Cami ve Din Görevlileri kapsamında Ağrı İl Müftülüğü tarafından Kültür ve Kongre Merkezi'nde "Cami ve Hayat" konulu bir panel düzenlendi.

Panele Kayseri İl Müftüsü Prof. Dr. Şahin Güven, Erciyes Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Temel Yeşilyurt, Kayseri Üniversitesi Develi İslami İlimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Lütfullah Cebeci ve Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Adem Yerinde konuşmacı olarak katıldılar.

İl Vaizi Nuri Arslan'ın sunuculuğunu yaptığı panelde İl Müftülüğü İdari ve Mali İşler Müdürü Kadir Meyvacı Kur'an tilaveti gerçekleştirdi.

Programın açılış konuşmasını yapan İl Müftüsü Tandoğan Topçu, camilerin Kâbe'nin şubeleri olduğunu ifade etti.

Topçu, "Bir müddettir Cami ve Din Görevlileri Haftası münasebeti ile birtakım etkinlikler düzenlenmektedir. Yeryüzündeki tüm mescit, camilerin Kâbe'nin birer şubeleri olarak camiyi ön plana çıkarmak… Din görevlilerimiz gerçekten bizim yaşamımızdan ölümümüze kadar her bir safhamızda, her anımızda, yanımızda olan hocalarımız... Hem bunları ön plana çıkarmak gayesiyle daha birçok etkinlikleri bu hafta vesilesi ile düzenliyoruz. Bu programımızın hayırlara vesile olmasını diliyorum." şeklinde konuştu.

Daha sonra moderatörlüğünü İl Müftüsü Tandoğan Topçu'nun yaptığı panele geçildi. Panelde katılımcılar, Müslüman hayatında caminin ve öneminin üzerinde durdular.

Panelde en son konuşan Kayseri İl Müftüsü Prof. Dr. Şahin Güven, konuşmasında camilerin devlet eliyle değil de halk tarafından inşa edilmesine dikkat çekti.

"Kendimizi imar edeceğimiz yerlerdir camiler"

Prof. Dr. Güven, "Camilerin bir maddi imarı var. Hayırseverlerimizden Allah razı olsun. Onlar camilerimizi inşa ediyorlar. Devlet eliyle yapılan cami yok denecek kadar azdır. Halkımız inanıyor da onun için cami yapıyor. Varsa bir sorunumuz orada manevi olarak tamir olacağımız, kendimizi imar edeceğimiz yerlerdir camiler. Bu sebeple camilerimiz aslında halkın bütün kesimlerine hitap halk üniversiteleridir. Camilerimizin gerçek fonksiyonunu eğer imamlarımız hakkıyla yerine getirseler, bu toplum yeniden inşa olur, hem de Allah ve Resulünün istediği tarzda bir İslam toplumu oluşur. İmamlarımız yaşantılarıyla örnek olmak durumundalar. Yani herkes imamın hayatına bakarak kendisine yeniden çeki düzen vermeli. Bu ülkede uzunca bir süredir, televizyon, basın, yayın, özellikle bu Yeşilçam filmleri ile en karaktersiz karakter imam karakteri olarak gösteriliyordu. En pejmürde karakter, imam karakteri. Bir toplumda o toplumun lideri ve önderi olacak, imamların değerini düşürürseniz böylece dinin değerini düşürmüş olursunuz." dedi.

Güven, "Bizim imamımızın cami cemaatinden haberi yoksa böylesi bir durumda toplumu nasıl inşa edeceğiz. İmamlarımız cemaatimizin iyi gününde de kötü gününde de birlikte olacak. Cenazesinde de düğününde de birlikte olacak. Ama son yıllarda özellikle düğünlerimizin hiç de imam ve müftülerimizin katılacağı kadar İslami olmadığını görüyoruz. Toplumsal sorunlarda duyarlı olmalıyız. Ve imamlarımız toplumda her konuda önder olmalıdır." ifadelerini kullandı.

Panel plaket takdimleri ile son buldu. (Ömer Adıgüzel - İLKHA)