AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Halil Özşavlı, TBMM Genel Kurulunda yaptığı konuşmada, AK Parti'nin Kürdçeyle ilgili cesaretlendirici ve teşvik edici adımlar attığını savundu.

Özşavlı, HDP'nin "Ana dilde eğitim verilmesinin, Kürdçe üzerindeki olumsuz etkisi ve sonuçlarının araştırılması" hakkındaki grup önerisi ile ilgili partisi adına TBMM Genel Kurulunda söz aldı.

Konuşmasında AK Parti'den önce ve sonrası Kürdçe ile ilgili kıyaslama yapan Özşavlı konuşmasında şu ifadeleri kullandı:

"HDP grup önerisiyle ilgili olarak sözlerime başlamadan önce AK Parti öncesi ve sonrasını çok kısa kıyaslamak istiyorum. Bununla ilgili olarak da yeni bir tartışmaya mahal vermemek için isim zikretmeden bugün kimlerin kimlerle beraber ittifak kurduğunu ve geçmişte Kürdçe’yle ilgili yasakların kimler zamanında uygulamaya konduğunu takdirlerinize bırakıyorum. 1925 tarihli bir belge, ‘Gonca-i Bahar’ adlı Kürdçe kitabın yasaklanması. 1937 tarihinde, Şeyh Said tarafından okunmuş Kürdçe plağın zararlı sözler taşıdığı gerekçesiyle toplatılması, yasaklanması. 1944’te Bağdat'ta Necah basımevinde Kürdçe olarak bastırılmış olan ‘Barbu’ adlı kitabın dağıtılmasının, yurda sokulmasının yasaklanması. Böyle onlarca, yüzlerce belge var."

AK Parti döneminde 2003 yılında Batman’da Kürdçe dil kursunun açıldığına dikkat çeken Özşavlı, "Bugün bilim adamlarının, Kürdçe ile ilgili toplumsallaşmış Kürdçe ile kurumsallaşmış diye 2 tane tabir vardır. Toplumsallaşmış Kürdçe; günlük hayatta Kürdçe'nin kullanılmasıyla ilgilidir. Kurumsallaşmış Kürdçe ise şöyle geçer: Kürdçe'nin 2002'den sonra TBMM'de, eğitim alanlarında, medyada, yerel yönetimlerde, mahkemelerde, camilerde ve sanat ortamında ve benzeri diğer alanlarda kullanılması anlamına gelir. Tarih dikkatinizi çekmiştir. 2003 yılında ilk defa Batman'da özel Kürdçe dil kursu açıldı, akabinde Muş'ta, Bingöl'de ve diğer illerde açılan kurslar bunu takip etti. Fakat aynı yıllarda ilgisizlikten dolayı bu kurslar kapanmaya başladı.” diye konuştu.

AK Parti döneminde Kürdçe ile ilgili yayınların başladığına vurgu yapan Özşavlı, “TRT 3 ve TRT 1 radyolarında Kurmancı ve Zazaca lehçelerinde programlar yapılmaya başlandı. 2004'te çıkartılan bir yasayla yönetmelik hazırlandı, 2009'da TRT Şeş yayın hayatına başladı. AK Parti’nin Kürdçeyle ilgili bu cesaretlendirici, teşvik edici adımlarından sonra her tarafta bunun meyveleri görülmeye başlandı. Diyanet İşleri Başkanlığı Kur'an-ı Kerim'i Kürdçe'ye çevirdi, basımını sağladı. Birçok yerde Kürdçeyle ilgili adımlar atılmaya başlandı. Günümüze gelince, artık akademik olarak Kürdçe her yerde, isteyen üniversiteler Kürd dili ve edebiyatı bölümünü açabilmekteler.” ifadelerini kullandı. (Abdurahman Uğurlu-İLKHA)