HÜDA PAR: Hatay’da el konulan çocuklar ailelerine teslim edilmeli
HÜDA PAR Kadın ve Aile Başkanlığı, Hatay'ın Erzin ilçesinde eğitim tedbiri iddiasıyla Sosyal Hizmetler Dairesi tarafından alıkonulan Algül çiftinin 5 çocuğunun ailesine teslim edilmesi çağrısında bulundu.
Hatay'ın Erzin ilçesine bağlı Kızlarçayı Mahallesi'nde yaşayan Ali ve Sümeyra Algül çiftinin 5 çocuğu, 2 ay önce "eğitim tedbiri" iddiasıyla Sosyal Hizmetler Dairesi tarafından alıkonulmasını değerlendiren HÜDA PAR Kadın ve Aile Başkanlığı, bu tür müdahalelerin aile kurumuna savaş açmak olduğunu vurguladı.
HÜDA PAR Kadın ve Aile Başkanlığından yapılan yazılı açıklamada, Algül ailesinin 14 yaşındaki kızı Zehra ile 13 yaşındaki kızı Zeynep'in mahkeme kararıyla Hatay Çocuk Esirgeme Kurumu'na, 12 yaşındaki oğlu İzzet, 7 yaşındaki kızı Rukiye ve 4 yaşındaki kızı Rabia'nın da İskenderun Pervin Tosyalı Sevgi Evleri'ne verildiği hatırlatılırken, ailenin paramparça edildiği kaydedildi.
2 ay önce jandarma tarafından alınan 5 çocuğun, ailesinden gizlendiği ifade edilen açıklamada, "Hatay'ın Erzin ilçesinde yaşayan Ali ve Sümeyra Algül çiftinin çocuklarına Sosyal Hizmetler Dairesi tarafından Şubat ayından beri ebeveynleri tarafından ‘okula gönderilmedikleri’ gerekçesi ile el konulduğu ortaya çıktı. Aile avukatının konuya dair açıklamasında; 5 çocuğun iki ay önce jandarma tarafından ailenin elinden alındığı, önce belli bir süre çocukların aileden gizlendiği ifade edildi. El konulan 5 çocuktan 2’sinin okul çağında dahi olmadığı ifade edildi." denildi.
Yapılan bu olayın insani ve ahlaki olmadığı vurgulanan açıklamada şöyle devam edildi:
"Daha okul yaşına bile gelmemiş çocuklara sözde uzman bir görevlinin raporu ile el koyanların söz konusu kararını insani ve ahlaki olarak değerlendirmek mümkün değildir. Gerek ailenin gerek çocukların psikolojik durumunu dikkate almadan, tek yöntemmiş gibi bu uygulamaya başvurmak, çarpık zihniyeti de ortaya koymaktadır."
"Bu türden müdahaleler toplumun temel yapı taşı olan aile kurumuna savaş açmaktır"
Algül ailesinin paramparça olduğu hatırlatmasında bulunulan açıklamada, "Çekirdek aileye, başkasının hakkına girecek anlamda bir fiil söz konusu olmadığı müddetçe, görece yanlışlar üzerinden müdahale edip parçalamak, kaş yapayım derken göz çıkarmaktır. Bu çocukların en azından bir aileleri vardı. Şimdi bu aile paramparça edilmiştir. O yetkililere sormak lazım; şimdi daha mı iyi oldu? Bu türden müdahaleler toplumun temel yapı taşı olan aile kurumuna savaş açmaktır. Bu uygulama hem ebeveynin hem de çocukların ve aslında toplumun ağır bir biçimde cezalandırılmasıdır." ifadeleri kullanıldı.
"Toplumun temel yapısı ailenin kodlarıyla oynamak toplumun temelini sarsmaktır"
HÜDA PAR olarak bu yanlıştan dönülmesini ve çocukların ailelerine teslim edilmesi çağrısında bulunulan açıklamada, "Toplumun temel yapısı ailenin kodlarıyla oynamak toplumun temelini sarsmaktır. En iyi eğitim; ifade ve ikna yollarını kullanarak insanların tercihlerini etkileyebilmektir. Zorlama yollarla, polis-asker veya savcı-hâkim baskısıyla talim yapmaya çalışmak, farklı şekillerde oluşacak travmayı görmezden gelmektir. Zamanın ve kötü çevrenin ifsat ve çarpıklığı ile kötü tesirinden çocuklarını muhafaza etmek amacıyla alternatif eğitim kurumlarını veya metodlarını tercih etmek suç değil, baba hassasiyetidir. Yapılması gereken, ailenin parçalanması değil, ikna edilmesidir. Kendilerine haber verilmeden ve ifadeleri dahi alınmadan, yangından mal kaçırırcasına bir mahkeme kararı çıkarılmak suretiyle çocuklara el koymanın nasıl bir adalet anlayışı olduğunu anlamak mümkün değildir. HÜDA PAR olarak; bu büyük yanlıştan bir an önce dönülmesini ve ‘el konulan’ çocukların bir an önce ailelerine teslim edilmelerini bekliyoruz." denildi. (Ramazan Casuk-İLKHA)