"Toplumun kitaba ilgisini artıracak çalışmalara imza atılmalı"
"Kitap Okumaya Yönelik Farkındalık Oluşturma" projesinin raporu açıklayan HÜDA PAR Batman Merkez İlçe Başkanı, bilinçli ve hassasiyet sahibi kişi ve kurumların, toplumun kitaba ilgisini artıracak çalışmalara imza atması gerektiğini söyledi.
HÜDA PAR Batman Merkez İlçe Başkanlığı, okuma oranlarının azaldığı günümüzde kitap okumanın artırılmasına yönelik geçtiğimiz aylarda başlatmış oldukları "Kitap Okumaya Yönelik Farkındalık Oluşturma" projesinin raporu açıkladı.
Parti Merkez İlçe Binasında raporu kamuoyuyla paylaşan HÜDA PAR Batman Merkez İlçe Başkanı M. Şerif Durmaz, kitaba yönlendirmek, terk edilen okuma alışkanlığını yeniden kazandırmak ve özellikle Batman’daki okuma oranlarını artırmak için yetkililere çağrıda bulundu.
Durmaz, Batman’daki bilinçli ve hassasiyet sahibi kişi ve kurumların, toplumun kitaba ilgisini artıracak çalışmalara imza atması gerektiğini söyledi.
Geçtiğimiz aylarda Batman Merkez İlçe Başkanlığı olarak ‘Kitap Okumaya Yönelik Farkındalık Oluşturma’ adında bir proje başlattıklarını anımsatan Durmaz, “Projedeki hedefimiz, hayatı anlamlı kılan okumaya yönelik bir farkındalık oluşturmak ve toplum arasına kitap okuma alışkanlığı yerleştirerek vatandaşlarımızı okumaya teşvik etmekti. Proje kapsamında il merkezimizdeki kitap evlerini, kütüphaneleri, yayın evlerini ve bazı yazarları ziyaret ettik. Çalışmalarımız neticesinde elde ettiğimiz verileri ve izlenimlerimizi bir rapor halinde bugünkü açıklamamızla kamuoyuyla paylaşıyoruz.” dedi.
“Okumak akıl ve zekâ seviyesini yükseltir”
Yaptıkları çalışmalarda toplumun okumaya çok az zaman ayırdığını tespit ettiklerini vurgulayan Durmaz, “Bu konuda, birçok bahane öne sürebilir ve onların arkasına sığınabiliriz. Ancak okumamak için öne sürülecek hiçbir bahanenin geçerliliği yoktur. Ruhen ve bedenen hazırlık isteyen bir iş olan okuma, yüce Rabbimizin emridir. Rabbimizin emrini yerine getirmek, kendimizi tanımak ve hayatı anlamak için okumalıyız. Okumayla toplumsal hâkimiyeti elde eden medeniyetleri daha yakından tanımak için okumalıyız. Okuyanın ruhu yücedir. Akıl ve zekâ seviyesi yüksektir. Nitekim zekâ okuyarak gelişir. Hak yolda kullanmak üzere aklı ve zekâyı arttırmak için okumalıyız.” diye konuştu.
“Ufku geniş, ileriyi görebilen ve insanlığın selameti adına çalışan bireyler olmak için okumalıyız.” diyen Durmaz, konuşmasına şöyle devam etti: “Okuyarak hayatı anlamlandırabiliriz. Zira okumak, hayattır. Okumak düşünceleri olgunlaştırır, besler, geliştirir ve stresi azaltır. Okumak zihni açar, geleceğe ümitle bakmayı sağlar. Okuyan insanın sözleri hikmetlidir; nerede ne konuşacağını ve nasıl davranacağını bilendir. Okuyan insan güçlüdür, çevresinde yaşanan gelişmelere duyarlıdır, sorunlara karşı çözüm üretendir.”
“Okumanın yerini televizyon, bilgisayar ve akıllı telefonlar aldı”
Yapılan araştırmalara göre okumaya günde bir dakika, internete 3 saat ve televizyona ise 6 saat ayrıldığına işaret eden Durmaz, “Okumanın yerine, oyalayıcı ve vakti su gibi harcayan araçları koyuyor ve onlara yöneliyoruz. Haliyle bunların başında da televizyon, bilgisayar ve akıllı telefonlar geliyor. Bunlar, gerçek âlemden uzaklaştırıp, sanal âlemin kapılarını aralıyor. İletişim ve bilişim uzmanları, sosyal medya ve televizyondaki olumsuz program ve videoların artışına dikkat çekmekte ve gençliğin her türlü programı kontrolsüzce seyrettiğinden dolayı zihin dünyalarının pasifleştirildiğini dile getirmektedirler. Tabi burada teknolojinin tümden kötülüklere sevk ettiğini iddia edemeyiz, lakin doğru, bilinçli ve yerinde kullanılmadığında nelere sebebiyet verdiğini vurgulamaktayız.” ifadelerini kullandı.
Durmaz, kitaba yönlendirmek, teşvik etmek, terk edilen okuma alışkanlığını yeniden kazandırmak ve özellikle ildeki okuma oranlarını artırmak için yerine getirilmesi gereken birçok hususun olduğuna dikkat çekti.
“Okuma saati olmalı”
Bu hususları maddeler halinde sıralayan Durmaz, şunları söyledi:
“Her şeyden evvel okumanın Cenabı Allah’ın bir emri olduğu ve okumayla Allah’ın bir emrinin yerine getirildiği bilinciyle okunmalıdır. Kitap okuma alışkanlığının kazandırılması konusunda temel, ailede atılmalıdır. Çocuklara rol model olan anne ve babalar, yüklendikleri sorumlulukları her yönüyle yerine getirmeye gayret sarf etmeli ve okumada asla zafiyete yer bırakmamalıdır. Aileler, her gün düzenli olarak okumaya belirli bir zaman ayırmalı ve bu zamanın okuma saati olduğu bilinmelidir. Okuma saatinde anne ve baba başta olmak üzere tüm aile bireyleri televizyon ve bilgisayarları kapatıp telefon ve tabletleri bir kenara bırakmalıdır.”
“Okumaya teşvikin artırılması için aileler evlerde kitaplıklar oluşturmalıdır”
Son dönemlerde bireylerin saatlerce zaman harcadığı sosyal medya platformlarında geçirilen zamanın bir kısmının kitap okumaya ayrılması gerektiğini aktaran Durmaz, “Her birey bu alışkanlığı düzenli hale getirmelidir. Okumaya teşvikin artırılması için aileler evlerde kitaplıklar oluşturmalıdır. Ayrıca çocukları belirli aralıklarla kitap evlerine götürmeli ve açılan kitap fuarlarını gezdirmelidir. Okumaya yönlendirme ve teşvik için vatandaşlar birbirlerine kitap hediye etmelidirler. Ödüllendirme, yapılan işin devamını sağlamada oldukça etkin bir role sahiptir. Dolayısıyla okumanın canlı ve sürekli tutulması için mükâfatlandırmanın yapılması gerekir. Okuyanı ödüllendirmek, bireyi okumaya daha da teşvik edecektir.” şeklinde konuştu.
“Kitaba ilgiyi artıracak çalışmalara imza atılmalıdır”
Batman’da kitap okumayı artıracak adımların atılması gerektiğini söyleyen Durmaz, “İlimizdeki bilinçli ve hassasiyet sahibi kişi ve kurumlar, okumaya teşvik için okumanın yararlarına dikkat çekerek toplumun kitaba ilgisini artıracak çalışmalara imza atmalı ve açık alanlarda kitap okuma etkinlikleri düzenlemelidir. İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün onayından geçip okullarda öğrencilere tavsiye edilen kitapların değerlerimize aykırı olmaması gerekmektedir. Yetkili ve ilgili kurumlar, bu konu ile alakalı tavsiye edilecek kitapları çok iyi seçmelidir.” dedi.
“Okuma ile ilgili planlarımız olmalı”
Hayatlarını kitaplarla donatmayanların hayata hikmet nazarıyla bakmaktan beri olduklarını vurgulayan Durmaz, son olarak şunları kaydetti:
“Böylesi bir felakete düşmemek için okuma ile ilgili planlarımızın olması gerekmektedir. Yaşadığımız dünyayı, kendimizi ve bize burada verilen misyonu anlayıp, anlamlı bir hayat yaşamak için bahanelerin arkasına sığınmadan yüz üstü bıraktığımız okumaya acilen dönmemiz gerekmektedir. Zira zarardan dönmek kâr; hatadan dönmek de erdem olarak kabul edilmiştir. Bu konuda meydana gelecek her türlü gecikme, telafisi mümkün olmayan olumsuzluklara sebebiyet verecektir. Son olarak, kitap okumaya yönelik farkındalık oluşturma projemiz sonucunda kamuoyuyla paylaştığımız bu raporumuzun, okuma oranları açısından ilimiz başta olmak üzere tüm toplumumuz için hayırlı sonuçlara vesile olmasını dileriz.”(Mehmet Fatih Akgül-İLKHA)