• DOLAR 34.7
  • EURO 36.773
  • ALTIN 2961.825
  • ...
Adil Öksüz'ün kaçış rotası (Dosya Haber)
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

Fetullahçı Terör Örgütü, 15 Temmuz'daki darbe girişimiyle gerçek yüzünü göstermiş, yıllarca TSK'ya sızan asker görünümlü hainler Türkiye'yi kana bulamıştı.

İhanet gecesinde o hainlerin başında bir asker değil, sivil bir isim vardı. Kod adı Namık'tı. O kişi, sık sık FETÖ elebaşını ziyarete giden Adil Öksüz'den başkası değildi.

Öksüz yalnızca darbe gecesindeki rolüyle değil, darbeden sonra yakalanmasına rağmen serbest bırakılıp, ortadan kaybolmasıyla da Türkiye'nin gündemine oturdu.

Darbenin komuta merkezi Akıncı Hava Üssü yakınlarında aynı gün yakalanan Öksüz, tarla bakmaya geldiğini söylese de güvenlik güçlerini inandıramamış ve mahkemeye sevk edilmişti.

İhanet gecesinde Akıncı Üssü'nde bulunan Adil Öksüz halen firari

Bazı asker kökenli FETÖ şüphelileri Öksüz’ün darbe gecesi Akıncı Üssü'nde olduğunu doğruladı.

FETÖ şüphelisi eski pilot albay Uğur Kapan'ın ifadesi: 

"Sabah 06.30 sıralarında silahım bitmişti. Bulunduğum yerden Akıncı Üssü’ndeki karargah binasına geçtim. Brifing salonu olarak kullanılan yere girdiğimde tüm ve tuğgenerallerden oluşan 10-12 kişilik bir grup vardı. Tamamı üniformalıydı. İçlerinde sadece bir sivil vardı. Adil Öksüz olarak medyadan tanıdığım kişi de oradaydı."

Hakim karşısına çıkan Öksüz, darbeden yalnızca 3 gün sonra, 18 Temmuz 2016'da, Ankara Batı Adliyesi'nden serbest bırakılarak kayıplara karıştı. 

Peki Adil Öksüz salıverildikten sonra nereye gitti?

Öksüz'ün ilk işi uçakla İstanbul'a gitmek oldu. Astsubay Zeki Çınkır’a ait telefonla görüşmeler yapan Öksüz’ün baz istasyonu kayıtları Sabiha Gökçen Havalimanı'nda sinyal verdi. Saat 09.27’de, yani uçağa binip İstanbul’a gittikten sonra yine Zeki Çınkır’ın kullandığı telefonla görüşme yaptı. 

Önce İstanbul'a oradan Sakarya'ya sonra bir kez daha İstanbul'a gitti

İstanbul’a inmişti, çünkü hizmet aldığı baz istasyonu Sabiha Gökçen Havalimanı'ydı. Sabah 8 sularında havalimanına iniş yaptığında kendisini karşılayan kişi ise, kendisi gibi örgüt üyesi olan kayın biraderi Ali Sami Yıldırım'dı. İkili Saat 11 sularında Üsküdar'da bir örgüt evine geçti.

Öksüz, Akşam 22.48’de yine Üsküdar ve Ataşehir'de baz istasyonundan telefon görüşmeleri yaptı.

Ertesi gün 12.43’te rotası bu kez Sakarya Akyazı'ydı. Tarihler 19 Temmuz 2016, saatler 20.45’i gösterdiğinde güvenlik güçleri Öksüz’ün kayın babası Cevat Yıldırım'ın Sakarya'daki evinin önünde belirdi. 22.30'a kadar yapılan aramada Öksüz bulunamadı. Çünkü aynı saatlerde kayın biraderiyle birlikte çoktan İstanbul yoluna çıkmıştı.

Yapılan değerlendirmeye göre Öksüz ya baskın ihbarı aldı, ya da bu ihtimali düşünerek orada daha fazla kalmak istemedi. 

Öksüz'e evini açan gizli tanık "Aksiyon", savcılığa itiraflarda bulundu

İkili daha sonra Üsküdar'da örgütün üst düzey isimlerinden Şükrü kod adlı Rüştü Karakaya ile buluştu. Kayın birader Yıldırım, Öksüz'ü Karakaya'ya teslim ederek oradan ayrıldı. İkili Üsküdar Bulgurlu'da bulunan örgüt evine geçti.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na kaçış süreciyle ilgili ifade veren "Aksiyon" kod adlı gizli tanığın Öksüz’ü darbe sonrası ilk gördüğü yer işte burası. İddialara göre, Karakaya, Öksüz’ü gizli tanığa emanet ediyor. Şahıslar saklanmak için bir kaç gün bu örgüt evini kullanıyor.

Öksüz’ün kaldığı örgüt evi darbe sonrası 3 kez el değiştiriyor. 

FETÖ'nün darbe teşebbüsünün 1 numaralı ismiyle bir süre farkında olmadan komşuluk yapan apartman sakinleri ise hala şaşkınlığını gizleyemiyor. 

Firariler, birkaç gün sonra güvenlik gerekçesiyle yer değiştirmeye karar verdi. Yeni adres "Aksiyon" kod adlı tanığın kendi eviydi. Adil Öksüz, 26 Temmuz'da, örgüt evinden Karakaya'ya ait 06 BP 4520 plakalı araçla çıkış yaptı. 

"Öksüz arka koltuğa oturdu, kamufle için cama Türk bayrağı yapıştırdılar"

Demokrasi nöbetlerine katılan vatandaşların araçlarını Türk bayraklarıyla süslediklerini gören zanlılar, bunu bir kamuflaj yöntemine dönüştürdü. Öksüz arka koltuğa oturdu, arka cama ise Türk bayrağı yapıştırdılar. Böylelikle gizli tanığın evine ulaştılar.

Bu yolculuk, bölgedeki plaka algılama sisteminin kameralarına yansıyarak resmi kayıtlara girdi. Öksüz bir süre Üsküdar'da bulunan gizli tanığın evinde saklandı.

"Televizyonu açtırmadı, sürekli internet üzerinden birileriyle yazıştı"

Grafik gizli tanığın ifadesi:

"Adil Öksüz evde kaldığı süre zarfında televizyonu hiç açtırmadı. Darbe girişimiyle ilgili benimle hiçbir şey konuşmadı. Aksaray'dan aldığım wifi cihazı ve açık hat ile internete bağlanmak suretiyle yazışmalar yaptı. İçeriğini konumu itibarıyla soramadım."

Adil Öksüz'ün meçhule giden yolculuğu

Tarihler, 4 Ağustos'u gösterdiğinde Öksüz yeniden adres değiştirdi. Gizli tanığın evine gelen firari FETÖ şüphelisi Bahadır Kod adlı Cihat Yıldız, Öksüz'ün şahsi eşyalarının bulunduğu siyah valizle evden çıkan ilk isim oldu. 

Grafik gizli tanığın ifadesi: 

"Ardından ben çıktım. Benden birkaç dakika sonra ise Adil Öksüz evden çıktı. Beraber görünmemek için bu şekilde tedbir alınmıştı. Adil Öksüz’ün kafasında açık renkli, beyaz ve gri renkleri haiz bir şapka vardı. Yine üzerinde açık renk bir pantolon ve gömlek olduğunu hatırlıyorum."

İddialara göre; 3 isim gece karanlığından da faydalanarak 23 sularında, mezarlıktan yaya olarak geçerek caddeye çıktılar. Kendilerini 2 araç bekliyordu. Öksüz film cam kaplı öndeki aracın arka koltuğuna oturdu. Gizli tanık ise arka araca geçti. Araçlarda 2 FETÖ şüphelisi daha bekliyordu. Arkadaki araç öne geçti ve Öksüz’ün meçhule giden yolculuğu başladı.

Gizli tanığın ifadesi:

"Evimin bulunduğu bölgeden Altunizade istikametinde Boğaziçi Köprüsü yoluna çıktık. Köprüye bağlanma yolunda Alper aracı durdurdu ve beni araçtan indirdi. Kendileri hareket etmeden önce köprü yolunu bulamayacakları düşüncesiyle benden araçları köprüye kadar çıkarmamı istemişlerdi. O sebeple köprüye kadar kendilerine eşlik ettim. Adil Öksüz’ün bulunduğu araç yoluna devam etti. Ben indikten sonra her iki araç da Boğaziçi Köprüsü üzerinden Avrupa yakasına geçti. Buradan nereye geçtiklerini bilmiyorum."

Bundan sonrası ise tam bir bilinmezlikti. Savcılık, gizli tanık Aksiyon'un anlatımıyla plaka tanıma sistemindeki verileri eşleştirip yol haritası hazırladı. Hazırlanan yol haritasına göre, Öksüz ve beraberindekiler E-5 güzergahını kullanıp, Bayrampaşa ayrımından Esenler Otogarı civarına geldi.

Gizli tanığın anlatımıyla plaka tanıma sistemindeki verileri eşleştirildi

Saatler 5 ağustos 00.58'i gösterdiğinde birer saniye arayla iki araç Esenler Otogarı önündeki plaka algılama sistemi kamerasından geçerken görülüyor. 9 dakika sonra ise O-3 Avrupa yolu ve E-5 güzergahını takip ederek Mecidiyeköy’e vardıkları anlaşılıyor. İki aracın birlikte görüldüğü son yer burası oluyor.

Araçtakiler Esenler'den ayrıldığında, bir kişi eksiktiler. Eksik olan kişi, Adil Öksüz'dü. Savcılık değerlendirmesine göre; Otogar-Mecidiyeköy hattı arasında geçen zaman farkı nedeniyle Öksüz'ün Esenler-Bayrampaşa arasında bir yere bırakıldığı düşünülüyor. 

Öksüz'ü taşıyan 34 EM 4517 plakalı aracın karanlık sicili bununla da sınırlı değil. PAS kameralarına göre araç, darbe öncesi de kullanılmış. 11 Temmuz 2016'da Pensilvanya'ya giderek darbe talimatlarını alan Öksüz'ün havalimanına gidip gelirken de aynı aracı kullandığı ortaya çıktı.  

****Kaynak: Bu "Dosya Haber" TRT Haber'den alıntıdır 

Bu haberler de ilginizi çekebilir