"İnsanın ellerinde şifa enerjisi var farkında değiliz!"
Dr. Ender Saraç, "İnsanın ellerinde şifa enerjisi var farkında değiliz. Bir iş yapacağımız zaman ellerimizle dokunup göz göze bakmayı unuttuk. Bir yemek yapacağımız zaman, bir şey yiyeceğimiz zaman o enerjiyi hissedin ellerinizde." dedi.
İpekyolu Kalkınma Ajansının Koordinesinde Adıyaman Valiliği, Adıyaman Belediyesi, Adıyaman Üniversitesi, Adıyaman Ticaret ve Sanayi Odası ile Tarım Kredi Birlik A.Ş.’nin desteklediği Adıyaman Badem Zirvesine konuşmacı olarak katılan Dr. Ender Saraç bademin insan sağlığı üzerindeki etkilerinden bahsetti.
Ticaret ve Sanayi Odası Başkanlığı Konferans Salonunda bademin sağlıklı yaşam ve insan sağlığı üzerindeki olumlu etkileriyle ilgili bilgi ve tecrübelerini katılımcılara aktaran Saraç; badem üretimi değer zincirinde yer alan paydaşlardan üreticiler, sanayiciler, kamu kurum ve kuruluş temsilcileri, akademisyenler ve tüccarlar Adıyaman Bölgesel Badem Zirvesi'nde bir araya gelerek bademin nasıl ve ne şekillerde tüketilmesi gerektiğini de ifade etti.
İnsanların bire bir sıcak ilişkiler yerine sosyal medya ile zaman geçirmesinin insanlar arasındaki enerjiyi aldığını belirten Saraç "İnsanın ellerinde şifa enerjisi var farkında değiliz. İnsanoğlu muazzam bir yaratıktır. Bir iş yapacağımız zaman ellerimizle dokunup göz göze bakmayı unuttuk. Ellerimizde telefonla meşgul oluyoruz. Neredeyse ev içinde whatshap grubu kurup aile bireylerinin durumunu soracağız. Sevdiklerinize dokunun ellerimiz boş değil, ellerimizde şifa var. Bir yemek yapacağımız zaman, bir şey yiyeceğimiz zaman o enerjiyi hissedin ellerinizde. O yemeğin hazmı ve tadı değişecektir." dedi.
Eskiden insanlar bir iş yapacakları zaman, kullandıkları dilin de önemini ortaya koyduklarını ifade eden Saraç "Tasavvuf ehli olanlar bir iş yapacakları zaman mutlaka bir besmele çeker, sağ elle sağ tarafa doğru çevirir. Böyle yapmakla oraya enerji akıtıyor. Hindistan'da yemek kutsanır, bütün kültürlerde bu vardır. Şimdilerde ise ne sofra duamız kaldı, ne bir arada bakışmalarımız ne dokunmalarımız kaldı. Yemekte bile telefonla meşgul oluyoruz. En azından yemeklerde bir araya gelerek birbirinizle temas kurun. Bir yemek yaptığınız zaman onun şifa olacağına inanarak yiyin." ifadelerini kullandı.
Yeme içme ve sofraların insan üzerinde etki ettiğini belirten Saraç "Eskiden erkek erkek gibi, kadın da kadın gibiydi. Erkekler at biner, yol yürürdü. Şimdi o kadar rahatız ki; kışın üşümüyoruz kalorifer var. Yazın terlemiyoruz klima var. Her yere araçla gidiyoruz. Merdiven çıkmıyor, asansör kullanıyoruz. Egzersiz yapmayı ihmal etmeyin." şeklinde konuştu.
Günümüz kadınlarının, erkeklerin özelliklerine sahip olmaya başladıklarını belirten Saraç, "Günümüz bayanları da biraz erkekleşti. Çok fazla sorumluluk yüklendi. Anne mi olsunlar, çalışan kadın mı olsunlar, eş mi olsunlar? Bu şekilde bayanlar da yorgun düştü. İlişkiler monotonlaştı. Bundan dolayı bayanların östrojen gıdalara dikkat etmeleri lazım. Gündüzleri ada çayı için. Akşamları aslan pençesi gibi çaylar için." dedi. (Cemil Özdaş - İLKHA)