Açık hava müzesi Bitlis’e yoğun turist akını

Tarihi, doğası ve kültürüyle dimdik ayakta kalan tarihi Bitlis kentinde, huzurun hâkim olmasıyla birlikte son yılların en yoğun turizm hareketliliğini yaşandı.

Ahlat Selçuklu Meydan Mezarlığı ve Nemrut Krater Gölü başta olmak üzere kümbetleriyle, kalesi ve medreseleriyle, tarihi camileriyle, hanları hamamlarıyla, kervansaray ve köprüleriyle, bağrında yatan peygamber ve sahabeleriyle, doğa harikası yayla ve şelaleleriyle adeta bir açık hava müzesi olan Bitlis, huzurun hakim olmasıyla birlikte 2019 yılında adeta turizm patlaması yaşadı.

2019 yılının 11’inci ayı itibariyle kenti ziyaret eden yaklaşık 260 bin yerli ve yabancı turist, kent ekonomisine yaklaşık 5 milyon TL katkı sundu. Son zamanların en dikkat çeken illerin başında gelen Bitlis, huzur ve güvenliğin hâkim olmasıyla birlikte yerli ve yabancı ziyaretçilerin akınına uğradı.

“Şu an kabul edilen 13 çeşit turizmin 9 çeşidi Bitlis’te mevcuttur”

Turizm Tanıtma Platformu (TÜTAP) Bitlis İl Temsilcisi Cengiz Şahin, şu an kabul edilen 13 turizm çeşidinin 9’una sahip olduklarına vurgu yaptı.

Şahin, “Öncelikle Bitlis’in bir açık hava müzesi konumunda olduğunu belirtmek istiyorum. Şu an kabul edilen 13 çeşit turizmin 9 çeşidi Bitlis’te mevcuttur. Doğa turizminden tutun kış turizmine, yaz turizminden tutun inanç turizmine varana dek zengin bir turizm çeşitliliğine sahibiz. Bitlis’e gelen insanlar, kültür, sosyal hangi kategoride aktiviteleri istiyorsa, bunların hepsini karşılayabilecek kapasiteye sahiptir ilimiz.” dedi.

“2019 yılında yaklaşık 260 bin turist ilimizi ziyaret etti”

Turizm açısında 2019 yılının Bitlis için çok verimli geçtiğini dile getiren Şahin, şunları söyledi:

“Gerek iç gerekse de dış turizm anlamında 2019 yılında ilimiz çok verimli geçti. Otellerimizin doluluk oranı yüzde yüz kapasiteye ulaştı. Turizmdeki en önemli unsurlardan biri, gelen turistin en az bir gece dahi olsa konaklanmasını sağlıyor olmanız.  2019 yılının 11’inci ayı itibariyle aldığımız istatistiklere göre 199 bin kişinin konaklanması sağlanmış. Yaklaşık 260 bin ziyaret ilimize gerçekleşmiş. Bunun yüzde 85’ini yerli turist oluştururken, yüzde 15’ini ise yabancı turist oluşturmaktadır. Gelen yabancı turist sayısında İran ilk sırayı alırken, İran’ı israil, Japonya, Almanya ve diğer ülkelerden gelenler takip etmektedir. Bu Bitlis için yeterli mi? Hayır değildir. Çünkü Bitlis, özellikle de Tatvan ilçemizde turist konaklama noktasında eksiğimiz kalmadı. Sadece tanıtım ile alakalı bazı eksiklerimiz var. Bunu da gerçekleştirirsek, çok daha fazla turist alacağımıza inanıyorum.”

“Gelen ziyaretçilerin kent ekonomisine katkısı 4-5 milyon TL’dir”

Gelen yaklaşık 260 bin turistin kent ekonomisine 5 milyon TL civarında katkı sunduğunu hatırlatan Şahin, turizm alt yapısı anlamında eksikliklerinin kalmadığını belirtti.

Şahin, “2016 yılında 4 yıldızlı otellerimiz tamamlandı. 5 yıldızlı otelimizin inşaatı devam ediyor. Bir anda bin 100 turisti ağırlayabilecek kapasiteye sahibiz. Bu konaklamanın yüzde 89’unu Tatvan ilçemizde gerçekleştirmekteyiz. Bizi diğer turistik yerlerden ayıran en önemli özelik, 4 yıldızlı otellerimizde dahi 5 yıldızlı otellerin verdiği hizmeti sunmamızdır. Kalifiye eleman noktasında gerek verdiğimiz kurslar gerekse de il dışında turizm yüksekokullarında öğrencilerimizin mezun olması bu sorunumuzu gidermiş durumda. Gelen yaklaşık 260 bin ziyaretçinin kent ekonomisine katkısı 4-5 milyon TL’dir. Bu, bizim için yeterli değildir. Eksikliklerimizi gidermemiz halinde hem il ekonomisine hem de bölge ekonomisine daha çok katkı sunacağına inanıyoruz. Kış turizmiyle birlikte bu rakamlar daha yükseklere çıkacaktır.” diye konuştu.

“Turizm çeşitliliğimizin çok olmasını maalesef şu an avantaja dönüştüremiyoruz”

“Turizm çeşitliliğimizin çok olmasını maalesef şu an avantaja dönüştüremiyoruz.” diyen Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bunun nedeni, hangi turizm alanında tanıtımımızı yapacağımıza henüz karar vermemiş olmamızdır. Valilik başkanlığında, turizm dernekleri ve tüm paydaşlarla bir araya gelerek düşüncelerimizi ortaya koymalıyız. Her yıl bir turizm çeşidine önem vermemiz gerekiyor. Örneğin 2020 yılında niçin Ahlat Selçuklu Mezarlığı’nın dünya UNESCO miraslar listesine girmesi için çalışma yapılmasın? 2021 yılı için şu an bulunduğumuz Nemrut Krater Gölü ve Kalderası için tanıtım yapılıp, dünya UNESCO kültür mirası listesine girilmesin? Sadece Türkiye’yi değil, dünyayı ilgilendiren o kadar tarihi doku ve mekânlarımız mevcut ki, bunların her birinin UNESCO dünya miraslar listesine taşınması gerektiğine inanıyoruz.”

Son olarak Şahin, 2020 yılında yapacakları çalışmalara da değinerek, “TÜTAP ailesi olarak 2020 yılında bir aksaklık çıkmazsa Ahlat Selçuklu Meydan Mezarlığı ve Harebe Şehrin UNESCO dünya miraslar listesine doğrudan alınması için çalışmalar yapacağız. Burada nasıl bir turizm yapacağımıza karar verirsek, tanıtım ayağı da daha hızlı bir şekilde gerçekleşmiş olur.  Bitlis merkez ‘Dere Üstü Islah Projesi’ tamamlanması halinde tarihi doku ortaya çıkmış olacak. Kalesi, İhlasiye Medresesi, Ulu Camisi, beş minaresiyle bir tanıtım seferberliği başlatılarak, bir yılı da bu şekil değerlendirebiliriz.” dedi. (Şükrü Tontaş-İLKHA)

]]>