• DOLAR 34.67
  • EURO 36.371
  • ALTIN 2932.431
  • ...
Tarihte Bugün- 8 NİSAN 2019
Google News'te Doğruhaber'e abone olun. 

M.Ö. 563: Gotama Buda doğdu. Buda, Budizmin kurucusu olarak kabul edilir. Tarihçiler tarafından doğumu ve ölümü, hatta yaşadığı asır hakkında ciddi ihtilaflar vardır. Kimi sapık inanışlara göre tanrı olarak da kabul edilen Buda hakkında tarihçilerin itirafı olarak "Hayatı efsanelerle o kadar karıştırılmıştır ki, gerçek hayatını efsanelerden ayırmak mümkün değil" denmiştir. Zengin ve soylu bir aileden gelen Buda, bazı kayıtlara göre bir kralın oğludur. Ama o, tüm şatafatı ve zenginliği bırakıp gerçeği, ölüm ile hayatın sırlarını araştırmaya koyulmuştur. Kimi müslüman tarihçiler ve dinler tarihi uzmanları Buda'nın bir peygamber olabileceğini dile getirmişlerdir. Bu görüşe göre, Buda bir peygamber olmakla beraber öğretileri zamanla sapıklaştırılmıştır. Tıpkı İsa aleyhisselamdan sonra Hıristiyanların yaptıkları gibi Buda'nın da öğretileri aslında tevhidi idi denilmektedir. Bazı müslüman tarihçiler ise Buda'nın bir peygamber olmasa bile tevhidi bir çizgi izleyen, hanif bir kişilik olduğunu varsayarlar.

1924: Şeriye Mahkemeleri kaldırıldı.

1933: Almanya'da ari ırktan olmadığı düşünülen memurlar emekli edildi.

1946: Milletler Cemiyeti son oturumunu yaptı. Bundan sonra örgütün adı Birleşmiş Milletler oldu.

1955: İstanbul'da 100 gram kahve dağıtımına başlandı. Kahve alanlar, kahve aldıklarına dair muhtarların hazırladığı listeleri imzaladı.

1960: İstanbul'a on saat boyunca çamur yağdı.

1970: İsrail Mısır'ı bombaladı. 30 Mısırlı çocuk öldü.

1982: Uluslararası Atatürk Barış Ödülü'nün Güney Afrikalı lider Nelson Mandela'ya verilmesi kararlaştırıldı. Mandela, Türkiye hükümetine yönelik insan hakları ihlali suçlamaları nedeniyle ödülü kabul etmedi.

2005: İngiltere'de istihbarat birimleri, Irak konusunda “hata” yaptıklarını resmen kabul etti. İngiltere Avam Kamarası İstihbarat ve Güvenlik Komisyonu'nun raporunda, istihbarat birimleri yöneticileri, Irak'ın kitle imha silahlarına sahip olduğu yönündeki raporların yanlış olduğunu itiraf etti.

2006: AB Komisyonu, Filistin yönetimine ayrılan yardım ödeneğinin dondurulduğunu açıkladı. Komisyon sözcülerinden Emma Udwin, "İsrail'in mevcudiyetini tanımayan ve şiddet eylemlerinden vazgeçmeyi reddeden HAMAS yönetimine, doğrudan yardım yapılmayacağını" söyledi. AB'nin, El Fetih döneminde, Filistinliler için şubat ayında ayırdığı 120 milyon dolarlık acil yardım ödeneğinin 30 milyon dolarlık kısmının karardan etkileneceğini ifade eden Udwin, AB'nin, Filistin'e yapılan yardım konusunda yeni bir strateji oluşturmaya ihtiyacı olduğunu söyledi. ABD Dışişleri Bakanlığı da, ABD'nin Filistinlilere yardımı artıracağını, ancak HAMAS egemenliğindeki Filistin Yönetimi'ne doğrudan yardım yapılmayacağını açıkladı.

2009: Uluslararası Kızılhaç Komitesince yapılan açıklamada; CIA'in gizli denizaşırı hapishanelerinde yapılan işkencelere sağlık personelinin de katıldığı ortaya çıktı. İşkencelere katılan tıbbi personelin kan oksijen düzeyini ve işkence görenlerin vücut fonksiyonlarını izlediği ve işkencecilere tehlike yoksa "devam edebilirsin" ya da mağdur ölüm sınırına gelmişse "işkenceyi durdur" şeklinde tavsiyede bulundukları belirtildi.

2009: Peru eski Devlet Başkanı Alberto Fujimori, 1990'lı yıllardaki iktidarı sırasında toplam 50 kişinin öldüğü iki ayrı katliamı yapan ölüm timinin kurulmasına izin vermekle suçlandığı duruşmada 25 yıl hapis cezası aldı. İnsan hakları örgütlerine göre, 1990-2000 yılları arasında iktidarda bulunan Japon asıllı Fujimori iktidarında rejim karşıtı örgütlerin mensuplarıyla mücadele sırasında 70 bin kişi öldü veya kayboldu.

2012 : Meclis İnsan Hakları Komisyonu, Osmaniye Cezaevi'nde incelemelerde bulunarak bir rapor hazırladı. Cezaevi yönetiminin mevzuatı olabildiğince 'dar' yorumladığı vurgulanan raporda, mahkûmların cezaevine girişte çırılçıplak soyularak arandığı belirtildi. Komisyonun 23 sayfalık raporunda cezaevine ilişkin dikkat çekici tespitler yer aldı.  18 kişilik  koğuşta 27 kişinin kaldığı, gazete, dergi, kitap gibi yayınlar, “kurum güvenliğinin tehlikeye düşürülmesi” gibi nedenlerle “eğitim kurulu” kararıyla mahkûmlara verilmediği ve yine  cezaevinde “alışılmışın dışında” saç ve sakala müsaade edilmediği öne çıkan bazı tespitler olarak kayda geçti…

 

 

Bu haberler de ilginizi çekebilir