"Kerbela cennet ve cehennem arasında ince bir çizgiydi"
Peygamber Sevdalıları Vakfı Marmara Koordinatörlüğü tarafından Bursa’da düzenlenen Kerbela programında konuşan Marmara Koordinatörü Mehmet Ali Ortaç, Kerbela'nın cennet ve cehennem arasındaki ince bir çizgi olduğunu söyledi.
Peygamber Sevdalıları Vakfı, muharrem ayı münasebetiyle Türkiye’nin birçok ilinde düzenlediği Kerbela etkinlikleri kapsamında Bursa’da bir etkinlik düzenledi. Marmara Koordinatörlüğü tarafından Ördekli Kültür Merkezi’nde düzenlenen program halkın yoğun katılımıyla gerçekleşti.
Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programda konuşan Peygamber Sevdalıları Marmara Koordinatörü Mehmet Ali Ortaç, Kerbela’nın cennet ve cehennem arasında ince bir çizgi olduğunu söyledi.
Ortaç, "Allah Resulü bin bir türlü cefayla insanların huzur ve selameti için İslam hükümlerini hâkim kılmış. Tabiri caizse, adeta treni rayına koymuş. Ancak açıktan her türlü günahı işlemekten, zulüm yapmaktan dahi çekinmeyen Yezid, Allah Resulü ve ashabının rayına koydukları treni raydan çıkarmıştır." dedi.
“Kufe’liler, korku ve çıkarları için Yezid’in yanında yer aldılar”
Hazreti Hüseyin’in böylesi bir durumda yapılması gerekeni yaptığını ve ceddi Hazreti Muhammed’in (Sallalahu Aleyhi Vesellem) dinine sahip çıktığını hatırlatan Ortaç, “Müslümanların ıslahı için gelen davetler neticesinde Kerbela’ya doğru kıyam sancağını açıp kervanı yola çıkarmıştır. Hazreti Hüseyin, bilinç ve imanından dolayı yüreğinde Allah'ın dinine karşı oluşan sorumluluk hissi çıkarmıştır. Geride kalanlar ise tarihi bir fırsatı kaçırdıklarının farkında değillerdi. Ona kıyam için söz veren, biat edenlerin çoğu sözlerinden döndüler. Kufe’liler, korkuları ve çıkarları sebebiyle zalim Yezid’ in ordusuyla birlikte hareket ederek peygamber ailesine saldırdılar. Kerbela'da, Yezid ordusundan 88 kişi ölürken, Ehli Beyt’ten 23, geri kalanı yarenlerinden ise toplamda 72 Müslüman şehit olmuştur.” diye konuştu.
“Kerbela cennet ve cehennem arasında ince bir çizgiydi”
Ortaç, “Kerbela'da Hazreti Hüseyin ve yarenlerinin ölümü, herhalde ölümlerin en güzeliydi. Onlar güzel yaşayıp güzel öldüler. Gönlünde güzel ve temiz duygular taşıyanlar güzel yaşar. Ancak güzel yaşayanlar güzel ölebilirler. Kerbela cennet ve cehennem arasında ince bir çizgiydi. Yezid ordusunda bir komutanken, Hazreti Hüseyin tarafına geçen Hür bin Yezid, aslında adımını cennete atmıştı. Hazreti Hüseyin tarafında olması gereken Sad bin Ebi Vakkas’ın oğlu Ömer ise maalesef Yezid’in ordusunda komutan kalarak ve Ehli Beyt'e ilk oku atarak, adeta kendisine cehennemi tercih etmiştir.” ifadelerini kullandı.
Günümüzde sadece Türkiye'de ismi Hüseyin olan 2 milyon insanın yaşadığını belirten Ortaç, ismi Yezid olan tek bir kişiye rastlanılmadığını ifade etti.
“Hazreti Hüseyin’in yola çıkardığı kervan bugün de yoluna devam ediyor”
Ortaç, “Hazreti Hüseyin, kıyam ruhunu dedesi, anne ve babasından gördüğü İslami eğitim ve terbiye ile gönlüne yerleşen güçlü iman çekirdeklerinden, çocukluğunun geçtiği cami, Kur’an-ı Kerim'den ve çevresinden kazandığı İslam'i bilinç, bir de Kerbela'da savaş meydanında dahi, gözü gibi esirgediği cemaatle kıldığı namazlardan almıştı. Bizlerin ve çocuklarımızın kıyam ruhuna sahip olması için, İslam'ın yaşandığı bir yuvaya sahip olmalı, camiye geliş gidişlerimiz, cemaatle namazlarımız ve bilinçli bir İslami çevremiz olmalıdır. Hazreti Hüseyin’in yola çıkardığı nurlu kervan daima ve her çağda Peygamberin davasına, dinine sahip çıkmak ve toplumu ıslah etmek için Hüseyin’i rehberlerin öncülüğünde yoluna devam edecek ve yoluna devam ediyor.” şeklinde konuştu. (Nizamettin Aşkın-İLKHA)