İstanbul'da geçtiğimiz perşembe günü meydana gelen 5.8'lik deprem, şehirde yaşayanları tedirgin etti.

KANDİLLİ "SONA YAKLAŞILDI" DEDİ
Jeoloji mühendisleri ve deprem üzerine çalışan akademisyenlerin çoğu "Büyük İstanbul depremi olacak" derken; Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener de "Depremin zamanını bilmemiz mümkün değil. Şu saatte olacak gidin gibi konuları gündemden çıkarın. Deprem gerçeğini bilerek yaşamaları yeterli. Ne zaman olacağını bilmiyoruz ama; olacağını ve o sona yaklaştığımızı biliyorum." açıklamasını yapmıştı.

"BÜYÜK DEPREM RİSKİ YOK"
Ancak Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, tüm bu söylenenlerin aksine "İstanbul’da büyük deprem riski yok. Büyük depremden söz edenler, korku pazarlayarak inşaat sektörününe hizmet ediyorlar." diyerek, söylenenlerin rant kaynaklı olduğunu ifade etti.

"BU FAY KUZEY ANADOLU FAYI DEĞİL"
Öte yandan Üşümezsoy, Milat gazetesine verdiği röportajda ise şunları söyledi: "Tüm ciddi bilim adamları, yalnızca riskin orta sırt dediğimiz bu Kumburgaz çukurunda olduğunu ileri sürmüştür. Ben de başından beri bunu savunuyordum. Tuzla’dan Çekmece’ye kadar gelen fay düşeydir ve Kuzey Anadolu fayı değildir. Büyük bir deprem bekleyenlerin 80 kilometrelik risk kesimi gitmiş oluyor. Kumburgaz’daki fay hattı da 40 kilometre uzunluktadır ama derinliği sığdır. Japonların son yaptığı okyanus tabanı sismikleriyle, bu faydaki deprem yapan kabuğun kalınlığının 10 kilometrenin altında olduğu sonucu ortaya çıkmıştır.

6.5'LİK DEPREM OLUR, 7 BÜYÜKLÜĞÜNDE DEPREM OLMAZ
40 kilometrelik bir fay 10 kilometrelik derinlikte olduğunda 500 kilometrelik bir yüzey kitlemiş olabilir ki; bu da 6.5’lik deprem yapar. Ama dedikleri gibi 7 ya da 7.5’lik deprem yapmaz. 7.5’lik bir deprem, 6.5’lik bir depremden 30 kat büyüktür. 6.5’la 7.0 arasındaki fark ise 15 kattır. Bu kat kat hesabını yapmadan topluma ‘İstanbul’da 7.5 ya da 8’lik deprem olacak, Marmara boydan boya kırılacak’ söylemleri, bilimsel olmadığı gibi bilimin kötüye kullanılmasından öte bir şey de değildir."