'Evet, Taliban değişti; halkla ilişkiler artık çok daha iyi'
Katar'ın başkenti Doha'daki müzakerelere katılan Taliban, 11 Eylül saldırıları sonrasında dünyanın tepkisini çeken fanatik ilkelere sahip örgütten daha farklı görünüyor.
TRT World İstanbul ofisinde çalışan Kanadalı gazeteci Tanya Goudsouzian, Washington Post için kaleme aldı: "Evet, Taliban değişti; halkla ilişkiler daha da iyi oldu."
İşte makaleden ayrıntılar:
Amerika Birşelik Devletleri, Taliban ile barışı arıyor. Katar'ın başkenti Doha'daki müzakerelere katılan Taliban, 11 Eylül saldırıları sonrasında dünyanın tepkisini çeken fanatik ilkelere sahip örgütten daha farklı görünüyor.
On sekiz yıl önce stadyumlarda gerçekleştirilen kamuya açık infazlar, müzik ve televizyon yasakları, arkeolojik hazinelerin kasıtlı imhası ve zina ile suçlanan kadınların taşlanması gibi konularla manşetlere taşınan Taliban; bugün medyada daha farklı bir şekilde yer alıyor. Bugün, aksine Batı medyasında kriket oynarken, dini bayramlarda güvenlik güçleriyle kucaklaşırken genç Taliban savaşçıları hakkında hikayeler okunuyor. Afganlar bile şaşırdıklarını belirtiyor.
Son zamanlarda Doha'daki tartışmalara katılan Afgan kadınlar, Taliban delegelerinin karşısına oturduklarında ve doğrudan diyalog içinde olduklarında hayrete düştü. Bu, yakın geçmişte düşünülemezdi. Yine de bu, belirgin dönüşümün arkasındaki nedeni sorgulamak için iyi bir neden.
Taliban, üyelerini kurnaz müzakereciler olarak sunmakla birlikte, daha modern bir imajla kamunun karşısına çıkıyor. Daha az muhafazakar bir hareket olarak Afganistan yönetimini devralmaya hazırlanıyor.
Bu yeni durum genel olarak "güncellenmiş" anlamında "Taliban 2.0" olarak tanımlandı. Örgütün elçileri halkla ilişkileri geliştirdi.
TEMEL ODAK NOKTASI: SOSYAL MEDYA
Sosyal medyayı güçlendirmek bu çabanın temel odak noktası. Bazıları buna “silahlanma” diyor. Taliban Kültür Komisyonu, birçok dilde mesaj yayınlamak için Facebook ve Twitter'ı kullanıyor. WhatsApp, Viber ve Telegram ile iletişim kuruyor.
Washington Post'tan Sharif Hassan, Twitter hesabında "Taliban'ın trolleri bugünlerde Twitter'da görülebilir. İsyancıları savunuyorlar. Hatalarını örtbas ediyorlar, hoşlanmadıkları gerçeklerden söz eden gazetecilere saldırıyorlar" dedi.
SÖYLEMDE YUMUŞAMA YAŞANDI
Amaç, hem yerli Afgan izleyicilerinin hem de Batı'nın algılarını manipüle etmek. İslamcı militanlar, Batılı orduyu işgalci, Afgan Ulusal Güvenlik Güçlerini "uşak" olarak nitelendirip, kendilerini vatansever olarak gösteriyorlar. Ayrıca tehdit diliyle değil, gençlere nazik konuşmalarla ulaşmaya çalışıyorlar.
Taliban, 19 Ağustos'taki Afganistan bağımsızlık yıldönümü kutlamalarına katıldı. Afganlara “Allah yolunda cihad ve milliyetçi ayaklanmanın desteklenmesi” ihtiyacını dile getiren bir açıklama yaptı. Açıklamada laik, anayasal monarşinin ortaya çıkmasına ilişkin hiçbir şey söylenmedi.
YENİ ALGI YÖNETİMİ ve TEKNOLOJİYİ KULLANIMLARI DAHİCE
Son derece muhafazakar, hoşgörüsüz bir 15. yüzyıl toplumuna dönüş isteyen bir hareket için, modern algı yönetimi ve anarşik 21. yüzyıl teknolojisinin bu derece kullanımı, dahice olarak nitelendirilebilir.
Yine de, Taliban'ın bugün Kabil'de egemen olan açık toplumu kucaklamak yerine 1996'dan 2001'e kadar idaresi altındaki toplumu tercih edeceğine ilişkin birçok işaret var. Taliban 2.0 sadece bir güncelleme olarak maskeleniyor. Hedefleri, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesini, demokratik devlet ilkeleri, mevcut anayasası ve ABD'nin şartlarını geçersiz kılmak. işkence yasakları, dini hoşgörü, evrensel eğitim, eşit haklar, dünya çapında vatandaşlara verilen çeşitli özgürlüklere ilişkin ret görmeyi bekliyoruz.
SEÇİM KONUSU
Peki seçimler? 6 Ağustos'ta Taliban, Afganlara bu yılki seçimleri boykot etme çağrısında bulundu. 1996'dan 2001'e kadar Taliban yönetiminde hiçbir zaman seçimler yapılmadı ve Doha'da seçimlere yönelik bir taahhütte bulunulmadı. Taliban kontrolü yeniden ele geçirip toplumu dini bir diktatörlüğe zorladığında, bireysel temsilin temel ilkesi ortadan kalkacak.
BAZILARI KAZANILAN HAKLARIN KORUNACAĞINA İNANIYOR
Bazıları Taliban'ın 2001'den bu yana kazanılan hakların korunmasına dair taahhütlerde bulunduğunu ve bu hakların İslami ilkelere uygun olarak korunacağını savunuyor.
Ancak bu ilkeler Taliban yönetimi sırasında, daha farklı sonuçlar doğurdu.
Amerika Birleşik Devletleri anlaşmak, tarihindeki en uzun savaşı bitirmek istiyor. Batılı müzakerecilerin bir hedefi var. Afganistan'dan çekilmek ve zarif bir çıkış karşılığında önemli tavizler vermek. Yeniden markalaştırılmış bir Taliban ile anlaşma sonucunda Twitter yayınları, Facebook siteleri veya kriket maçlarıyla kimsenin kandırılmayacağını değerlendiriyorlar.
Bugünün Taliban'ı, kendini saf bir dünyaya nasıl pazarlayacağına dair çok daha iyi bir anlayışa sahip olabilir - ama yine de Taliban.