31 Mart seçimlerinin ardından İstanbul'daki karışık oy sayımı süreci devam ediyor. Öğleden sonra ilk olarak AK Parti adayı Binali Yıldırım, kamera karşısına geçerek açıklama yaptı. Yıldırım'dan sonra CHP adayı Ekrem İmamoğlu da basın toplantısı düzenleyerek, hem Yıldırım'a cevap verdi hem de süreçle ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Konuşmasının sonlarına doğru AK Parti'ye oy verenlere seslenen İmamoğlu, "Sizin adayınız olsam, bu yaşanılan süreçle ilgili ne düşünürsünüz?" diyerek çağrı yaptı.

Ekrem İmamoğlu'nun açıklamalarından öne çıkan kısımlar şunlar:

İŞSİZLİK ORANI 14,7'YE ÇIKTI

"Türkiye'ye sermaye akışı neredeyse durdu, sıfır noktasında. Bu kadar kötü durumda Türkiye ekonomisi hatta tersine sermaye akışı başladı. Son 2 ayda dövizde yaklaşık yüzde 10'luk artış ve bunun baskısı birçok fiyat ve zam artışlarını kapımıza getirmiş durumda. Ekonomik kriz, politik krizle bugünlerde bütünleşiyor. Sürecin çözümüne değil kriz çıkararak krizi unutturmak peşinde. 1 yılda toplam işsiz sayısı 1 milyon 259 bin artış gösterdi. 1 yılda işsiz sayısına eklenen kişi sayısı 1 milyon 259 bin kişi. Resmi veriler bunlar. İşsizlik oranı 3,9 puan daha artarak yüzde 14,7'ye çıktı. 5 milyona doğru giden işsiz sayısına sahip Türkiye.

SAYIN YILDIRIM NİYE FOTOĞRAFININ KONMASINA İZİN VERDİ

Çok önemli bir hususu açıklayacağını düşündüğümü Sayın rakibimiz (Binali Yıldırım) 2 saat boyunca somut bir delili size anlattı mı? Ben anlattıklarından bir şey anlamadım. Acelecilik yaptı diyor benim için ama rakibimiz tam bir yıldırım hızıyla '3 bin 870 oyla seçimi ben kazandım' dedi. Acelecilik. Görmemişlik yaptı diye beni suçluyor Allah aşkına seçimden yarım gün sonra tüm İstanbul'a gönül belediyeciliği kazandı diye afiş asan ben olsaydım görmemiş olurdum. Görmemişlik neymiş milletimize buradan sormak istiyorum onlar daha iyi anlarlar. Sayın Cumhurbaşkanı tek başına afiş assaydı bunu ifade edebilirdi de Sayın Yıldırım niye fotoğrafının konmasına izin verdi onu anlamış değilim.

TÜM KAYGILARIMIZI REDDETTİLER

Sayın Yıldırım'ın kendi iddialarını bile anlatamaması, bıkkınlığının bir göstergesidir. Kendi iddialarını madde madde size anlatacağım. Sayımdan kaynaklanan, seçmen listelerinden, sandık kurullarından kaynaklanan iddialar... Seçmen listeleri ve sandık kurullarıyla ilgili iddialar seçim öncesi döneme aittir. YSK seçmen listeleri konusunda teminat verdi hayali seçmen yoktur diye ulusa seslendiler. Taşıma seçmen konusunda oluşan tüm kaygılarımızı reddettiler.

SEÇİMİ MURDAR İLAN ETMESİ HUKUKA SAYGISIZLIKTIR

Bu iddiaların seçimi kaybettikten sonra uydurulup üretildiğidir. İddia üretimine maalesef Büyükçekmece'de birçok kamu kişileri de dahil edilmeyece çalışılmıştır, emniyet mensuplarımza ayıp edilmiştir. Suç ve suçlu yaratma çabası gösterilmiştir. AK Parti'nin sayımdan kaynaklanan usulsüzlük iddiaları... Gündemden kalktı. YSK sayılmış oylar geçerlidir demesine rağmen gerekçelerini ortaya koyarak geçersiz oylar tekrar sayılmıştır. 57 sondaj sandığı sayıldı. Bazı ilçelerde oyların tamamı da sayıldı. YSK'nın aldığı bu kararlara rağmen Sayın Yıldırım'ın seçimi murdar ilan etmesi hukuka saygısızlıktır kazanamadığı seçimi murdar ilan etme gayretkeşliğidir. Hani ağırbaşlı olmak gerekirdi? Hani devlet adamlığı bunu yapmayı gerektirirdi? Binali Bey'in neden geçersiz oylar benim lehime artmaktadır? Oylarımız sandıkta iç edilmiştir diyor. İşine gelir gibi konuşuyor.

OLAYI ÇIKARANLAR TUTANAKTA YAZIYOR

Maltepe'de 2 hakimin imzasıyla olayı çıkaranlar, kim oldukları yazılmış tutanakta. Olay çıkaran CHP'liler diyorlar. Alın okuyun. Yayınlayın bunu yandaşlar. Şu belgenin yandaşlığı olmaz.

BEN AK PARTİ'NİN ADAYI OLSAYDIM...

Buradan benim çok kıymetli, bütün yaşam biçimleriyle, ahlaklarıyla, değerleriyle, maneviyatlarıyla kucaklamaya hazır olduğum; AK Partili seçmenlere, AK Parti'ye oy veren kardeşlerime, vatandaşlarıma seslenmek istiyorum. 1994 yılında bu şehirde bir seçim oldu ve bu seçimi kazanan Sayın Cumhurbaşkanı'na SHP-DYP iktidarı görevi teslim ettiler. 2002 yılında AK Parti seçimi kazandı, o dönemin iktidarı ülkeyi AK Parti'ye teslim etti. Bu demokrasinin güzelliğidir.  Bunu benim AK Partili kardeşlerim görsünler. Özellikle şunu istiyorum: AK Partili seçmenler, kıymetli hemşehrilerim bir an düşünün ben sizin adayınız olsaydım ne düşünürdünüz. Bunu düşünün yeter. Her birinizi kucaklıyorum."