Hasan Sabaz / Haber-Yorum

Raporda, Bin Selman’ın doğrudan sorumlu olduğu, soruşturmanın genişletilmesi gerektiği, Suudi’nin Türkiye’den özür dilemesi gerektiği gibi önemli ayrıntılar da var.

Bu raporun bir bağlayıcılığı yok, ama uluslararası ilişkilerde sürekli kral ailesinin canını sıkacak.

Suudi Arabistan Dış İlişkilerden Sorumlu Devlet Bakanı Adil el-Cubeyr, yaptığı açıklamada raporun kötü niyetli olduğunu iddia etti. Cubeyr, cinayetin işleniş biçimindeki ayrıntılara, delillerin kimi gösterdiğine bakmadan eleştiriler getirdi ve şunları söyledi:

“Raporda, siyasi, ideolojik ve tarihi nedenlerle Suudi Arabistan’a düşman olan taraflarca Krallık ve liderliğini baltalamak amacıyla daha önce kullanılan ifadeler, açıklamalar ve iddialara yer verildi”

Suudi yönetimi buna karşı yeni bir algı geliştirmek için her zamanki gibi etrafa para saçmaya çalışacak, kimi batılı ülkelere ticari anlaşmalar adı altında sus payı verecek. Son dönemlerde özellikle basın alanında ciddi paralar harcayan Suudi yönetimi, “geleceğin kralı” Bin Selman için seferber olacak.

Ama Suudi’yi bekleyen daha ciddi sıkıntılar da var.

Batı ülkelerinin yönetimleri ile silah ticareti ve para transferi anlamında ilişkilerini geliştiren Suudi rejimi hemen her ülkede gazeteciler ve bağımsız hukukçuların hedefi haline gelecek. Amerika’da ise Trump’ın kaybetmesi durumunda daha büyük baskılar gündeme gelebilecek.

Bin Selman’ın “yolsuzlukla mücadele” adı altında tasfiye ettiği ve bir kısım mal varlıklarına çöktüğü prenslerin ülke dışına çıktıklarında muhalif pozisyonuna geçecekleri ve bunun da kirli çamaşırların daha fazla ortaya saçılmasına neden olacağı biliniyor.

Kral Selman ve yakın çevresinin Bin Selman’ın ülkeyi sıkıntıya sokan tasarrufları karşısında daha ne kadar dayanacağı bilinmiyor. Aslında Amerikan ve israil istihbaratı tarafından desteklenen Bin Selman’a karşı ne kadar gücünün olduğu da tartışılır. Kral Selman yapacağı bir hamlede başarısız olması durumunda veliaht prensin daha erken krallığa oturmasına sebep olacağını da biliyor. O yüzden diğer Veliaht prensin kardeşine ve dışlanmış prenslere yeniden alan açma yoluna da gidebilir.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da ısrarla Kral Selman’ı Kaşıkçı cinayetinin dışında gösterme çabası Bin Selman’a karşı harekete geçilmesi çağrısı olarak yorumlanıyor.

Bin Selman, BAE Prensi Bin Zayed’in desteğini arkasına aldığı ve muhalifleri iyice sindirdiğine inandığı için kendini oldukça güçlü hissediyor; ama hava her an değişebilir.

Önümüzdeki süreçte Suudi’nin içinde ve dışındaki gelişmeler Bin Selman için oldukça can sıkıcı olabilir.