"Hakkımız olanı istiyoruz"
Toç-Bir-Sen Bitlis Şube Başkanı Emrullah Yurtada, TBMM'de sözleşmeli personelin, sözleşme sürelerinin 4+2'den 3+1'e düşürülmesine yönelik içinde pek çok eksikliğin dolu olduğu yasanın kabul edildiğini hatırlatarak, haklarının verilmesini istedi.
Toç-Bir-Sen ve Bayındır-Memur-Sen Bitlis şube başkanları ve üyeleri, sözleşmeli personelin sözleşme sürelerinin 4+2'den 3+1'e düşürülmesine yönelik yasadaki adaletsizliğin giderilmesi için TBMM'ye mektup gönderdiler.
Ulu Camii meydanındaki Merkez PTT'ye gelen sendika üyeler yazdıkları mektubu personele verdi. Gönderilen mektupların ardından PTT önünde toplanan sendika temsilcileri ve üyeleri basın açıklamasını düzenlediler.
Gurup adına basın açıklamasını okuyan Toç-Bir-Sen Bitlis Şube Başkanı Emrullah Yurtada, "Hatırlanacağı gibi geçtiğimiz günlerde Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde sözleşmeli personelin, sözleşme sürelerinin 4+2'den 3+1'e düşürülmesine yönelik içinde pek çok eksikliğin ve eşitsizliğin dolu olduğu yasa kabul edildi. Sözleşmeli olarak görev yapan; öğretmen, sağlık çalışanı ve din görevlilerinden bir kısmına yönelik yapılan söz konusu iyileştirmede; diğer kamu kurumlarında ve unvanlarda görev yapan personelin yer almaması hiç kuşkusuz çalışma barışını derinden sarsacak, çalışanların moral ve motivasyonunu düşürecektir. Sorun çözmekten ziyade sorunları çoğaltıp çalışma barışını ve adaletini yerle bir eden bu düzenleme, bu haliyle asla doğru değildir." dedi.
"Hakkımız olanı istiyor, kadro mücadelemize destek bekliyoruz"
Sözleşmeli personeli, kendi aralarında eşitsizce ayıran kanuni düzenlemenin kabul edilemez olduğunu dile getiren Yurtada, şunları söyledi:
"Yıllardır, 'İş Güvencesi Kırmızı Çizgimiz.' diyerek, her platformda kadrolu istihdamın hayati bir gereklilik olduğu bilinciyle 4/B'li kardeşlerimizin, 4/A kadrosuna geçirilmesi için mücadele ederken; bugün bir de sözleşmeli personeli bu düzenlemeyle kendi aralarında eşitsizce ayıran kanuni düzenleme hiç bir şekilde kabul edilemez. Bazı kamu çalışanlarını bu düzenlemeyle sevindirirken, diğerlerine üvey evlat muamelesi yapılması toplumsal ve çalışma hayatındaki dengeyi bozmanın yanı sıra, anayasamızın temel eşitlik ilkesiyle de asla bağdaşmamaktadır. Biran önce sözleşmeliliği sona erdirecek ve ayrım yapmaksızın tüm sözleşmelileri kapsayacak şekilde, yeni bir adımın atılması için ilgilileri aklıselim davranmaya davet ediyoruz. Unutulmamalıdır ki düzenleme dışında kalan kamu görevlileri ayrıcalık değil, sadece hakkı olanı talep etmektedir. Verilen sözlerin takipçisi olacağız." (Şükrü Tontaş-İLKHA)