• DOLAR 34.587
  • EURO 36.433
  • ALTIN 2966.019
  • ...
​"Evlilik uzun yolculuğun ve eğitimin ilk adımıdır"
Google News'te Doğruhaber'e abone olun.  Haberin Videosunu İzlemek İçin Tıklayınız

İdeal Eğitim Vakfı (İDEV) tarafından İdeal Eğitim Seminerleri kapsamında Midyat’ta  “Evlilik” konulu seminer düzenlendi. Programda evliliğin önemine dikkat çekilerek, evliliğin önündeki engellerin kaldırılması ve kolaylaştırılması gerektiğine vurgu yapıldı.

Sunuculuğunu Enes Çelik’in yaptığı, Selahaddin Yeniay’ın Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan program, Midyat Fen Lisesi Konferans salonunda düzenlendi.

Selamlama konuşması için kürsüye çıkan programın tertibini yapan Azim-Der Yönetim Kurulu Başkanı Nureddin Ayyıldız, İDEV’in kuruluşu, seminerlerinin amacı ve misyonu hakkında bilgi verdi.

Ayyıldız, “Eğitim hiç kuşkusuz insanın dolayısıyla toplumun temel ihtiyacıdır. Bu ihtiyacı gidermek amacıyla yapılan çalışmalarda eğitim kalitesi ne kadar yüksek olursa toplumun medeni seviyesi de o kadar yüksek olur. Bize göre ideal eğitim; insan davranışlarına müspet anlamda şekil verme eylemidir. İdeal eğitim; hayatın her hakikatini idrak eden, Rabbini tanıyan, kendini bilen, ahlaklı, kendisine, ailesine ve topluma faydalı olmaya çalışan şuurlu insanların yetişmesi için programlı bir çalışma sürecidir.” ifadelerini kullandı.

Selamlama konuşmasının ardından kürsüye çıkan ve bir sunum gerçekleştiren Rehber TV Programcısı ve Eğitimci Fatih Taş, İDEAL Eğitim Vakfı olarak bir kervan yola çıkardıklarını ve bu kapsamda; toplumun sorunlarına çözüm amacıyla bazı adımlar attıklarını söyledi.

Taş, “Türkiye’nin dört bir yanında gücümüzün yettiği, elimizin ulaştığı her yere ayda bir yola çıkıyoruz. Kardeşlerimizle, paydaşlarımızla ve gönüllülerimizle bu dertlerimizi paylaşıyoruz. Bu dertlerimizden biri de evliliktir. Çünkü biz Müslüman bir şahsiyet olarak evliliğe yüklediğimiz anlam, toplumun o fıtrattan gelen ihtiyacı karşılamaktan bambaşkadır. Bizler evliliğe neslin devamı, sıkıntılara beraber göğüs germe, toplumu inşa etme olarak bakıyoruz. Aileden ne anlıyoruz ve bizim için aile ne olması gerekiyor. Günümüzde, evliliklerin oluşmasında karşılaşılan maddi veya manevi sıkıntılar. Evlilikle, özellikle aileler arasında bir akrabalık bağı oluşuyor. O süreçte bakıyoruz çok büyük sıkıntılar yaşanıyor. Akrabalık dışında sanki bir düşmanlık sürecine giriliyor bu da evlenecek olan kişileri olumsuz etkiliyor. Evlenecek olan kişilerin ilk baştan olumsuzluklarla karşılaşmaları ileriki evlilik hayatlarında da olumsuzluğa sebep olacaktır.”ifadelerini kullandı.

“Evlilik uzun bir yolculuğun ve eğitimin ilk adımıdır”

Ailede çocuk eğitiminin önemine vurgu yapan Taş, “Bizce aile toplumun temelidir. Aile tohumdur, belki de topraktır. Biz bir tohum ektiğimiz zaman en güzel bir toprak bulmaya çalışırız. Tohumu ektikten ve filizlendikten sonra yabani otlardan korumaya çalışırız. Çapa ve sulamasını yaparız. Bu şekilde gözümüz gibi baktığımız için bir meyve sebze bekliyoruz. Ailenin de öyle olması gerekiyor. Evlilik uzun yolculuğun ve eğitimin ilk adımıdır. Biz çocuklarımızı okula gönderdiğimizde bir eğitimci olarak baktığımızda eğitimin okulda başlamadığın görüyoruz. Eğitim anne ve babada başlıyor. Eğitim o evde başlıyor. Anne ve babanın bardağı alıp sağ eliyle ağzına götürmesi çocuk için bir derstir. Anne ve babanın otururken veya ayakta su içmesi bir derstir. Bu, bak ben böyle yapıyorum sende öyle yap demektir. Çocuklar iyi bir gözlemci ve kayıt cihazı gibidir. Her hareketimizi kaydederler. Dolayısıyla evliliğe bu gözle baktığımızda aslında biz toplumu sürükleyecek, topluma önder olacak kişiler yetiştiriyoruz. Bu açıdan aile bir eğitim merkezidir.” ifadelerini kullandı.

“Evlilik ve boşanma verilerinde ürkütücü bir tablo var”

Toplumun evlilik ve aile konusunda ürkütücü bir tablo yansıttığına dikkat çeken Taş, evliliklerin kolaylaştırılması ve teşvik edilmesi gerektiğini söyledi.

Taş, “Türkiye’de her geçen yıl evlilik oranları düşüyor, boşanma oranları ise artıyor. Bu ne demektir? Ters giden bir şeyler var. Kum saati gibi her geçen saat ailenin aleyhine işliyor ve bu sonunda bitecektir. Eğer son 10 yılda evlilikler azalmış, boşanmalar çoğalmışsa bu bir yerde bitime doğru da gidebilir. Özellikle Avrupa böyle bir yer olmuş. Avrupa topluluğu evliliksiz, çocuksuz ve ailesiz bir topluma dönüşmüş. Çocukların olmasından korkuyorlar. Nasılsa boşanacağım gözüyle bakıyor. Daha başlamadan çocuk sahibi olmayı istemiyorlar. Böyle bir nesil yetişiyor. Ve maalesef bizim toplumumuz da şu anda bu seviyeye gelmiş durumda.” şeklinde konuştu.

“Sayısal verilere göre, 2007 yılından günümüze 12 yıldır evlilikler gittikçe azalıp, oransal olarak boşanmalar çoğalmış durumda.” diyen Taş, daha sonra şöyle konuştu:

“Bu durumda özellikle maddi durumları olmayanlar için evlilik yaşı ve masrafları makul bir seviyeye çekilirse evlenme oranları artar. Sırf maddi sıkıntılar yüzünden evlenemeyenler var. Bu yüzden evlenemeyenlerin günaha girme riski varsa ve olursa bunun vebali çok büyüktür. Bir düğün masrafı 110 bin TL gibi bir meblağa çıkmış durumda. Türkiye şartlarında bu çok büyük bir rakam. Bir de 2-3 çocuğu olan bir aile için bu büyük bir yüktür. Maalesef şahit oluyoruz, bu masrafları karşılamak ve çocuklarını evlendirmek adına aileler bankalardan kredi çekmek zorunda kalıyor. Faiziyle beraber büyük bir borcun altına giriyorlar. Bu bir zulümdür. Ve herkes bu konuda müzdariptir ve hem fikirdir.”

“Evlilik bir nimettir”

Ardından bir konuşma yapan İTTİHADUL ULEMA üyesi Remzi Uçar ise evliliğin bir nimet olduğunu  ifade ederek, evlilikte karşılaşılan sorunlar ve çözümleri konusunda  önemli tavsiye ve önerilerde bulundu.

Uçar, “Allah Teâlâ Rûm Suresinin 21. ayetinde aslında evliliğin felsefesini ortaya koyuyor. Ve bizlere anlatmaktadır. Rabbimiz şöyle buyuruyor, ‘Kendilerinde sükûnet bulup, huzura eresiniz diye, kendi cinsinizden eşler yaratıp, aranızda sevgi, aşk ve merhamet peydah etmesi de, O'nun varlığının, kudretinin ve yeniden diriltmesinin delillerindendir. Bunlarda gelişmeye devam eden, tefekkür-düşünme ağına sahip, faydalı sonuçlar elde edebilen toplumlar için, Allah'ın kudretini, kurduğu düzeni gösteren deliller, birçok dinî ve sosyal konunun çözümüne işaretler vardır.’ Allah (Celle Celalühü) bu ayette yerin ve göğün yaratılışından ve birçok nimetlerinden bahsetmektedir. Önemli olan birçok mes’eleden söz etmektedir. Ve daha önemlisi 124 bin peygamberin davası olan tevhid akidesinden söz etmektedir. Ve Allah bunu nefsimize bir nimet olarak eşler bahşetmiştir.” dedi

“Evlilikleri zorlaştırırsanız, zinayı kolaylaştırırsınız”

Evliliklerin kolaylaştırılması gerektiğini ve bunun herkesin önce kendisinden başlaması gerektiğini ifade eden Uçar şöyle konuştu:

“Birisi evlenince ya da kız isteyince en başta alınan eşyalar söz konusu oluyor. Acaba neler alınacak, hangi marka alınacak telaşına düşülüyor. Bunun sorumluları anne ve babalardır. Önce kendimizden başlamalıyız. Kapımıza gelenlere yardımcı olup bu işi düzeltmenin mimarları olabiliriz. İslam’da evliliğin özü Rabbimizin ifadesiyle eşler birbirilerini örten bir libas (elbise) gibidir. Bu nedenle nasıl elbisesiz sokağa çıkılamıyorsa bir insan zevcesizde olamaz. Evlilik tüm peygamberlerin sünneti olan bir husustur. Fakat bu konuda dikkat etmemiz gereken bir hususta rızık mevzusudur. Özellikle bazı kardeşlerimiz evlenirken rızık korkusuna kapılıyorlar. Hanım kardeşlerimizde bu endişe oluyor. İşte falankes işsizdir güçsüzdür. Nasıl geçineceğiz diye dile getiriyorlar. Bu konuda yine Rabbimiz Nur Suresi 32. ayette bunun cevabını şöyle veriyor, Sizden bekâr olanları, kölelerinizden ve cariyelerinizden durumu uygun olanları evlendirin. Eğer bunlar yoksul iseler, Allah onları lütfuyla zenginleştirir. Allah, lütfu geniş olandır, hakkıyla bilendir.’ demek ki biz evlendikten sonra rızkımızı düşünmeye gerek yok.”

Hazreti Muhammed’in ‘Rızkınızı nikâhta arayın.’ hadisiyle şerifiyle konuşmasına devam eden Uçar, “Ey gençler iş mi istiyorsunuz, çalışmak mı istiyorsunuz. Evlenin. Bu konuda ey kardeşlerim, bacılarım, gençler!  Yüreğimizin ferah olması lazım. Rızkı veren Allah u Teâlâ’dır. Bu nedenle özellikle batının oyunlarına ve yakınlarımızdan kulağımıza fısıldayanlara itibar etmeyelim. Biz Allah ve Resulünün sözlerine kulak vereceğiz. Eğer bu ayet ve hadislere hakkıyla iman edersek Allah diyecek ki; ‘yürü ya kulum!’ . Ancak ebeveynlerin bu konuda yapması gerekenler var. Eğer evliliği zorlaştırırsanız, zinayı kolaylaştırırsınız. Allah muhafaza etsin. Bu nedenle özellikle bu zamanda evliliği zorlaştırarak gençlerin günaha girmesine sebep olup büyük bir vebale girmeyelim.” şeklinde konuştu.

Konuşmaların ardından sona eren etkinliğe bazı kurum amirleri, STK ve siyasi parti temsilcileri ile vatandaşlar katıldı. (Süleyman Tunç-İLKHA) 

Haberin Videosunu İzlemek İçin Tıklayınız

Bu haberler de ilginizi çekebilir