Göktaş, Doğruhaber gazetesindeki köşe yazısında, "AK Parti'nin despot Kemalizm’in dayatmalarına mukabil mağdur bir kimlikle iktidara geldiğine" dikkat çekerek "15 Temmuz’dan sonra bu despot ideolojiyle kaynaştığına şahit olmaya başladık. İşin acı yönü kendisiyle birlikte dindar kitleleri de kaynaştırma yoluna girmiştir." dedi.

Göktaş Hoca'nın, yazısının tamamı:

"Şu tartışmasız bir gerçektir ki AK Parti, despot Kemalizm’in dayatmalarına mukabil mağdur bir kimlikle iktidara gelmiştir.

Her ne kadar bir takım ekonomik sebepler söz konusu olsa da 28 Şubat’ın Kemalist despotluğundan bunalan millet, AK Parti’yi tek başına iktidar yapmıştır. Hatta AK Parti seçimi kazandığı halde Recep Tayyip Erdoğan milletvekili olamamış, yani mağduriyeti halen sürüyordu.

Ve AK Parti sadece girdiği ilk seçimi bir defa kazanarak değil bir türlü pes etmeyen despot Kemalizm’in karşısında direnerek, mesela 27 Nisan Kemalist ültimatomu, sahiplerinin yüzlerine çalarak oylarını daha da artırmıştır.

Fakat 15 Temmuz’dan sonra bu despot ideolojiyle kaynaştığına şahit olmaya başladık. İşin acı yönü kendisiyle birlikte dindar kitleleri de kaynaştırma yoluna girmiştir.

Korkarız bir gün Kemalizm dindar halkımızın sırtında kalacak. Hani şapka en son gariban Anadolu insanının başında kalmıştı ya.

Hani Despot Kemalizm kanunla şapka giymeyi dayatmış, yıllarca terör estirmiş, şapka giymeyen nice Müslüman dar ağaçlarında can vermişti.

Ve şu anda Kemalistlerin hiç birisinin kafasında şapkanın olmaması, sadece dün Anadolu’da ona direnenlerin çocuklarının kafasında kaldığı gibi, korkarız ki Kemalizm de o garibanların sırtında kalacak.

Ve bunun en büyük vebali de AK Parti’nin hanesine yazılacak.

Ne acıdır ki ezanı aslına çevirdiği için Despot Kemalistlerce idam edilen Menderes, Atatürk’ü Koruma Kanunu’nu çıkaran Menderes’tir.

AK Parti ciddi anlamda Kemalizm’le imtihan olmaktadır. Söyleminden kendisinin de rahatsız olduğunu zannediyoruz.

Söyleminden de öte, başta Milli Eğitim olmak üzere Kemalistler devlet dairelerinde dindar insanımıza ve İslami değerlere despotluklarını göstermeye başlamışlardır.

Her şeyden önce şu ‘2023 hedefi’ AK Parti’nin kendi kendisiyle en büyük çelişkisidir. Bir taraftan İslam Âleminin ağabeyliğine, dünya mazlumlarının önderliğine talip olacaksın, öbür taraftan bu tarihi kullanacaksın. Bunu isabetli göstermek için bırakın şu zoraki yorumları.

Despot Kemalizm’i öncekinden daha da şımartmış ve azgınlaştırmış olarak bırakıp gidecek bir AK Parti’yi bu Müslümanlar kolay kolay unutmaz, bizden söylemesi." (İLKHA)