Hak-İş Genel Başkanı Arslan: İBB bizim için bir laboratuvar oldu
Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, “İstanbul’da sendikamız tarihi bir destan yazmıştır. Arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. İstanbul Büyükşehir Belediyesi bizim için bir laboratuvar olmuştur. İşçilerle birlikte olursanız, yanında olursanız, işçinin zor gününde, iyi gününde bağlarınızı koparmamışsanız işçiler şartlar ne olursa olsun sizinledir. 3-4 aydır arkadaşlarımız sokak sokak İstanbul’u gezdiler. İşçilerle yüz yüze, el ele bu mücadelenin nasıl yapıldığını gösterdiler. 31 Mart seçimleri bizim her türlü tehdide karşı bir tek dayanağımızın işçiler olduğunu bir kere daha gösterdi” dedi.
EKONOMİ SERVİSİ
Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan Hak-İş Konfederasyonuna bağlı Hizmet-İş Sendikasının Genişletilmiş Başkanlar Kurulu toplantısına katıldı. Mahmut Arslan, Türkiye'nin Suriye’nin kuzeyinde gerçekleştirdiği harekât hakkında, “BM’nin 50'nci maddesi gereğince Türkiye’nin kendi güvenliğini ve sınırını korumak için gerçekleştirdiği harekâtı HAK-İŞ olarak destekliyoruz… Hiçbir devlet kendi güvenliğini başkalarının eline bırakamaz. Türkiye Cumhuriyeti, silahlı terör örgütü ile mücadele ediyor. Kürt halkına karşı asla bir müdahale söz konusu olamaz. Medyadaki kara propagandaya herkesin dikkat etmesi gerekiyor” dedi.
“BASKILARA BOYUN EĞMEYECEĞİZ”
31 Mart seçimleri sonrasından yaşanan baskı, zulüm, tehdit, zorla işten çıkarılma ve sendika değiştirme baskılarına karşı ağıt yakmak, sızlanmak, şikayet etmek yerine yaşananları dikkate alarak yollarına devam edeceklerini vurgulayan Arslan, “Asla teslim olmayacağız. Baskılara boyun eğmeyeceğiz. Bütün bu olup bitenler sendikal mücadelemizin ne kadar tarihi bir mücadele olduğunu bize bir kere daha göstermiştir. Biz onlarla bir siyasi mücadele yapmıyoruz. Biz hiç kimse ile hatta bizi hedef alanlarla bile çatışmak istemiyoruz. Biz diyoruz ki ‘Gelin birlikte çalışalım' Muhalefetin kazandığı bütün belediyelere de bunları söyledik. Biz sendikacıyız, siyasi parti değiliz. Bizim amacımız sendikalarımıza ve üyelerimize yönelik baskıya karşı durmaktır. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı başta olmak üzere İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanına da bu mesajları veriyoruz” şeklinde konuştu.
“5 BİNDEN FAZLA İŞÇİ İŞİNDEN OLDU”
31 Mart yerel seçimlerinden sonra yaşanan işten çıkarılmalara değinen Arslan, “HAK-İŞ‘e bağlı sendikalarda 5 binden fazla işçi işten çıkarıldı. İstanbul’da ise bin 300’den fazla işçinin işine son verildi. İşten atılmalara karşı mücadelemizi sürdürüyoruz. İşten atılmalar ve sendikal faaliyetlerden en büyük zararı HAK-İŞ görmüştür. İstanbul Büyükşehir Belediyesi önündeki eylemimiz devam ediyor. İşten çıkarılan arkadaşlarımızın işlerine geri dönmeleri için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
“ÜYELERİMİZİN ALDIĞI KARARLAR GELECEĞİMİZİ ŞEKİLLENDİRİYOR”
Arslan, “İstanbul’da sendikamız tarihi bir destan yazmıştır. Arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. İstanbul Büyükşehir Belediyesi bizim için bir laboratuvar olmuştur. İşçilerle birlikte olursanız, yanında olursanız, işçinin zor gününde, iyi gününde bağlarınızı koparmamışsanız işçiler şartlar ne olursa olsun sizinledir. 3-4 aydır arkadaşlarımız sokak sokak İstanbul’u gezdiler. İşçilerle yüz yüze, el ele bu mücadelenin nasıl yapıldığını gösterdiler. 31 Mart seçimleri bizim her türlü tehdide karşı bir tek dayanağımızın işçiler olduğunu bir kere daha gösterdi” diye konuştu.
“MÜCADELEMİZİ EKMEK, EMEK MÜCADELESİ DIŞINA ÇIKARMADIK”
HAK-İŞ’in yaptığı eylemlerle ilgili hiçbir şikayet almadıklarını dile getiren Arslan, “Biz mücadelemizi ekmek, emek mücadelesi dışına çıkarmadık, siyasi mücadeleye çıkarmadık. Biz CHP’yi ya da bir başkasını kurumsal olarak hedef almıyoruz. CHP’nin içinde yanlış yapanlara karşı mücadele ediyoruz. Biz doğru olanı yaptık. Bedeli ne olursa olsun ödeyeceğiz. Bu bedelleri ödemek için yola çıktık” dedi.
“14 MİLYON İŞÇİNİN HAK-İŞ’TEN BEKLENTİSİ VAR”
31 Mart seçimleri sonrasında Bolu Belediyesi başta olmak üzere CHP’ye geçen belediyelerde yaşanan işten çıkarmalar ve sendikal baskıları protesto etmek amacıyla Bolu Belediyesi önünden başlatılan “Emek ve Adalet Yürüyüşü”nün önemini vurgulayan Arslan, “Bolu mücadelemiz bir doktora tezidir. İstanbul mücadelemiz bir doktora tezidir. Eylemlerimiz, her gün yeni bir propagandaya karşı neleri gerçekleştirebildiğimizi gördüğümüz bir laboratuvar olmuştur. Sadece belediyelerde değil her alanda örgütlenmeye başlayacağız. Kapıcılar, temizlik şirketleri, ev temizlikçileri ve İŞKUR vasıtasıyla toplum yararına projelerde çalışanların da örgütlenmesine hız verilmeli. Biz farklı kesimlerle örgütlenirsek geleceğimizi güvence altına alırız. 80 bin üyeden aidat alıp, 300 bin kişiye hizmet veriyoruz. 14 milyon işçinin HAK-İŞ’ten beklentisi var. Biz bunların sesine kulak vereceğiz” sözlerine yer verdi.
“DİYARBAKIR ANNELERİNE TAM DESTEK VERİYORUZ”
Diyarbakır HDP İl Başkanlığı önünde eylem yapan annelerin eylemine HAK-İŞ olarak tam destek verdiklerini belirten Arslan, “Diyarbakır HDP İl Başkanlığı binası önünde evlatlarına kavuşmak için nöbet tutan annelerimize HAK-İŞ olarak desteğimizi sürdüreceğiz. Diyarbakır annelerinin çocuklarına kavuşması noktasında hem kamuoyu oluşturmak hem de seslerini duyurmak için HAK-İŞ görev üstlenmiştir. Bu anneleri yalnız bırakmayalım. O annelerin manevi desteğe ihtiyacı var. Biz bu annelerle terör örgütünün bölge halkına yaşattıklarını daha iyi öğreniyoruz” dedi.