğdu"
Yetim ve maddi durumu iyi olmayan aile çocukları için hayırseverlerin desteklerini beklediklerini ifade eden Datsic, konuşmasının devamında şunları aktardı:
Türkiye'de bağış yapan vakıflar ve hayırseverlere teşekkür ediyoruz. Vakıf ve hayırseverlerin yardım ve destekleri olmazsa bu okul zor dayanır. Medreseye başlamadan önce maalesef çok zorluk çekiyorduk. Çünkü Karadağ'daki Müslüman çocuklar okumak için başka ülkelere gitmek zorunda kalıyorlardı. İmkânları çok zordu. Özellikle camilerde imamlık yapacak görevlileri zor buluyorduk. Okumak pahalı olduğu için kimse okumak istemiyordu. Okumak için başka ülkelere gidemiyorlardı. Medresemiz açıldıktan sonra çok şükür bayağı rahatladık. Medresenin açılmasıyla Karadağ'daki Müslümanlar için yeni bir güneş doğdu.
"20 bin metrekarede erkek ve kız öğrencilere ayrı ayrı medrese ve yurtlar bulunuyor"
Medreselerinin 20 bin metrekarede kurulduğunu aktaran Datsic, "Medresenin 13 buçuk bin metrekarede kapalı alanı bulunuyor. 20 bin metrekarede erkek ve kız öğrencilerin ayrı ayrı medrese ve yurtları bulunuyor. Yeni bir binanın temellerini attık. Kur'an kursu ve hafızlık için olacak. Ayrıca yeni bir kreş-anaokul yapıyoruz. Medresemize bir erkek bölümüyle başladık. Ondan sonra yavaş yavaş kız bölümünü yapmaya başladık. Ondan sonra erkek öğrenci yurdu ile kız öğrenci yurdu açtık. Şimdi hafız yetiştirmek için bir bina yapıyoruz. Bu vesileyle Karadağ'da birçok cami yapıldı. En önemlisi burada eğitimlerini tamamlayan çocuklar bugün çok şükür saflarda namaz kılıyor. Kendilerinin ne olduklarını çok iyi biliyorlar. Bunun amacı buydu ve şu ana kadar başardığımıza inanıyoruz." şeklinde konuştu.
"Medreseden mezun olan öğrencilerimiz Türkiye ve Bosna'da üniversite okuyorlar"
Medrese eğitimlerini tamamlayan öğrencilerin, Türkiye ve Bosna'da üniversite okuduklarını aktaran Datsic, "Medreseden mezun olan öğrencilerimiz Türkiye'nin İstanbul, Ankara, Eskişehir, Konya, Bursa ve Kayseri şehirlerinde üniversite okuyorlar. Öğrencilerimiz sadece ilahiyat okumuyorlar, her bölümü okuyorlar. İlahiyat, ekonomi, tıp, hukuk fakültesi gibi birçok bölümde okuyorlar. Öğrencilerimizin eğitimlerini bitirdikten sonra sabırsızlıkla dönmelerini bekliyoruz. Karadağ'daki Müslümanlara bir faydaları dokunsun istiyoruz. Türkiye dışında Bosna'da da okuyan öğrencilerimiz var. Özellikle ilahiyat fakültesinde okuyan öğrencilerimizin buraya dönmelerini istiyoruz. Öğrencilerimizin buralarda okumasının nedeni Türkiye ve Bosna kültür olarak en çok bize uyan ülkelerdir." ifadelerini kullandı.
"Zor dönemler geçirdik"
Sırpların Müslümanların medreselerini yıkmalarının üzerinden 100 yıl geçtiğini söyleyen Datsic, "Medreselerimizin yıkılmalarının üzerinden 100 yıl gibi bir zaman geçti. 1912'den 2012'ye kadar az bir zaman değil, tam 100 yıl geçtikten sonra bizim için önemli olan o 100 yıllık dönemin unutulmasıdır. Çünkü zor dönemler geçirdik. Komünizm rejimi, savaşlar, her şey buradan geçti. Önemli olan, şimdi bu okulda tam istediğimiz gibi adam yetiştiriyoruz. Bu binaları yaptıktan sonra şimdi artık amacımız insanlarımızı istediğimiz gibi yetiştirmektir." dedi.
"Podgoritsa'da Radyo Fatih ismiyle radyo kurduk"
Mehmed Fatih Medresesi bünyesinde "Radyo Fatih" ismiyle yayın yapan bir radyolarının olduğunu belirten Datsic, "Fatih Sultan Mehmet adında büyük bir padişah vardı. Bu bölgeyi fethettiği ettiği için biz de bu ilim merkezine 'Mehmet Fatih' ismini verdik. Aynı zamanda yeni bir radyo kurduk. Radyonun ismini de Fatih koyduk. Şu anda sadece Podgoritsa'da dinleniyor. En kısa zamanda 2-3 ay sonra Radyo Fatih bütün Karadağ'da dinlenecek." ifadelerine yer verdi.
Karadağ
Karadağ, Balkanlar'da bir ülkedir. Doğusunda Arnavutluk ve Kosova, kuzeyinde Sırbistan, batısında Hırvatistan, Bosna-Hersek, güneyinde Adriyatik Denizi yer alır. Başkenti, Podgoritsa'dır. Yaklaşık 660 bin nüfusu olan ülkede 24 şehir var. Ülkenin yüzde 43'ünü Karadağlılar, yüzde 32'sini Sırplar, yüzde 8'ini Boşnaklar ve yüzde 5'ini Arnavutlar oluşturuyor. Resmi dili Karadağca olan ülkede ayrıca Sırpça, Boşnakça, Arnavutça gibi çeşitli diller konuşuluyor. Yüzde 80'ini Hristiyanların oluşturduğu ülkenin yüzde 20'sini de Müslümanlar oluşturuyor.
2006 yılında bağımsızlığını kazanarak Sırbistan'dan ayrılan eski Yugoslavya ülkesi Karadağ; denizi, dağları, gölleri, mağaraları, şelaleleri ile meşhur ve tarihi dokusunu koruyan bir ülkedir. Karadağ ismi, zamanında bu ülkeyi yöneten Venedikliler'den geliyor. İtalyanca'da 'monte' kelimesi dağ, 'negro' ise siyah demek. Karadağ'ın uluslararası bilinen adı Montenegro. Karadağ'da 2006 yılından beri para birimi olarak Euro kullanılıyor. (Mehmet Sait Çelik-İLKHA)