1–7 Ekim Camiler ve Din görevlileri Haftası nedeniyle bazı açıklamalarda bulunan Diyanet İşleri Başkanlık Müşaviri Ömer Aydın, kişinin cami ile olan yakınlığı onun dertlerinin ve sıkıntılarının azalmasına neden olacağını ifade etti.

Caminin Müslümanlar için vazgeçilmez olduğunu vurgulayan Aydın, "Bu sene camiler haftamızda kullanacağımız temamız 'Cami hayatın içinde, hayat caminin içinde' Yüce Rabbimiz insanları yaratırken insanların içine yerleştirmiş olduğu çok özel ve güzel bir duygu var. Bu da sosyalleşme ihtiyacıdır. Hiçbir insan yalnız yaşayamaz, yalnızlık sadece ve sadece tek olan Allah'a aittir." dedi.

"Cami insanların konumlarını dışarıda bıraktıkları yerdir"

Camilerin insanların statülerini ortadan kaldırarak sadece kul olarak Allah'ın huzuruna durma yerleri olduğunun altını çizen Aydın, "İnsan anneye, babaya belli bir yaşa geldikten sonra eşe, çocuklara, komşulara, akrabalara, arkadaşlara dostlara ihtiyacı olan varlıktır. Bu noktada camilerimiz; Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Efendimizden Medine-i Nebevi'den itibaren insanların statülerini, yaşlarını her türlü konumlarını dışarıda bırakarak Allah'la buluştukları yerdir. İnsanların gelişmesi, ilim alması noktasında Peygamber Efendimiz döneminde camilerin çok önemli rolleri olmuştur. Özellikle ilkokul, ilk eğitim merkezi, ilk üniversitenin tamamı Mescidi Nebevi'nin içinde kurulmuştur. Ashab-ı Suffe ismi verilen o dönemin gençleri, o dönemin çocukları ilk eğitimlerini orada almışlardır." ifadelerini kullandı.

"Meşhur sahabe efendilerimizin yetiştiği yer mescittir, Mescid-i Nebevi'dir."  diyen Aydın şöyle devam etti:

"Hayat caminin içinde derken cami ile hemhal olan, camiye gelen insanların hayatları güzelleşir, aile hayatından, dini hayatından sosyal hayatına kadar çok güzel bir çevresi oluşur. Bu noktada Efendimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in hadis-i şerifini de hatırlatmak isterim. Kıyamet gününde Allah'ın seveceği ve Peygamberimizin etrafına yerleştireceği, Peygamberimizin gölgeliği altında olacak insanlardan biri de kalbi mescitlere bağlı olan yani hem bedenen, hem ruhen, hem gönlüyle mescidin içinde olan insan. Burada şunu belirtmek isterim ki, kişi camiye girdiği zaman, o kubbenin altına o manevi ruh halinin içine girdiğinde dünyevi dertlerinden, sıkıntılarından uzaklaşır. Camide bulunduğu süre içerisinde Yaratıcısına dualar ederek, yaklaşarak kul dertlerinin çözülmesi için Allah'ın yardımını da üzerine alır. Çünkü hayat imtihan hayatıdır. İmtihanın zorlukları vardır. Ailevi, iş, meslek, sağlık… hayatta birçok zorluk vardır. Bu zorlukların en kısa ve en kestirme çözümü Allah'ın yardımıdır. Allah'ın yardımı kulun gayreti ve samimi duaları ile dünyası da inşallah huzurla dolacak kardeşlerimizin."

Aydın son olarak "Dualarla camiye olan bağlılığı, ibadetleri ile hocalarımızdan aldığı ilimle, sohbetle ve Müslümanların birlik, beraberlik, kardeşlik ve samimiyeti ve amelleri o kişiyi inşallah cennete yaklaştıracak, cennete kavuşturacak. Cennette de buradaki aklıyla fikriyle dünyadaki dostlarıyla arkadaşlarıyla akrabaları ile eşi ile ailesi ile inşallah huzur ve mutluluk içerisinde Allah'ın nimetlerine gark olacaktır. Yüce Rabbim Camiler Haftası münasebetiyle bütün kardeşlerimizi en güzel şekilde manevi olarak camilerimizin lezzetinden faydalanmayı nasip eylesin." dedi. (Cemil Özdaş-İLKHA)