HABER MERKEZİ

Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) İstanbul'daki yerel seçimleri yenileme talebine ilişkin, ABD'den ilk tepki geldi. ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, "Not ediyoruz" denilerek ucu açık bir mesaj gönderildi. Amerika’daki seçimlerin üzerindeki şaibe henüz giderilmemişken Türkiye’nin iç işlerini hatta sadece İstanbul’u ilgilendiren bir seçim ile ilgili Amerika’dan bu tür açıklamaların gelmesi, ‘mesele sadece İstanbul seçimleri değil! NOT EDENE BAK!’ dedirtti.

ABD'DEN İLK AÇIKLAMA: NOT EDİYORUZ

ABD Dışişleri Bakanlığı, YSK’nın İstanbul seçimlerini yenileme kararına yazılı bir açıklama ile tepki gösterdi. Açıklamada, "Türk yetkililere bu seçim sürecini yasalara uygun şekilde sürdürme çağrısı yapıyoruz" denildi. ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, "Özgür ve adil seçimler ile meşru seçim sonuçlarının kabulü bütün demokrasiler için elzemdir" ifadeleri yer aldı. YSK'nın İstanbul seçimlerini tekrarlama kararı verdiği belirtilen açıklamada, "Türkiye'nin diğer dostları gibi biz de İstanbul seçimlerinin yenilenmesiyle ilgili bu olağandışı durumu not ediyoruz" denildi. Açıklamada, "Türkiye’nin uzun ve gururlu bir demokrasi geleneği var" ifadeleri kullanılarak, "Türk yetkililere bu seçim sürecini yasalara uygun ve AGİT taahhütleri, NATO müttefiki statüsü ve Avrupa Birliği’ne üye olma isteğine uyumlu şekilde sürdürme çağrısı yapıyoruz" ifadeleri kullanıldı.

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞINDAN ABD'YE TEPKİ

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Morgan Ortagus ve ABD Kongre üyelerinin İstanbul'da yerel seçimlerin yenilenmesine dair açıklamalarına ilişkin, "Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından alınan bu karara herkesin saygı göstermesi gerekir. Benzer gelişmelerin ABD ve başka ülkelerde de yaşandığının, bunların demokrasinin kuralları çerçevesinde çözümlendiğinin hatırda tutulması gerekir." ifadesini kullandı. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ortagus ve ABD Kongre üyelerinin İstanbul'da yerel seçimlerin yenilenmesine ilişkin yaptıkları açıklamalar hakkında Aksoy, Bakanlığa yöneltilen soruya yazılı yanıt verdi. Aksoy, özgür ve demokratik seçimlerin Türkiye'nin devlet geleneğinin vazgeçilmez bir parçası olduğunun altını çizerek "Her seçimde ulaşılan yüksek katılım oranı, halkımızın demokrasiye olan bağlılığını ve seçim sistemine olan güvenini en iyi şekilde ortaya koymaktadır." ifadesine yer verdi.

"BENZER GELİŞMELER DAHA ÖNCE ABD VE BAŞKA ÜLKELERDE DE YAŞANDI"

İstanbul'da seçimlerin yenilenmesi kararının 31 Mart 2019'da yapılan seçimlerde kanuna aykırı unsurların tespit edilmesi nedeniyle alındığına ve bu kararın seçim sonuçlarından bağımsız olduğuna işaret eden Aksoy, şunları kaydetti: "Seçimleri yönetme ve denetleme yetkisini Anayasa'mızdan alan ve üyeleri yüksek yargı organları mensupları arasından seçilen YSK tarafından alınan bu karara herkesin saygı göstermesi gerekir. Benzer gelişmelerin daha önce ABD ve başka ülkelerde de yaşandığının, bunların demokrasinin kuralları çerçevesinde çözümlendiğinin hatırda tutulması gerekir. Türk halkının iradesinin sandığa en doğru şekilde yansıması hem kanunlarımızın hem de uluslararası yükümlülüklerimizin bir gereğidir. Bunun yerine getirilmesi, bundan önceki seçimlerde olduğu gibi 23 Haziran'da yapılacak seçimlerde de ülkemizin önceliği olacaktır."

ABD’NİN BAŞKANLIK SEÇİMLERİNDEKİ ŞAİBE HALEN DURUYOR

Donald Trump'ın 9 Kasım'da kazandığı başkanlık yarışındaki yükselişine 'destek olmak isteyen' Rusya'nın seçimlere 'müdahale ettiği' şüpheleri henüz hafızalardaki yerini koruyor. CIA'in de aralarında olduğu istihbarat örgütlerinin Rusya'nın siber saldırılar üzerinden Trump'ın başkan seçilmesine yardım ettiği konusunda etki uzun bir süredir konuşuluyor. ABD’nin kendi ülkesindeki bu şaibeli seçime rağmen Türkiye’deki seçimlerle ilgili yorum yapması trajikomik olarak karşılandı.

TRUMP İÇİN 10 YILLIK SÜRE İÇİNDE PEK ÇOK KEZ YALAN SÖYLEDİM

ABD Başkanı Donald Trump'ın 10 yıl boyunca avukatlığını yapan Michael Cohen Temsilciler Meclisi Denetim Komitesi önünde ifade vermiş ve seçimlerle ilgili şunları söylemişti. Cohen, Trump'ın, Rusya'nın Amerikan başkanlık seçimlerine müdahalesi konusundaki bazı görüşmelerden ve seçim sürecindeki "şaibeli" birçok gelişmeden haberdar olduğunu ileri sürmüştü. Trump'ın eski danışmanı Roger Stone'un Wikileaks'in kurucusu Julian Assange ile telefonda görüştüğünü iddia eden Cohen, Assange'ın "Hillary Clinton'ın seçim kampanyasına zarar verecek ciddi sayıda elektronik postanın birkaç gün içinde sızdırılacağı" bilgisini verdiğini ve Stone'un da bunu Trump'a ilettiğini öne sürdü. Cohen ayrıca, başkan seçilmeden önceki süreçte Trump'ın, daha önce birlikte olduğu iddia edilen bir kadına "sus payı" olarak bir ödeme yaptırdığını ve bunu kamuoyundan sakladığını iddia etti. Trump'ın eski avukatı, söz konusu ödemeyi kendi hesabından yaptığını, Trump'ın ise daha sonra taksitler halinde ödemeyi kendisine yaptığını savundu. Trump için "ırkçı" ve "hilebaz" ifadelerini kullanan Cohen, Trump için 10 yıllık süre içinde pek çok kez yalan söylediğini ve bunlardan artık pişman olduğunu belirtti.