"Ben oğlumun haçlı siyonistlere alet olmasını istemiyorum"
Oğlunun dağa kaçırıldığı gerekçesiyle HDP binası önünde oturma eylemi başlatan baba, çocuğunun haçlı siyonistlere hizmet etmesini, alet olmasını istemediğini belirtti.
HDP'liler tarafından oğlunun kandırılarak dağa kaçırıldığı gerekçesiyle HDP binası önünde oturma eylemi başlatan ve oğlunun geri verilmesini isteyen baba Rauf Biçer, çocuğunun haçlı siyonistlere hizmet etmesini, alet olmasını istemediğini söyledi.
Daha önce HDP'lilerce oğlunun dağa kaçırıldığı iddiasıyla oturma eylemi başlatan Hacire Akar annenin mücadelesinden sonra evladı dağa giden diğer aileler de HDP İl Başkanlığı önünde oturma eylemi başlattı.
18 yaşındaki oğlu Mustafa Biçer'in 11 ay önce adalet mitingine katıldığı esnada slogan attığı gerekçesiyle gözaltına alındığını belirten Rauf Biçer, "Mitingde oğlum slogan attığı için 2 gün nezarette kaldı. Nezarette HDP/PKK'liler tarafından çocuğumun beyni aşılandı ve Kobani'ye götürüldü. Oğlum Mustafa 2'nci gün telefonla beni arayarak YPG/PKK'ye katıldığını, Akçakale sınırına 5 saat boyunca diz üstü gittiğini, elbiselerinin yırtıldığını ve dizlerinin kanadığını söyledi." dedi.
Evlatlarının kandırılmasını ve dağa çıkarılmalarını istemediğini dile getiren baba Biçer, 2'nci günden itibaren çocuğundan bir daha haber alamadıklarını belirterek, "Annesi hastadır. İnsanlar bir gün ölüyor, biz ise her gün, her saat ölüyoruz. Bizim ne bayramımız bellidir ne de günümüz." ifadelerini dile getirdi.
"HDP'liler: Ben kendi çocuğumu getiremiyorum seni çocuğunu nasıl getireyim"
"Biz sağduyulu insanlarız, kimseye zarar gelmesini istemiyoruz. Hepimiz İslam kardeşiyiz. Kime karşı mücadele ediyoruz? Bu neyin kavgası, neyin mücadelesidir? Batıda da Kürtçe konuşuyorum burada da Kürtçe konuşuyorum." şeklinde konuşan Baba Biçer, şunları söyledi:
"Oğlumu götürdüklerinden sonra HDP binasına gittim ve yönetimle konuştum 'çocuğumu istiyorum' dedim. Onlar da bana 'ben kendi çocuğumu getiremiyorum, senin çocuğunu nasıl getireyim.' dedi. Ben oğlumun haçlı siyonistlere alet olmasını istemiyorum. Çocuğumu nasıl götürdülerse öyle de getirsinler." (Ramazan Zeren-İLKHA)