“Allah'ın sevgisini kazanmak için oruç tutuyoruz”
Ramazan ayını oruç tutarak geçirmeye çalışan çocuklar, kendilerine henüz farz olmasa da Allah'ın rızasını ve sevgisini kazanmak için bu yaşta oruç tuttuklarını söylediler.
Çocuklar için on bir ayın sultanı ramazan ayının başka anlamları vardır. Yetişkinlerden farklı olarak, çocuklar için ramazan; merak, paylaşım, eğlence ve biraz da büyüme arzusu demektir. Ramazan ayı oruç tutmanın dışında, gece sahura kalkmak, iftar zamanı kalabalık ve yemek çeşidinin bol olduğu sofralar, teravih namazı için camiye gitmek, mukabeleye katılmak çocuklar için bir sevinç kaynağı…
Henüz küçük yaşlarına rağmen oruç tutan çocuklar, bu davranışlarıyla büyüklere adeta örnek oluyor. Ramazan ayını büyük bir coşku içerisinde geçirdiklerini dile getiren Gaziantepli çocuklar, bu mübarek ayın güzelliğinden faydalanmak için oruç tuttuklarını söylediler.
Kendilerine henüz farz olmadığı halde ramazan ayında oruç tutmanın sevincini yaşayan çocuklar, on bir ayın sultanı ramazan ayında oruç ibadetlerini yerine getirdikleri için çok mutlu olduklarını ve küçük bedenleriyle oruç tutabildikleri için çok huzur bulduklarını söylediler.
Oruçlu oldukları halde hem Kur'an-ı Kerim ve kitap okuduklarını hem de oyun oynadıklarını anlatan çocuklar, oruç tutarken hiç zorlanmadıklarını, Allah’ın kendilerine yardım ettiğini dile getirdiler.
Oruçlu olmayı fırsat bilerek ramazanı camilerde teravih namazı kılarak ve Kur'an-ı Kerim okuyarak ihya etmeye çalışan çocuklar, oruç ile ilgili duygu ve düşüncelerini paylaştı.
Allah'ın rızasını kazanmak için oruç tuttuğunu belirten 13 yaşındaki Rabia Zehra Kervancı, geçtiğimiz yıllarda ramazan ayının bazı günlerinde oruç tutabildiğini, ancak bu yıl bütün oruçlarını tutacağını dile getirdi.
“Oruçluyken fakirlerin durumunu daha iyi anlıyoruz”
Oruç tutmayı çok sevdiğini belirten Kervancı, “Ramazan ayı ümmetin ayıdır. Ramazan ayı bizim ayımız olduğu için çok heyecanlanıyorum. Ramazan gerçekten insana heyecan veriyor. Hem oruç tutuyoruz hem de okula gidiyoruz. Allah-u Teala bize yardımcı oluyor. Oruçlarımı tutmaya özen gösteriyorum. Geçen yıllar tam olarak oruçlarını tutamıyordum, inşallah bu yıl hepsini tutmaya çalışacağım. Zaten Allah yardım ediyor. Oruçluyken fakirlerin durumunu daha iyi anlıyoruz ve empati yapmış oluyoruz. Ramazan ayı dolu dolu geçiyor. Teravih namazına gidiyoruz, Kur'an-ı Kerim okuyoruz ve mealini de okuyarak Allah'ın bize ne söylediğini daha iyi anlıyoruz. Bu şekilde daha iyi bir Müslüman oluyoruz. Oruç tutmak bence zor değil. Çünkü Allah-u Teâla yardım ediyor. Rabbim emrettiği için, Rabbimizin istediği şekilde ibadet edince bize yardım ediyor.” dedi.
"Hem okulumuza gidiyoruz hem de orucumuzu tutuyoruz"
Kendilerine henüz farz olmasa da Allah'ın rızasını ve sevgisini kazanmak için bu yaşta oruç tuttuklarını söyleyen 11 yaşındaki Sümeyra Kervancı, “Geçen ramazanlarda tam olarak orucumu tutamadım, ama bu ramazanda itinayla oruçlarımı tutmaya çalışıyorum. Ramazan ayı ümmetin ayıdır. Bu yüzden oruç tutuyoruz. Oruç tutarken hiç zorlanmıyoruz. Çünkü Allah-u Teala bizlere yardım ediyor. Biz hem okulumuza gidiyoruz hem de orucumuzu tutuyoruz. Allah-u Teala bize yardım ettiği için zor olmuyor.” ifadelerini kullandı.
“Allah'ın sevgisini kazanmak için bu yaşta oruç tutuyoruz”
Ramazan ayının güzelliklerinden de bahseden Kervancı, “Ramazan ayında sahura ailece kalkıyoruz ve iftarda aileler birbirlerini yemeğe davet ediyorlar. Bu yüzden akrabalık bağları daha güçlü oluyor. Yine ramazanda daha fazla Kur'an-ı Kerim okunuyor. Karnımız aç olduğu gibi ruhumuzda aç; ruhumuzun açlığını Kur'an-ı Kerim okuyarak gideriyoruz. Ailecek akşamları teravihe gidiyoruz, yine mukabeleye katılıyoruz. Ramazan ayı gerçekten çok güzel bir ay ve bu ay oruç tutarak, ibadetlerimizi daha fazla yaparak geçirdiğimiz bir ay. Oruç bize farz değil, ama biz şimdiden oruç tutuyoruz ki büyüdüğümüzde bize zorluk olmasın. Şimdiden namazlarımızı kılıyoruz ki büyüdüğümüzde de alışkanlık olsun. Allah'ın sevgisini kazanmak için bu yaşta oruç tutuyoruz. İbadetlerimizi de bu yaşta yapıyoruz. Çünkü bu yaşta daha çok sevap kazanıyoruz.” şeklinde konuştu.
“Rabbimizi sevdiğimiz için oruç tutuyoruz”
Oruç tuttuğu için çok mutlu olduğunu ve bu yıl bütün oruçlarını tutmasına rağmen hiç zorlanmadığını belirten 12 yaşındaki Ökkeş Özdede, şöyle konuştu:
“Oruç tutmak bazı günler zor oluyor, bazı günler kolay oluyor. Ama Allah-u Teâla bize yardım ediyor. Oruçluyken Allah'ın yardımına çok inanıyorum. Ramazan ayında herkes teravihe geliyor ve camiler de dolup taşıyor. Ramazan ayı Kur’an-ı Kerim'in indiği aydır. Bundan dolayı herkes Kur’an okuyor. Allah rızası için teravihe geliyor. Ramazan ayında herkes oruç tutuyor. Biz de Allah rızası için oruç tutuyoruz. Oruç tutmak büyüklere farz, küçüklere aslında farz değil. Ama yine de Allah rızası için oruç tutuyoruz. Rabbimizi sevdiğimiz için oruç tutuyoruz.”
“Oruç tuttuğumuz için Allah bize yardım ediyor”
Ramazan ayının başladığından beri oruç tuttuğunu belirten 10 yaşındaki Ahmet Boztilki de “Kur'an-ı Kerim bize bu ayda indirilmiştir. Rabbimiz eğer Kur’an-ı Kerim'i indirmeseydi, ramazan ayında sadece oruç tutardık. Ramazan ayını seviyorum. Geçen yıllar fazla oruç tutamadım, ama inşallah bu yıl hepsini tutmaya çalışacağım. Ramazan ayında bazı kişiler hasta olduğundan dolayı oruç tutamıyor. Bizler de küçük olduğumuz için oruç bize farz değildir, ama yine de orucumuzu tutuyoruz. Çünkü büyüklerimiz oruç tuttuğunda 3 sevap kazanıyorsa biz 6 sevap kazanıyoruz. Oruç tutmak zor olmuyor. Sabahları uyandığımda çok susamış oluyorum, ama gün içerisinde susuzluğum gidiyor. Oruç tuttuğumuz için Allah bize yardım ediyor.” diye konuştu.
“Oruç bize güzel hasletler kazandırıyor”
11 yaşındaki Arda Güner ise şunları kaydetti:
“Oruç bize zorluklara dayanmamızı, kötü alışkanlıklardan uzak durmamızı ve kötü söz söylememeyi öğretiyor. Yardımlaşmayı, insanlara iyilik yapmayı ve bize kötülükleri örnek almamamızı öğretiyor. Allah'ın verdiği nimetlerle iftarımızı açıyoruz ve sahura kalkıyoruz. Ramazanda herkes teravih için camiye geliyor, ben de ailemle birlikte teravihe geliyorum. Bu ayda herkes daha çok namaz ve Kur’an-ı Kerim okuyor.” (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)