Arınç'tan 'Abdullah Gül, Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan' çıkışı
Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu üyesi Arınç, yeni parti kurma çalışmaları yürüten Abdullah Gül, Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu ile ilgili dikkat çeken ifadeler kullandı.
Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu üyesi Bülent Arınç, AK Parti'nin 18. kuruluş yıl dönümüne ilişkin açıklamalar yaptı.
Arınç, "18 yıl dolu dolu geçti. Benim milletvekilliğim AK Parti'de 3 dönem oldu, Fazilet ve Refah'la 5 dönemi tamamlamış oldum. Aktif siyasete veda etmiştim. Sayın Cumhurbaşkanımızın tensipleriyle Yüksek Asker İstişare Kurulu üyeliğin sürdürüyorum. Türkiye en büyük kalkınmayı, toplumsal barışı bu dönemde gördü. Özgürlüğün tadına bu dönemde vardı" dedi.
"EN BÜYÜK İHANETİ 15 TEMMUZ HAİN DARBE GİRİŞİMİNDE GÖRDÜK"
AK Parti'nin 18 yılını değerlendiren Arınç şunları söyledi:
"Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi uygulama safhasındadır. Bu partiyi kuranlardan biri olarak ilk toplantımızda genel başkanlığa Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ı ben önermiştim. Ertesi gün partimizin grup toplantısını yapmıştım. Milletvekillerimiz 53'tü, oy birliğiyle beni grup başkanı yaptılar. AK Parti kapatılmak istendi. Artık Türkye'nin parti kapatmasını da görmüş olduk. Aramızdan şu veya bu şekilde ayrılan arkadaşlarımız oldu. Bunlar bünyemizde hiçbir yara açmadı. En büyük ihanet 17-25'ten sonraki olaylar ve yaşadığımız 15 Temmuz hain darbe girişiminde gördük. Cumhurbaşkanımızın önderliğinde bu badireyi de atlattık."
"DOĞRU BULMUYORUM"
Abdullah Gül, Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu hakkındaki yeni parti iddialarını da değerlendiren Arınç, şu ifadeleri kullandı:
"Bu konulara girmek istemiyorum aslında. İsmi geçen insanlarla çok uzun yıllar beraberliğimiz oldu. Sayın Abdullah Gül benden önce Refah Partisi'nden milletvekili olmuştu. Acıları, sevinçleri paylaşan insanlardık. Sayın Ahmet Davutoğlu ile çok önceden beri bir düşünce adamı olarak fikirlerinden istifa ederdik. 2005 yılında İslam Konferansı Örgütü'nün Mekke'de zirve toplantısı vardı. Sayın Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer buraya katılmayı reddetti. Sanıyorum 'Laiklik ilkesi çiğnenir' diye. Ben katıldım. Benim arkamda Sayın Abdullah Gül ve Sayın Ahmet Davutoğlu vardı. Bu tablonun ölünceye kadar devam etmesini isterim. Bugün AK Parti'nin karşısına geçip muhalefet yapmayı düşünecek, Sayın Cumhurbaşkanımızın otoritesini sarsacak bir düşünceyi doğru bulmam.
"YANLIŞ YAPARSINIZ' DEDİM"
Kendilerine 'yanlış yaparsınız' dedim. Şimdi muhalefette eleştirdiğinde 'Sen onlarla beraberdin' diye vatandaşlar düşünmeyecek mi? Siz bu zaafınızdan kurtulamazsınız. Siz AK Parti'de hizmetler yaptınız. Bugün bu imkanları bulamıyorsanız bize ve size yakışan şey kendi hayatınızı yaşamak ve Türkiye için doğru bildiklerinizi yazmak ve söylemektir. Muhalefet CHP, İYİ Parti, HDP yapsın. Onlara 'Muhalefet olmak size yakışmaz' dedim. Onları dinlemek, empati yapmak anlamak lazım. Gelin konuşalım, hakikaten doğru fikirleriniz varsa beraber yapalım. Ben son zamanlarda Anadolu'yu gezmeye başladım. Malatya'da halkla birlikte oldum. Gördüm ki insanlar benim AK Parti'de kalmamı istiyorlar. Bu arkadaşlarımız yıllarca AK Parti'ye hayat verdilerse, şimdi küçük sebeplerle veya şahsi duygularla bu partileri kurmasınlar. İktidar olma şansları yok yüzde 1'i hedefliyorlarsa onlara yakışmaz. Tayyip Erdoğan Bey halk kahramanı, herkes onu seviyor. Kim ne yaparsa AK Parti'yi yıkamaz."