• DOLAR 34.542
  • EURO 36.175
  • ALTIN 2981.999
  • ...
Haberin Videosunu İzlemek İçin Tıklayınız

Bir dizi temaslarda bulunmak üzere Gaziantep'e gelen Türkiye Ziraat Mühendisleri Odası Genel Başkanı Özden Güngör, Ziraat Mühendisleri Odası Gaziantep Şubesinin yeni hizmet binasının açılışını gerçekleştirdi.

Ziraat Mühendisleri Odası Gaziantep Şubesinin yeni hizmet binası Şahinbey ilçesi Alleben Mahallesi'nde düzenlenen törenle açıldı. Törene Türkiye Ziraat Mühendisleri Odası Genel Başkanı Özden Güngör, Gaziantep Tarım ve Orman İl Müdürü Mehmet Karayılan, Yüksek Ziraat Mühendisleri Birliği Gaziantep Şube Başkanı Kenan Seçkin, siyasi parti ve ilgili STK temsilcileri katıldı.

Hizmet binasının açılışında kısa bir konuşma yapan Türkiye Ziraat Mühendisleri Odası Genel Başkanı Özden Güngör, yeni hizmet binasının hayırlara vesile olmasını diledi.

Ziraat Mühendisleri Odası Gaziantep Şubesi'nin yeni hizmet binası, Güngör ve beraberindeki davetlilerin kurdeleyi kesmesi ile açılışı gerçekleştirildi.

Hizmet binasının açılışının ardından Türkiye'deki tarım ve hayvancılığın son durumu ile ilgili İLKHA'ya konuşan Güngör, tarımda çok ciddi sorunların olduğunu, mevcut sorunların üretim olmadan çözülemeyeceğini söyledi.

Yanlış tarım politikalarından, girdi maliyetlerinin artmasından ve çiftçilere verilen desteklerin kesilmesinden dolayı çiftçilerin büyük sıkıntılarla karşı karşıya olduğuna dikkat çeken Güngör, üreticinin para kazanamadığını, para kazanamadığı için üretimden kaçtığını ve bu durumdan dolayı da Türkiye'nin birçok ürünü ithal etmek zorunda kaldığını belirtti.

Ziraat Mühendisleri Odası olarak yarı resmi bir kuruluş olduklarını belirten Güngör, 81 ilde teşkilatlandıklarını, 24 şube ve 57 tane temsilciliklerinin bulunduğunu anımsattı.

Gaziantep'in, Antep fıstığından sebze ve meyveye kadar her türlü ürünün yetiştiği bir kent olduğunu belirten Güngör, yeni açtıkları hizmet binasında kentteki çiftçilere bu alanda çok önemli eğitimlerin verileceğini belirtti.

"Üretici para kazanamadığı için üretimden kaçıyor"

Türkiye'nin tarım ve hayvancılık alanındaki durumuna ilişkin konuşan Güngör, "Tarımımız hakkında şu an maalesef iyi şeyler söyleyemeyeceğim. Tarım ve hayvancılık hangi durumda? Hem hükümet hem de muhalefet bunun farkında. Bizler Ziraat Mühendisleri Odası olarak, Türkiye'mizin mevcut tarım durumunu raporlar halinde bildiriyoruz. Bu raporları da
basın ile paylaşıyoruz. İşlenebilir tarım arazilerimiz daraldı. 26,5 milyon hektar alandan 23,2 milyon hektar alana düştü. Mera alanlarımız da daraldı. 16,5 milyon hektar alandan, 11 milyon hektar alana düştü. Sularımız ve derelerimiz maalesef sıkıntılı durumdadır. Bugün çiftçi büyük sıkıntılarla karşı karşıya ve girdi maliyetleri büyük manada arttı. Bakanlığın son olarak uyguladığı iyi tarım uygulamaları ve organik tarım, hatta tarımsal danışmanlıkta dâhil büyük sıkıntılar var. Destekler kesildi, zamanında ödenmiyor. Üretici para kazanamıyor ve para kazanamadığı için üretimden kaçıyor. Birçok ürünümüzü artık ithal etmek zorunda kalıyoruz. Bu da doğru bir yaklaşım değil." dedi.

 

Bütün bu rakamları bakanlık ile paylaştıklarını ve kamuoyuna duyurduklarını belirten Güngör, tek temennilerinin tarım ve hayvancılıkta yaşanan sıkıntıların güzel bir politikayla düzelmesi olduğunu ifade etti.

 "Et fiyatlarının düşme ihtimali yok"

Et fiyatları ile ilgili de konuşan Güngör, "Et fiyatlarının düşmesini ve hayvancılığın gelişmesini istiyorsak, meramızı korumamız lazım. Çiftçiye hayvancılığın gelişmesi için destek verilmesi gerekir. Maalesef ülkemizde küçükbaşa yeteri derecede önem verilmediği için hayvancılık da gelişmiyor. Bugün baktığımız zaman kişi başı et tüketimimiz yıllık 14 kilodur. Fakat bu rakam inanın düştü. Şu anda bana göre kişi başına yıllık et tüketimi 12 kiloya düştü. Çünkü et ve yem fiyatları çok pahalı. Meramızı korumamışız, politikalarımız yanlış, dolayısıyla et fiyatlarının düşme ihtimali yok." şeklinde konuştu.

"Üretici ve üretim desteklenmezse gıda güvenliği kontrol altına alınamaz"

"Milli Güvenlik ne kadar önemli ise gıda güvenliği de o kadar önemlidir" diyen Güngör, "Gıda üretimi ve üreticinin üretimi çok önemli olduğu için bunlar birbiriyle bağlantılıdır. Ancak biz bu duruma baktığımızda söz ve icraat arasında farklılık var. Söylediklerimiz ve yaptıklarımız birbirinden farklıdır. Üreticiyi ve üretimi desteklemezseniz gıda güvenliğini de kontrol altına alamazsınız. Büyük bir tehlikeden bahsediyorum." diye konuştu.

"Türkiye'de tarım politikası yoktur"

Türkiye'de ve dünyada küresel iklim değişikliğinin olduğuna işaret eden Güngör, "Dolayısıyla bu iklim değişikliği ile birlikte bizim artık üretmemiz sıkıntılı demektir. Yağmurun yağmaması büyük bir problem. Yağmurun yağmaması üretimden daha az verim alacağımız anlamına gelir. Şu anda Türkiye'nin nüfusu artıyor ve bundan dolayı bizim üretmemiz lazım. Buğdaydan örnek verecek olursak; bizim her sene 22 milyon ton buğday üretmemiz lazım. Peki, bu sene ne kadar ürettik? 19 milyon ton ürettik. Ne yapmamız lazım? O zaman buğday çiftçisine iyi bir destek vermemiz lazım ki adam üretimini arttırsın. Yani bazı üretimlere kamu politikalarının uygulanması lazım. Bu politikaların acilen düzeltilmesi gerekir. Türkiye'de bir tarım politikası var mıdır? Bana göre yoktur. Sürekli değişen politikalardan ziyade masaya yatırılıp düzenli ve faydalı politikaların yapılması gerekiyor." şeklinde konuştu. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)

Haberin Videosunu İzlemek İçin Tıklayınız