"Ramazanın ruhuna aykırı programlar istemiyoruz"
Ramazan'da yapılan etkinliklere dikkat çeken Adıyamanlı vatandaşlar, ramazan ayının ruhuna aykırı programlar istemediklerini söylediler.
11 ayın sultanı ramazan ayına yaklaştığımız bu günlerde birçok kurum ve kuruluş ramazana yönelik programlarını belirlemeye başladı. Vatandaşlar, özellikle belediyeler tarafından düzenlenen programların ramazanın ruhuna aykırı olmaması gerektiğine vurgu yapıyor.
Daha önceki ramazan aylarında "ramazan etkinliği" adı altında düzenlenen eğlence programlarının İslam ile alakasının olmadığına değinen vatandaşlar, bu yıl yapılacak etkinliklerde böylesi görüntüleri görmek istemediklerini kaydettiler.
Müslüman halkın cebinden alınan vergilerle Müslümanların inanç ve hayat tarzına yakışmayan programların düzenlenmesinin hem dünya hem de ahiret boyutuyla büyük bir vebalin altına girmeye neden olduğunu ifade eden vatandaşlar, ramazanın eğlence değil, ibadet ayı olduğunu söylediler.
"Ramazan eğlence ayı değil ibadet ayıdır"
Ramazanın ruhuna aykırı eğlenceli programların bir an önce kalkmasını temenni ettiklerini dile getiren Nevzat Gülegen, "Geçen yıl Adıyaman STK'ları bu konuda çok ciddi bir çalışma yaptılar. 'Ramazan, eğlence ayı değil, ibadet ayıdır.' diye bir sloganımız vardı. Bu sene kamuoyunda çok baskı olunca bu sene güzel haberler aldı. Başta Bursa olmak üzere birçok belediye iptal kararı alıyor. İnşallah ramazan özüne döner. İnsanın maddi ve manevi ruhunu doyuracağı bir aya dönüşür." dedi.
Kur'an ayında İslam'a aykırı etkinlikler istemediklerini dile getiren Mehmet Karaaslan, "Kur'an-ı Kerim ile ilgili bütün programları hem severiz, hem dinleriz. Bu çok güzel bir şeydir. Türkülü ve şarkılı programlar istemiyoruz. Bu tür programlar bizim istemediğimiz tarz da olan şeylerdir. Ramazana has güzel programlar yapılmalıdır." ifadelerini kullandı.
"Gençlerde ramazan şuuru oluşturacak programlar yapılmalıdır"
"Ramazan ayında genç nesiller de göz önünde bulundurularak İslam'ın özüne uygun programlar yapılmalıdır." diyen Ali Tunç, "Etkinlik adı altında düzenlenen şeylerin insanların teravih namazına gitmesine engel olduğunu düşünüyorum. En büyük mahsuru budur. İslam'ın titizliğine uymak gerekiyor. Özellikle genç nesillerde ramazan şuuru oluşturmak için ramazana has olarak günah olmayacak şekilde etkinlikler düzenlenebilir." şekline konuştu.
Mehmet Polat, "Ramazan ayını eğlence ayına dönüşmesine sebep olacak çalgılı eğlencelerin yerine Mevlid-i Şerif ve Kur'an okunması gerekir. İlahiler okunabilir. Kadın ve erkelerin bir arada olması ve beraber eğlenmesi oruca da İslamiyet'e de aykırıdır." dedi.
Mehmet Öztürk da "Kadın ve erkeklerin bir arada olmaması ve ramazana uygun olmayan şeylerin yapılmaması gerekiyor. Dinen İslam'a uygun olan şeyleri yapmalıyız. Özellikle ramazanlarda kadın ve erkeklerin bir arada halay çekmesi… Bu inancımıza aykırıdır. İnsanların bunu yapmaması gerekir. Kur'an okumaları gerekir, fakat kadın ve erkek ayrı şekilde olmalıdır. Bizler dinimizin emirlerine uymak zorundayız." ifadelerini kullandı.
Mehmet Karakuş ise şunları söyledi:
"Biz ramazanda sabah camiye gider, cüz dinler, hatmimizi okuruz. Bu şekilde ramazandan istifade etmeye çalışırız. Kadın, erkek bir arada yapılan programlar uygun değildir. Bu ay şeytanların bağlandığı aydır. Fitre, zekât vermek lazım. Kur'an okumak ve hayır hasenatla bu aydan istifade etmek lazımdır." (Cemil Özdaş - İLKHA)