"Kalem tutması gereken oğluma silah tutturuyorlar"
Diyarbakır'da, çocukları dağa kaçırıldığı gerekçesiyle eylem yapan aileler, bir eğitim öğretim yılına daha çocuklarından ayrı girmenin üzüntüsünü yaşadıklarını belirttiler.
2019-2020 eğitim öğretim yılı bugün başladı. Milyonlarca çocuk ders başı yaptı. Diyarbakır'da HDP İl Binası önünde eylem yapan anneler ise kaçırılan çocuklarının eğitimden mahrum kaldığına dikkat çekti.
Kaçırılan Özkan Aydın’ın babası Süleyman Aydın, bugün eğitim öğretimin ilk günü ve oğlu yanında olmadığı için çok hüzünlendiğini söyledi.
Oğlu daha kaçırılmasıydı şu anda üniversite sınavlarına hazırlanacağını ifade eden Aydın, "Eğer okulu bitirseydi polis olmayı istiyordu. Kandırıp götürdüler. Oğlumun anası kederinden ilaç tedavisi görüyor ve buraya gördüğü tedaviden dolayı gelemedi. Ben yalnız gelmek zorunda kaldım. Eşim perişan bir halde. Oğlum okulu seviyordu. Hem okuyor hem de erkek kuaföründe çalışıp harçlığını çıkarıyordu. Kendi halinde bir çocuktu." dedi.
"Oğlum için okul alışverişi yapacaktık"
Baba Aydın, sözlerini şöyle sürdürdü: "Oğlum Özkan, şimdi burada olsaydı okulu için alışverişine çıkacaktık, eksiklerini giderecektik. Bütün istediklerini alacaktım. Eğitim başladı ama oğlum yanımda değil. Yüreğim buruk, çok üzülüyorum. Ben sadece oğlumun gelmesini istiyorum."
Bir yıl önce PKK/HDP tarafından kaçırılan oğlu Mustafa Biçer için eylem yapan anne Ayşegül Biçer, bugün oğlu yanında olsaydı okula başlayacağını söyledi.
Biçer, "17 Kasım 2018 yılında sabah saatlerinde oğlum evden çıktı gitti. Bir daha geri dönmedi. 19 Kasım'da çocuğumdan haber aldım YPG ile beraber olduğu söylendi bize. Çocuğum son olarak bu binaya gidiyor ve kayboluyor, görüntülerde var." dedi.
"Kalem tutması gereken oğluma silah tutturuyorlar"
Anne Biçer, gözyaşları içinde sözlerini şöyle sürdürdü: "Çocuğum yanımda olmadığı, okuluna gidemediği için kızlarım üzüntüden okula gidemediler. Mustafa’dan dolayı onlarla ilgilenemiyoruz. Rabbim bize bu acıyı yaşatanlara, bu acının aynısını tattırsın. Oğlum bugün okullarda olması gerekirken dağda silahla, bombayla oynuyor. Ben onun elinde kalem olmasını isterdim, defterle yazmasını isterdim. Artık gücümüz kalmadı tükeniyoruz. Biz buraya gelirken ya zafer ya ölüm demiştik. Söylememize devam ediyoruz. Bu mücadele sonuna kadar devam edecek bu evlatları ya sağ ya ölü alacağız, bekliyoruz."
"Oğlum imam olmak istiyordu"
Çocuğunun, okulunu bitirdiğinde hayallerinin olduğunu belirten Biçer, "Benim oğlum imam olmak istiyordu. Sohbet etmeyi çok seviyordu zaten. Oğlumun aklını çeldiler, hayatını kararttılar. Hepimizin hayatını kararttılar. Buradan bütün ailelere sesleniyorum; sakın ama sakın PKK'nin ve HDP’nin olsun hiçbir tehdidine aldırmayın, buraya gelin eylemimizi devam ettirelim. Sesimize ses katalım." şeklinde konuştu. (Mehmet Sait Çelik, Ömer Adıgüzel - İLKHA)